Başağrısı ile kendini gösteren migreni yaşayanlar bilir. Migrenlinin sorunu, doktorların farklı teşhisler koyması. Prof. Siva, migrene farklı bir bakış açısından yaklaştı.
Abone olMigrenlilerin yüzde 53’ ü doktora gitmiyor. Migrenlilerin yüzde 75.4’ünde, gerilim tipi baş ağrılı olanların ise yarısında doğru tanı konulmuyor. Bu tür baş ağrısı nedeni ile doktora başvuranlara “kronik sinüzit”, “boyun kireçlenmesi” ve “hipertansiyon” gibi gerçekte süregen baş ağrısı ile ilgisi olmayan tanılar konuluyor. Gerçek tanının konulmasına kadar geçen zaman ise, kişinin çektiği dayanılmaz acılar yanında büyük bir ekonomik kayıba da neden oluyor. İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Nöroloji AD öğretim üyesi Prof. Dr. Aksel Siva , migren ve diğer süregen-primer baş ağrısı şikayeti olan kişilerin bu yakınmaları için doktora başvuru oranlarının yüzde 50’ yi geçmediğini belirterek, "Türkiye’de baş ağrısı nedeniyle doktora başvuru oranı yüzde 38.9’ dur. Bu oran kadınlarda yüzde 46.1 erkeklerde yüzde 30.1’ dir. Migrenlilerin doktora başvuru oranı yüzde 47.1'dir. Gerilim Baş Ağrısı (GBA) olanlarda bu oran yüzde 26.8’ dur. Migrenlilerin yüzde 75.4’ ünde, gerilim tipi baş ağrısı olanların ise yarısında doğru tanıya varılmıyor. Bu tür baş ağrısı nedeni ile doktora başvuranlara nadir olmayarak, “kronik sinüzit” “boyun kireçlenmesi” ve “hipertansiyon” gibi gerçekte süregen baş ağrısı ile ilgisi olmayan tanılar konuluyor” dedi. "BAŞI AĞRIYAN UZMAN HEKİME GİDİYOR” Gelişmiş ülkelerde yapılan çalışmalara göre erişkin kadınların yüzde 12-24‘ünde, erkeklerde ise yüzde 5-12’sinde migren görüldüğünü anımsatan Siva, ülkemizde 15- 55 yaş grubunda migren prevelansının yüzde 16.4 olduğunu, oranın kadınlar için yüzde 21.8, erkekler için yüzde 10.9 olarak bulunduğunu söyledi. Prof. Dr. Siva, migrenin toplumumuzda daha çok 30-39 yaş arası görüldüğünü de açıklayarak şöyle devam etti: “Türk Baş Ağrısı Epidemiyolojisi Çalışmasının en önemli verilerinden birisi başı ağrıyan kişilerin ilk olarak hangi doktora gittikleri sorusuna verdikleri yanıttır. Buna göre ülkemizde başı ağrıyanların yüzde 36.9’u öncelikle bir nöroloğa, yüzde 27.8 ‘i dahiliyeye, yüzde 16. 3 ü KBB, yüzde 12.’i nöro-şirürji uzmanına gidiyor. Birinci basamak hekimlere başvuru oranı ise yüzde 16.3 tür. Yine bu çalışmaya göre; baş ağrısı sırasında ağrı kesici kullandığını belirtenlerin oranı yüzde 85.7 ‘dir. Bunların ancak yüzde 33.6 ‘sı söz konusu tedavilerinin bir doktor tarafından verildiğini, yüzde 11.4 ‘ü aldıkları ilacın eczane ve yüzde 32.7’sinin başka bir baş ağrılı kişi tarafından önerildiğini, yüzde 29.6 sının doğrudan kendilerinin seçtiklerini söylediler.” Migren türü baş ağrısının ABD bütçesine getirdiği yıllık yükün 1.4-17.2 milyar dolar arasında değiştiğini anımsatan Prof. Dr. Aksel Siva , İngiltere’ de bu yükün yıllık 280 milyon sterlin olduğunu ve bunun sadece 30 milyonunun doktor ve tedavi giderlerine geri kalanının ise iş gücü kaybına bağlı dolaylı giderler olduğu açıkladı. Siva ”Türkiye çalışmasında migrene bağlı iş gücü kaybının yıllık ortalama 5.4 gün olduğu bulundu. Bu iş gücü kaybının Şubat 2002 rakamlarına göre uyarlanmış günlük asgari ücret üzerinden bütçeye getirdiği tahmini yük ise yılda yaklaşık 270 milyon YTL' dir” dedi. www.sagliginsesi.com