MHP'nin Balyoz sanığı milletvekilinin tahliye talebine ikinci kez red geldi.
Abone olİstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Balyoz Planı davası kapsamında yargılandığı sırada MHP'den milletvekili seçilen emekli Korgeneral Engin Alan'ın tahliye isteminin reddine ilişkin yaptığı itirazı reddetti.
İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, ''Balyoz Planı'' davasının tutuklu sanığı emekli Korgeneral Engin Alan'ın tahliyesine yer olmadığına ilişkin İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesinin kararına yapılan itirazı, ''Alan'ın suçunun Anayasa'nın 14. Maddesinde belirtilen suçlardan olması ve vahamet arz etmesi'' gerekçesiyle reddetti.
Mahkemenin kararında, MHP'den İstanbul milletvekili seçilen Alan'ın avukatı Ayhan Nacak tarafından, müvekkilinin tahliyesine yer olmadığına karar veren İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesine 27 Haziranda itiraz dilekçesi sunulduğu ve mahkemenin, verilen bu kararda herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle itirazın incelenmesi için dosyayı İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesine gönderdiği hatırlatıldı.
ALAN'A DARBE SUÇLAMASI
Kararda, İstanbul Cumhuriyet Savcısının 28 Haziran'da, taleple ilgili ''kararda usul ve yasalara aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle itirazın reddine karar verilmesi gerektiği'' yönünde görüş bildirdiği aktarıldı.
Alan hakkında iddianamede yer alan suçun, eski Türk Ceza Kanununun (TCK) 147. maddesinde düzenlenen ''Türkiye Cumhuriyeti icra vekilleri heyetini, cebren iskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs'' olduğu da kararda anlatıldı.
Türkiye Cumhuriyeti'nde anayasa ve kanunların objektif, genel, kişiye özgü olmayan, herkes için eşit mesafede düzenlemeler içerdiği, evrensel ilkelerin esas alındığı ve yürürlükteki mevzuatı uygulamakla yükümlü mahkemelerin de bu ilkelere göre yasaları uygulayacağı belirtilen kararda, Anayasa'nın ''Yasama dokunulmazlığı'' başlığı altında düzenlenen 83. Maddesi ile ''Temel hak ve hürriyetlerin kötüye kullanılmaması'' başlığıyla düzenlenen 14. Maddesine yer verildi.
KARAR KESİN VE OY BİRLİĞİYLE ALINDI
Engin Alan'ın suçunun Anayasa'nın 14. Maddesinde belirtilen suçlardan olduğu ifade edilen kararda, ''Dolayısıyla sanığın başlı başına milletvekili seçilmesinin, belirtilen anayasal hükümler bakımından tahliye talebine ilişkin sonuca etkili bir niteliğinin bulunmadığı, bu nedenle sanığın tutukluluk durumunun incelenmesinin CMK'nın 100. Maddesi bakımından yapılması gerektiği anlaşılmıştır'' denildi.
Alan'ın üzerine atılı suçun vahamet arz eden niteliği, dava dosyasındaki delil durumu, bilirkişi raporları, dijital materyaller, diğer ses kayıtları, dosyadaki plan seminerine ve bu planlara ait yazılı kayıtlar ve ses kayıtları, ayrıca yeni soruşturma dosyasındaki deliller, Gölcük Donanma Komutanlığından elde edilen belgelere ilişkin soruşturma dosyasındaki deliller ve yeni soruşturmada Gölcük Donanma Komutanlığından elde edilen belgeleri destekleyen, Eskişehir'de şüpheli Hakan Büyük'ün evinde yapılan aramada elde edilen şifreli flash diskten çıkan delillerin dikkate alındığı belirtilen kararda, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesinin ''sanığın tahliyesine yer olmadığına'' ilişkin kararına yapılan itirazın reddine hükmedildiği aktarıldı.
Kararda, mahkemenin bu kararının kesin olduğu ve oy birliğiyle alındığı da belirtildi.