Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk; Yabancı Kaynaklardan Fonlanan Bazı Faaliyetler Hakkında Kanun Teklifi’ni TBMM Başkanlığına sunarak, bu alandaki mevzuat boşluğunu kapatmayı hedeflediklerini söyledi.
Abone olMHP’li Öztürk TBMM’deki açıklamasında; “Tarih boyunca psikolojik harekâtlar hasım güçler tarafından çeşitli biçimlerde ve farklı etkinlik seviyelerinde kullanılagelmiştir. Psikolojik harekât, hedef halk kitlelerinin duygularını, düşüncelerini, eğilimlerini ve yönelimlerini etkilemek için seçilmiş ya da üretilmiş bilgilerin iletilmesi için planlanmış operasyonlar olarak tanımlanmaktadır. Sahte ya da kısmen veya tamamen yalan bir bilginin toplum arasında yayılmasıyla anılan psikolojik harekâtın planlayıcısının amaçlarına uygun tutum ve davranışları teşvik etmek veya güçlendirmek mümkün olabilmektedir.” diyerek, günümüzde gelişmiş diğer ülkelerin de bu konuda yasal tedbirlere başvurduğunu söyledi.
Milli Birlik ve beraberliğimizi korumalıyız
Bu alanda yaşanan örnekler analiz edildiğinde; hızla geniş halk kitlelerine ulaşan sahte haberlerin, dezenformasyon kampanyaları biçiminde kendini gösteren psikolojik harekâtın bir parçası olabileceğini ifade eden milletvekili Öztürk; “Sahte haberlerin psikolojik harekât unsuru olarak kullanılması, milli birlik ve beraberlik, kamu barışı ve düzeni gibi temel değerlerimizi sarsmakta ve giderek bir millî güvenlik sorunu haline gelmektedir. Nitekim, son dönemde Türkiye’yi hedef alan dezenformasyon faaliyetlerinin ciddi boyutlara ulaşarak, Türk Milleti’nin milli birlik ve beraberliğini tehdit eder niteliğe büründüğü gözlenmektedir.” diyerek bu alanda yasal bir düzenlemenin artık zorunlu bir hâl aldığını vurguladı.
Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi yasal düzenleme kaçınılmaz
TBMM’ye sunmuş olduğu kanun teklifinin ana nedenlerini de açıklayan MHP Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“Özellikle son yıllarda, alternatif bilgi kaynağı ve bağımsız medya olarak kendilerini ülkemiz ve Türk kamuoyuna takdim eden birçok yeni nesil iletişim ve habercilik kuruluşunun bilgi üretim süreçlerinde objektiflik ve şeffaflığı yok ederek yayın politikalarını kendilerine malî imkânlar sağlayan kaynakların hedef ve önceliklerine göre Türkiye’de kamuoyu oluşturmak amacıyla belirlediği, bu tür kuruluşlara mali imkân sağlayanların ise çoğunlukla yabancı menşeli olduğu anlaşılmaktadır. Bu durum gazetecilik ve haberciliğin temel ilkeleriyle çeliştiği gibi ülkemizin milli güvenliği açısından da büyük tehditler arz etmektedir.
Başta ABD ve Rusya olmak üzere çeşitli önde gelen ülkelerde bu alanda yasal düzenlemeler yapıldığı, bazı ülkelerde de bu yönde adımlar atıldığı da bilinmektedir. Mevcut örnekler incelendiğinde teklifimizdeki hususlara benzer nitelikteki düzenlemelerin bulunduğu görülmektedir. Bu çerçevede, ülkemiz vatandaşlarının Anayasal garanti altında bulunan haber alma hak ve özgürlüklerinin manipülasyon yoluyla ihlal edilmesinin önüne geçilmesini teminen, yabancı mali kaynaklarla finanse edilmek suretiyle Türkiye’de habercilik ve yayıncılık sahasında faaliyet gösteren veyahut bu alana sari faaliyetlerde bulunan gerçek kişiler ile kuruluşlara ilişkin şeffaflık ve bilinirliğin arttırılması gerekmektedir.” dedi.
Kanun teklifi neler getiriyor
Basın açıklamasında TBMM Başkanlığı’na sunmuş olduğu Kanun Teklifi ile nelerin getirildiğini açıklayan milletvekili Öztürk; “Kanun teklifimiz ile internet ve sosyal medya dâhil olmak üzere her türlü basılı, görsel ve işitsel mecrada habercilik, yayıncılık, yorumculuk veya kanaat oluşturuculuğu gibi bilgi aktarımı faaliyetlerinde bulunanların yabancı mali kaynaklar ile finanse edilmesi halinde özel bir statü içerisinde değerlendirilmesi ve bu statüye sahip kişi ve kuruluşların ürettiği içerik ve materyallerin yabancı mali kaynaklarla finanse edilen kuruluşlarca üretildiğinin açıkça anlaşılmasına yönelik gerekli bilgilendirici tedbirlerin alınması sağlanmakta ve ülkemizde kamuoyu oluşturucu faaliyetlerinin şeffaflığı sağlanırken, medya kuruluşlarının objektiflik ve tarafsızlığının güçlendirilmesi öngörülmektedir.” dedi.