BIST 8.946
DOLAR 34,34
EURO 37,06
ALTIN 2.990,95
HABER /  POLİTİKA  /  MHP

MHP'den seçmeli Kuran teklifi

Eğitim modeli tartışmalarına katılan MHP'den seçmeli Kuran dersi atağı geldi.

Abone ol

MHP Grup Başkan Vekili Mehmet Şandır, zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran kanun teklifiyle ilgili olarak "Kur'an-ı Kerim'in ve Hz. Peygamberin hayatının seçmeli ders olarak ikinci kademede tüm çocuklarımıza öğretilmesini teklif edeceğiz" dedi.

Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Hatay'ın İskenderun ilçesine gelen Şandır, zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran kanun teklifinin Meclis Genel Kurulu'ndaki görüşmeleri sırasında parti olarak önerge vereceklerini söyledi.

Eğitimin, Türk milletinin geleceğini şekillendiren çok temel bir değer olduğunu belirten Şandır, bu konuda yapılacak köklü değişikliklerin, beş milletvekilinin teklifi ya da hükümet tasarısıyla olmayacağını, hükümetin tasarıyı tüm kurumlar ile mutabakata vararak, tartışarak, uzlaşarak ve siyasi partiler ile görüşerek sunması gerektiğini bildirdi.

İç tüzüğün 29. ve 46. maddelerine göre getirilen kanun teklifinin, iç tüzüğe uygun çıkartılmadığını ifade eden Şandır, parti olarak komisyonun vereceği kararı yok hükmünde saydıklarını, bu nedenle de kanunun komisyonda yeniden görüşülmesini talep ettiklerini belirtti.

"Endişeliyiz"

Kanunun içeriğine bakıldığında eğitim sistemini bütünü ile değiştiren bir yapının söz konusu olduğunu savunan Şandır, yapılanmaya bağlı müfredat değişikliğinin söz konusu olacağını ve bu değişiklik konusunda da büyük endişeleri bulunduğunu kaydetti.

Kanunu, '28 Şubat'ın rövanşı olarak nitelendiren Şandır, kanunun 28 Şubat'ta getirilen 'kesintisiz eğitim' sistemine karşı çıkartıldığını ve "ihtiyaçtan değil, bir öfkenin, bir intikamın sonucu olarak" çıkartıldığını iddia etti.

Tasarının içeriği konusunda da derin endişeleri bulunduğunu belirten Şandır, şöyle konuştu:

"Bu noktada konuyu bir masa etrafında tartışıp ortak akıl üretmeye çalışabilseydik kanunun bazı kısımları düzeltilebilirdi. Biz MHP olarak bu konuda çok hazırlıklı bir partiyiz. Eğitim sistemiyle ilgili çok kapsamlı bir projemiz var. İlköğretimde okul öncesi eğitim zorunlu ama ilköğretimden ayrı olmalı. Bir yıl, tüm çocuklarımız hayata hazırlanacak şekilde okul öncesi eğitimden geçirilmeliler.

Okul öncesi eğitimden sonra 5 yıl olmalı. Şimdi bunların getirdiği 4 yıl, biz buna çok itiraz etmiyoruz. İkinci kademede ise yönlendirme başlamalıdır. Çocuklarımızı hayata hazırlayacak, temel eğitimi verecek bir yönlendirme yapılmalıdır. Bu yönlendirmede MHP olarak teklifimiz dini, milli ve insani değerlerin kaynakları öğretilmelidir. Bizim dinimizin inancımızın kaynağı Kur'an-ı Kerim'dir. MHP olarak bu kanun komisyonda veya genel kurulda görüşülürse bir önergemiz olacak. Kur'an-ı Kerim'in ve Hz. Peygamberin hayatının seçmeli ders olarak ikinci kademede tüm çocuklarımıza öğretilmesini teklif edeceğiz.

Seçmeli ders olarak dini kaynaklarımızın, milli kaynaklarımızın ve insani kaynakların
temel eğitim olarak tüm çocuklarımıza verilmesini teklif edeceğiz.

Adalet ve Kalkınma Partisi'ne buradan teklif ediyoruz, davet ediyoruz, gelin bu işbirliğini yapalım, eğer 28 Şubat sürecine karşı çıkışınız imam hatip liselerinin orta kısmının kapatılması ise yüreğiniz yetiyorsa gelin imam hatiplerin orta kısmını açalım. Bu yetmez tüm okullarımızın orta kademelerinde Kur'an-ı Kerim'in, Hz. Peygamberin hayatının, milli değerlerimizin öğretilmesini seçmeli ders olarak koyalım. MHP bu teklifini 1999 yılından beri seçim beyannamesinde yazmaktadır. Parti programımızda da yer almaktadır."

13 yıl teklifi

MHP olarak, okul öncesi, ilköğretimin ve lise eğitiminin 13 yıl olmasını teklif etiklerini bildiren Şandır, şöyle devam etti:

"Bizim sistemimiz, çocuklarımızı ilköğretimde yönlendirerek hayata hazırlamaktır. Liseden mezun olacak çocuğun hayatını hangi alanda tanzim edeceğini bu yönlendirme eğitimleri ile belirlemeye çalışacağız. Sonra da üniversiteyi imtihansız yapacağız. Liseden mezun olan bir çocuk mühendis mi olacak doktor mu olacak bunu velisi ile kendi kararı ile okul yönetimi ile öğretmenleri ile liseden mezun olurken belirlemiş olacak. Ama tüm bu tartışmalar toplumun her kesimini ilgilendirdiği için oturup birlikte düzenlememiz, ortak
akıl ile yapmamız lazım.

Adalet ve Kalkınma Partisi'nin temel yanlışı budur. 'Ben yüzde 50 oy aldım benim söylediğim doğrudur, benim yaptığım haktır, herkes de buna uymak mecburiyetindedir' anlayışı, Türkiye'deki kavgaların sebebidir. Bununla da sonuç alabilme şansı yoktur. MHP olarak bu konuda herkesi sağduyulu olmaya davet ediyorum."