BIST 9.395
DOLAR 34,57
EURO 36,64
ALTIN 2.903,24
HABER /  GÜNCEL

Mi Minör: Oyun mu, prova mı?

Oyuncu Memet Ali Alabora, yönetmeni ve oyuncusu olduğu "Mi Minör" oyunuyla ilgili iddialara basın toplantısıyla yanıt verdi. Alabora, oyunu kitlesel gösterilerin "provası" olarak sunan gazeteye, 'tiyatroyu ciddiye aldığı için' teşekkür etti.

Abone ol

Türkiye'nin en ünlü oyuncularından biri Memet Ali Alabora bugün kameralar karşısındaydı. Ancak sanatçının bu kez basının karşısında olmasının nedeni, ne yeni bir proje ne de yeni bir oyundu.

Yeni Şafak gazetesi bugünkü manşet haberinde, Gezi Parkı eylemlerine ilk günden itibaren verdiği destekle de bilinen sanatçının yönettiği ve oynadığı tiyatro oyununda Gezi Parkı eylemlerinin "provası" yapıldığını iddia etti ve "Tesadüf mü?" diye sordu.

Alabora bugün Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nde yaptığı basın açıklamasında, "Bu manşet beni dehşet içinde bırakmıştır," dedi.

Alabora, manşet haberine şu sözlerle tepki gösterdi: "İçinde uzaylıların dahi yer aldığı, Türkiye ile hiçbir bağlantısı olmayan, tamamen kurmaca bir ülke olan Pinima'da geçen ve fantastik bir oyun olan 'Mi Minör' isimli tiyatro oyunu ile akla mantığa sığmayacak şekilde Gezi Parkı olayları arasında bir bağlantı kurmaya ve kurdurmaya çalışmıştır."

Gazeteye teşekkür

Alabora bugüne kadar sadece İstanbul'da sahnelenen oyunun 23 kez oynandığını ve 7500 izleyiciye ulaştığını belirtiyor.

Oyunun yazarı Meltem Arıkan da BBC Türkçe'ye, oyunu bundan 2 yıl önce yazdığını söylüyor.

Alabora'ya göre, "Bir tiyatro oyunundan böylesine aklı zorlayan bir sonuç çıkarılması ancak bir kasıtla açıklanabilir."

Oyuncu Alabora, Gezi Parkı direnişinin kendisi için "ağaca ve kente sahip çıkmakla" başladığını ve "kendisini özgürce ifade etmekle" devam eden bir süreç olduğunu vurguluyor.

Basın toplantısının sonuna yaklaşırken, toplantıyı izleyen Yeni Şafak muhabiri olup olmadığını soran Mehmet Ali Alabora, gazetenin muhabirine dönerek "gazeteye teşekkür ettiğini" ediyor. Teşekkürün sebebi, gazetenin "tiyatroyu bu kadar ciddiye alması." Alabora, gazete ile "Mi Minör'ün ve tiyatro sanatının toplumsal olaylara etkisini yüz yüze tartışmak" isteğini dile getiriyor.

Alabora'nin bu sözleri, sanatçıya destek vermek için gelen sanatçılar ve gazeteciler tarafından uzun süre alkışlanıyor.

'Senaryonun kehaneti'

Avukatı ile birlikte açıklama yapan oyuncu, Yeni Şafak gazetesinin haberle ilgili hukuki sürecin başlatılacağını ve "can güvenliği olmadığından" avukatının yetkili makamlara koruma talebinde bulunduğunu aktarıyor.

Alabora'ya destek vermek için gelen sanatçılar arasında yer alan oyuncu ve yazar Ercan Kesal, BBC Türkçe'ye yaptığı açıklamada, "Bu yanlış bir yönlendirme. Konuyu daha da içinden çıkılmaz hale getiren bir şey. Sağduyumuzu kaybetmememiz gerek," diyor.

Kesal, "senaryonun kehaneti" diye bir şey olduğunu hatırlatıyor. Sanatçıların, pek çok kişinin yanından geçip gittiği ayrıntıları görme yetisi olduğunu belirtiyor ve "Bunu çok görmemek lazım, paranoyaya gerek yok" çağrısı yapıyor.

Sanatçıya destek için gelenlerden CHP'li milletvekili Melda Onur ise bunun "eylemlerin arkasında bir güç arama çabasından" kaynaklandığını söylüyor.

Onur, "Ergenekon aradılar olmadı, CHP dediler olmadı," diyor ve "Bunlar bir gazeteye gerçekten yakışmıyor'" diye ekliyor.

Yeni Şafak gazetesinin Gezi parkı gösterilerinin "provası" olarak nitelendirdiği "Mi Minör" adlı oyun, 1 Aralık 2012'de izleyiciyle buluşmuştu.

Seyircinin de oyuncu olabildiği ve sosyal medyanın oyunun parçası olduğu "Mi Minör", Pinima isimli hayali bir ülkede 'mi' notasının yasaklanmasıyla isyan eden bir piyanistin hikayesiyle başlıyor ve hayali ülkedeki yasakların artmasıyla devam ediyor.

Oyunun yazarına göre, 'mi' notası kadının sesini temsil ediyor.