BIST 9.725
DOLAR 35,20
EURO 36,85
ALTIN 2.965,05
HABER /  MEDYA

MHP kongresi yarın Bahçeli neden kongre topluyor

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli 21 Mart’ta yani yarın Ankara’da MHP Büyük Kongresi’ni topluyor Peki Bahçeli niçin Öcalan'ın Nevruz mesajının okunacağı 21 Mart tarihini seçti?

Abone ol

İNTERNETHABER.COM- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, il ve ilçe kongrelerinin tamamlanmasının ardından 21 Mart’ta Ankara’da MHP Büyük Kongresi’ni topluyor. Bahçeli, gazetecilerin kongreye ilişkin soruları üzerine Ankara’da çok farklı bir gün yaşanacağını, şenlik havasının hâkim olacağını belirterek, “Baktığınız her yerde üç hilali göreceksiniz” demişti.

BAHÇELİ NEDEN KONGRE TOPLUYOR?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, il ve ilçe kongrelerinin tamamlanmasının ardından 21 Mart’ta Ankara’da MHP Büyük Kongresi’ni topluyor Seçime 78, aday listelerinin teslimine de 16 gün kala MHP Lideri Devlet Bahçeli neden kongre topluyor?

Habertürk yazarı Muharrem Sarıkaya bugünkü yazısında Bahçeli'nin neden kongre topladığını irdeledi. Bahçeli'nin, Öcalan'ın Nevruz mesajını okuyacağı  21 Mart'ta, tüm Türkiye'nin ve Ankara siyasetinin tüm dikkatini yönelttiği o tarihte neden kongre topladığını ise "Dikkatlerin Diyarbakır’da yapılacak Nevruz kutlamasına çevrildiği sırada medya ilgisinin dağılacağı kongreyi Ankara’da toplaması konusunda ise gerekçe çok." diyerek açıklayan Sarıkaya "Bahçeli’nin hangi hedefe yönelmek için kongreyi topladığına ilişkin ise kimsede kaynağa dayalı açıklama" olmadığını ifade etti.

bahceli.20150320104255.jpg

İşte o yazıdan çarpıcı satırlar: 

“Derin ülkücü” kadronun iddiaları bir kenarda tutulursa yapılan yorumlar ve tahminlerin hemen hepsi Bahçeli’nin yeni bir kadroyla yola çıkacağı; geniş yelpazeye dayanan, iktidar olmaya aday kadro hareketini yaratacağı noktasında buluşuyor.

KADRO DEĞİŞİMİ

Seçim yolunda kozmik değişiklikle sonuçlanacak kongrenin öncelikle Bahçeli’ye zarar vereceği kanısı da bu arada kayda geçiriliyor.

İl kongrelerinde yakalanan hareketin yarattığı ivmenin büyük kongreyle daha yüksek bir dinamizme ulaşacağının altı çiziliyor.

Anlatılanlardan yola çıkarak şu söylenebilir ki, düşünsel açıdan yeni MHP yaratmak için didinen Bahçeli, şimdi bu değişime uygun kadro yaratmayı hedefliyor.

Şurası görülmeli ki Bahçeli, lojistik desteğini her zaman yanında bulduğu kitleyi dışlamadan MHP’deki dönüşümü gerçekleştirdi.

Geçmişte itici siyasi gücü olan “Kahrolsun komünizm”, “kızıl elma”, “Orta Asya”temelli siyasetini dönüştürdü; “kök, devlet, hâkim kimlik” yerine, birey ve ulusal kimlik odaklı politikaya yöneldi.

YELPAZE GENİŞLEMESİ

Ancak “derin ülkücü” yapı, politikanın dönüşümüne izin verirken, hâkim kimliğinden ödün vermekte direndi.

Bahçeli de politikası gibi kadro farklılaşmasını da bu direnişi göze alarak keskin dönüşler yerine adım adım yaptı.

Bir zamanların iki başat partisi ANAP ve DYP’nin erimesiyle ortaya çıkan sağlam isimleri kadrosuna kattı.

Bölgelerinde ve toplumda yer eden Meral Akşener, Bahattin Şeker, Sümer Oral, Celal Adan, Murat Başesgioğlu’nun da arasında bulunduğu isimleri milletvekili yaptı.

Akşener’i Meclis Başkanvekilliği koltuğuna oturturken, Şeker, Başesgioğlu veAdan’a parti yönetiminde yer verdi.

Getirisini de gördü; bu kesimden teveccüh gördü, MHP’nin yükselişe geçmesinde faktör oldu.

ANAP’ın önemli isimlerinden Ahat Andican’ın yanı sıra eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Hazine Müsteşar Yardımcısı Erhan Usta, merhum İçişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücelen’in oğlu TÜGİAD Başkanı Ali Yücelen ve eski Enerji Bakanı Zeki Çakan’ın da aralarında bulunduğu birçok isim de bunun yansıması.

Parti siyasetini oluştururken izlediği yoldan gideceği varsayıldığında,Bahçeli’nin, klasik kadroyu yok saymadan, her kesimi MHP’ye oy verir hale getirecek yeni isimlerle yola çıkacağı söylenebilir

Değişimi anlayan, dayandığı klasik toplumsal tabana da bunu iyi anlatacak eski kadroyu da yönetime taşıyacağı varsayılır.

Yapması da gerekir.

Çünkü, dayandığı toplumsal taban uzun yıllardır iktidar arzuluyor.

MHP’nin etkin isimlerinden birinin şu sözünde olduğu gibi:

“Yıllardır av peşinde koşan insanın önüne bir dilim biftek konulabilmeli...”