Yaptıkları çağrıya Ülkücü Hareket'in büyük destek verdiğini belirten Emin Yazıcı ve Ercan imzaların tamamlandığını belirtti. Kongrenin hukuki zemini için çalışma başlatıldı.
Abone olYaptıklarıyla çağrıya Ülkücü hareketin büyük bir destek verdigini vurgulayan MHP Üst Kurul delegelerinden Emin Yazıcı ve Ercan Koç yeter sayının çok üstünde imza toplandığını belirterek yerine getirilmesi gerekli her türlü yasal şartın tamamlandığını açıkladı.
12 Mayıs 2005 günü bir açıklama yaparak MHP''de Olagan üstü Kongre çağrısı yapan ve bir imza kampanyası başlatan MHP Ankara eski il başkanları Emin Yazıcı ve Ercan Koç,bu konuda tüm merak edilenleri Yeniçağ''a anlattılar.
Yazıcı ve Koç , bu hareketin nedenlerini yazarımız Hasan Demir ile Ankara temsilcisi Macit Soydan ''a açıklarken,verdikleri net cevaplarla da kongre süreciyle ilgili zihinlerde oluşanm sorulara açıklık getirdiler. Ankara''da 12 Mayıs tarihinde bir açıklama yaparak Olağanüstü Kurultay için bir hareket başlattınız.
Bunun gerekçesi neydi ? 12 Mayıs günü Ankara Üst Kurul delegeleri olarak bütün Ülkücü Hareket''e bir çağrı yaptık.
Bu çağrımız Milliyetçi Hareket Partisi''nin Büyük Kurultayı''nın Olağanüstü toplanması çağrısıydı. Fakat mevcut parti tüzüğü, seçim yapmak için olağanüstü kongre toplamaya imkan vermiyor.
Bu sebeple şimdi tüzük tadilatı talebiyle olağanüstü kongreyi topluyoruz.
Kongrede seçimleri, yani genel başkan seçimi ve MYK oluşumunu engelleyen tüzük maddelerini kaldıracağız.
Bununla ilgili olarak hukukçularımız tüzükteki 7-8 maddenin değiştirilmesine yönelik çalışmasını tamamladı.
Toplanan olağanüstü kongrede bu tüzük tadilatı yapıldıktan sonra partinin yetkili kurulları ve genel başkan seçimiyle ilgili önergemizi verip seçimlere geçilmesini sağlamış olacağız. Büyük Kurultay''ların görev ve yetkileri parti tüzüğünün 55.Maddesinde belirtilmiş.
Bunun gereği ve Büyük Kurultay''ın da mensupları olarak Ankara''dan böyle bir çağrının gerçekleşmesi noktasında bir başlangıç yaptık ve o çağrımızın nedeni de Milliyetçi Hareket Partisi''nin gerek tabanında bulunan arkadaşlarımızın, gerek teşkilat yöneticilerimizin rahatsız olduğu parti tüzüğümüzün bir takım maddelerinin değiştirilmesi, aynı zamanda MHP''nin özellikle Genel Başkan''ın son açıklamasından sonra parti programıyla da tezat düşen bir millet ve Milliyetçilik tarifinin gerçekleşmesi, bununla birlikte Türkiye''nin gerek iç siyasetinde, gerek dış siyasetinde gelişen hadiseler karşısında MHP''nin taban tarafından da beklenen şekilde istenen tepkiyi göstermemesi, istenen siyasi projeleri ortaya koyamamasıydı.
Bu gerekçelerden yola çıkarak Olağanüstü Büyük Kongre''nin toplanmasını talep ettik.
Elbette ki parti tüzüğüne göre Olağanüstü kongrenin toplanabilmesi için delege sayısının 5''te 1 oranında imzanın noter vasıtasıyla Genel Merkez''e verilmesi gerekiyor idi.
Bununla ilgili yapmış olduğumuz istişareler neticesinde ki bu istişarelerimiz de tamamen bitmiş değil.
Türkiye''nin bir çok vilayetindeki arkadaşlarımızla da aynı zamanda hala istişarelerde bulunuyoruz.
O hukuki prosedürü yerine getirmek maksadıyla da bir müddet daha bu çalışmalarımızı devam ettireceğiz.
Ayrıca hareketimizin diğer gerekçeleri de zaten MHP''nin fikri temelleri üzerinde yapılmak istenen sarsıntılardır.
Kerkük, Kıbrıs hadiselerinde böyledir, Avrupa Birliği ile olan anlaşmalar, sözleşmeler, Avrupa Birliği''ne bakış ve en sonunda da Türk Milliyetçiliğinin yeniden tarifi.
Gazi Mustafa Kemal''in bu konuda tarifi var, Yusuf Akçura''nın var, Ziya Gökalp''in var, MHP''nin kurucusu, Başbuğu merhum Alparslan Türkeş''in var.
Türk milletinin tarifi böyle her önüne gelenin değiştirebileceği bir tarif değil.
Türk Milliyetçiliği tarifi de değiştirilebilecek bir şey değil. O tarihten sonra ne gibi gelişmeler yaşandı ? Ayrıca toplanan imzaların MHP Genel Merkezi''ne teslim edilmesi ile ilgili bir tarih saptadınız mı ? Olağanüstü Kongre''ye çağrı haberinden sonra Türkiye''nin hemen hemen her vilayetinden hatta en ücra köşelerinden bile arkadaşlarımız sağ olsunlar telefonlarla aradılar, faks mesajı gönderdiler ve böyle bir çağrının belki zamanının bile geçmiş olduğu ifadeleri kullanıldı.
Bununla ilgili 12 Mayıs tarihinden bu güne kadar da çalışmalarımız sürüyor.
Bize en çok sorulan imza sayısı.
Şu ana kadar bizim yaptığımız çalışma sadece bir taahhütname alıyoruz.
Bu taahhütnamede MHP''nin tüzüğünün 55.Maddesindeki Büyük Kongre''nin yetki ve sorumluluklarını da kullanarak tüzükteki bir takım maddelerin değiştirilmesi, parti programının bir kez daha gözden geçirilmesi ve siyasi gelişmelerle ilgili görüş alışverişinde bulunup onunla ilgili kararlar alınması noktasında partinin Olağanüstü Genel Kurul''a çağrılması talebi… Bunun altında Büyük Kongre üyelerinin ad, soyadı ve imza yeri ayrıca kimlik bilgilerinin önlü arkalı fotokopisini alıyoruz ki onu da noterde düzenlenecek evraka hazırlık olması maksadıyla.
Şu anda MHP''yi Olağanüstü Genel Kurula toplayacak sayının çok üzerinde elimizde taahhütname var.
Delegelerden niçin olağanüstü kongre için imza değil de taahütname alıyorsunuz? Olağanüstü kongre talebinizi resmen hangi tarihte MHP Genel Merkezi''ne ulaştırmayı düşünüyorsunuz? Daha önce telaffuz edilmiş 29 Mayıs tarihi vardı.
O güne kadar çalışmalarınız tamamlanmış olacak mı? Evet, yukarıda da izah ettiğimiz gibi şu ana kadar yaptığımız çalışma sadece bir taahhütname almaya yönelikti.
Delege arkadaşlarımıza niyetimizi duyurduktan sonra başlattığımız harekete olan desteği belirlemek için bu yöntemi belirledik.
Tahminimizin çok ötesinde bir destekle karşılaşınca da izlediğimiz yolun doğru olduğu ortaya çıktı.
Bu aşamada, bizi destekleyen arkadaşlara ne yapmayı hedeflediğimizi ve neler yapmamız gerektiğini izah etmiş olduk.
Delege arkadaşlarımızla yaptığımız bu istişareler, bundan sonra atacağımız asıl adımın bir ön çalışması ve zeminini oldu.
Meseleyi izah etmeden doğrudan imza toplamaya kalkışmak bu işin başlamadan bitmesine yol açabilirdi.
Şimdi tüm arkadaşlarımız ne yaptığını bilerek ve üstlendiği tarihi sorumluluğun bilincinde olarak bu hareketin içinde yer almışlardır.
Bu yüzden önce imza yerine taahütname topladık.
. Daha önce düzenlediğimiz toplantıda yanlış anlaşılmalara yol açın bir tarih telaffuz edildiği doğrudur.
Bizler için özel bir anlamı olan Fatih''in İstanbul''u fetih tarihi 29 Mayıs bir temenni olarak o toplantıda telaffuz edildi.
Bunun sonucu olarak da imzalar o tarihte Genel Merkez''e iletilecek gibi bir beklenti oluştu.
Önümüzdeki günler içerisinde Anadolu''da yapmış olduğumuz istişareler de bittikten sonra Genel Merkez''e noter vasıtasıyla bu imzaların verilmesi ile ilgili tarihi de açıklayacağız.
Kimsenin bu konuda hiçbir şüphesi ve endişesi olmasın.
Şu anda MHP''yi kongreye götürebilecek sayıdan fazla elimizde imza taahhütnamesi var.
Ancak, bir yanlış anlaşılma sonucu beklenti oluşan 29 Mayıs''ta düzenleyeceğimiz bir toplantı ile de olağanüstü kongre için tespit ettiğimiz takvimi kamuoyuna açıklayacağız. Sizinle birlikte hareket etme taahütünde bulunanların imzalarını ne zaman toplayacaksınız.? Hukukçularımızın görüşleri doğrultusunda, siyasi partiler kanununa ve parti tüzüğüne aykırı olmayacak şekilde düzenlediğimiz "olağanüstü kongre talebi"nin delegeler tarafından noter huzurunda imzalanması gerekiyor.
Bu konudaki hazırlıklarımız henüz tamamlandı.
Delegelerin noter huzurunda imzaladığı bu talepleri yine noterin hazırladığı bir üst yazıyla birleştirilip altına da kongre gündemi eklenerek toplu halde MHP Genel Merkezi''ne ulaştırılacak.
Aksi takdirde delegeler bu taleplerini ayrı ayrı gönderdiğinde Genel Merkez bunları, "Talebinizin yerine getirilmesi için yeter sayı yoktur" gerekçesiyle geçersiz hale getirebilmekte.
Bu engellerin yasal çerçevede aşılması araştırma ve zaman gerektiriyordu.
Parti tabanındaki sabırsızlığı ve heyecanı anlıyoruz ama takdir edersiniz ki biz parti genel merkezi değiliz.
Yurt çapında bin 200 delege arasında bu çalışmayı prosedüre uygun olarak hukuki hiçbir engele takılmayacak biçimde sağlıklı tamamlamak zaman almaktadır.
Şimdi gelinen nokta budur.
Ankara''daki delegelerden başlanarak noter huzurunda imzaların alınmasına henüz başlanmıştır.
Bu arada aldığımız duyumlara göre Genel Merkezimiz delege arkadaşlarımız üzerinde ciddi manada bir çalışma yapmaya başladı.
Bunun imza sayısında etkisi belki biraz olabilir.
Ayrıca biz bazı arkadaşlarımızdan da bulundukları konum itibarıyla kendilerine de zarar gelmemesi açısından imzalarını dahi talep etmedik.
Bazı arayan arkadaşlarımızın da imza noktasında bizi mazur görün ama salona geldiğimizde nasıl oy kullanacağımızı herkes görecek diye açıklamaları var.
Bu arada İstanbul''da yapılan toplantımız da maksadına ulaşmıştır.
Bundan sonra programınızda neler var ? Yurt içi gezileri düzenlemeyi planlıyor musunuz ? Bundan sonraki süreç içerisinde programlarımızı yapıyoruz, bazı vilayetleri ki eğer yetişebilirsek bütün vilayetleri gezerek arkadaşlarımıza meselenin özünü anlatmaya çalışıyoruz ve çalışacağız.
Ben yüz yüze anlatmanın daha uygun olduğu kanaatindeyim.
Bu mesele yangından mal kaçırma meselesi değil.
Çok ciddi bir iş yapıyorsunuz.
MHP gibi köklü bir siyasi partinin, ideolojik bir yapısı olan bir siyasi partinin tüzüğü ile ilgili bir takım tadilatlara girişeceksiniz, bu sadece benim işim değil.
Belki Anadolu''daki arkadaşlarımız farklı bir yerinden rahatsız.
Öyleyse onların da görüşünü alarak bunu yapmamız lazım.
Onlardan da taleplerimiz olacak tüzüğü incelemeleri açısından.
Belki bizim göremediğimiz şeyleri fark edebilirler.
Esas noter vasıtasıyla verilecek imza noktasında onların hepsinin yazılması lazım.
Ondan sonra kimse bize sorulmadan yapıldı demesin.
İmza kampanyasını başlattığınızı açıklamanızın ardından hakkınızda bir takım açıklamalar yapıldı, ithamlarda bulunuldu.
Bu konuda neler söylemek istersiniz ? Bu hareketin içerisinde olan arkadaşlarımızla ilgili hoş olmayan, ahlaki olmayan, hele hele buradaki arkadaşlarımızın hiçbir ile ilgili söz söyleme hakkına bile sahip olmayan yetkili veya yetkisiz arkadaşlarımız konuşmaya başladı.
Biz Ülkücüyüz, Ülkücü gelenekten gelen insanlarız ve rahmetli Başbuğ''un bize öğretmiş olduğu Ülkücü edep ve terbiyeye de sahibiz.
Kim nasıl davranırsa davransın, kim ne söylerse söylesin, bu Ülkücü edep ve terbiyenin dışına çıkmayı zul addeden insanlarız.
Eğer makam ve mevkii gibi bir hesabımız olsaydı 2000 yılında Ercan bey il başkanıydı ve iktidarın en güçlü olduğu dönemde Mayıs ayında yine buna benzer meseleler yüzünden Genel Merkez ile birtakım sıkıntılar yaşadık ve istifa ettik.
Daha sonra 3 Kasım seçimleri dendi.
Sandığa gidileceği söylendi.
Ercan bey Ankara 1.Bölgeden bakan ve milletvekillerinin arasında birinci sırada çıktı ama listede 4''üncü sıraya konmuş olmasına rağmen herkes şahittir ki en fazla çalışan yine buradaki ekip oldu.
Daha sonra MHP''nin Ankara İl Başkanlığı''nda yaşanan bir boşluktan dolayı bu görev yine Ercan beye verildi.
Peşinden kongrede o görevi ben devr aldım.
3Ocak 2005 tarihinde de kendi isteğimle istifa ederek bıraktım ve 5 aydır da Ankara İl Teşkilatı kilitli.
Şimdi bu mücadelenin içerisinden gelen insanlara düşman, hain, birilerinin adamı diyecek kadar bizi haklı kılabilecek kadar hiçbir gerekçe olmaz aslında.
O ithamların sahibi bunları yaparken bizim haklılığımızı ortaya koyuyor.
Kaynak: