MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında
Abone olÖzcan Yeniçeri: "Üniversitelerde durum gittikçe kötüleşmektedir. Buradan gözleri kör, basireti bağlanmış, güç sarhoşu olmuş AKP iktidarını bir kez daha uyarıyorum: Üniversiteleri parti kurumu olarak görmekten vazgeçiniz, gençlerin özgür ve demokratik haklarına saygı gösteriniz, meydana gelen olayları küçümseyerek gaflet içine düşmeyiniz."
MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, parlamentoda düzenlediği basın toplantısında ODTÜ'de yaşanan olaylar ve Başbakan'ın çalışma ofisinde bulunan dinleme cihazı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.
ODTÜ'de meydana gelen olayların üzüntü ve endişe verici olduğunu ifade eden Yeniçeri, bu olaylardan alınması gereken dersler varken 'sorumluların sorumluluklarını birbirlerinin üstüne ihale etmekle meşgul olduklarını' söyledi.
"Gençlere güvendiğini her fırsatta yüksek sesle dile getiren Başbakan Erdoğan, tamamı genç insanların bulunduğu bir üniversiteye 3 bin polis, 20 zırhlı araç ve 105 koruma aracıyla gidiyorsa bu sözlerde bir samimiyetsizlik vardır" şeklinde konuşan Yeniçeri, 'ihbar vardı' iddiasıyla aşırı bir güçle ODTÜ'ye gidilmesinin olaylara davetiye çıkardığını öne sürdü. Özcan Yeniçeri, "Hiç kimsenin gereksiz şiddet kullanma hakkı yoktur ve olamaz. ODTÜ'de kötü bir görüntü verilmiştir. Demokratik hak ve özgürlükler meşru sınırlar içinde kullanılmalıdır. Sınırı aşan her eylem amacına ihanet eder" diye konuştu.
Hak ve özgürlüklerin silahsız, saldırısız ve çatışmasız bir biçimde kullanılması gerektiğini, bu yönü itibarıyla ODTÜ olaylarının üzüntü verici olduğunu ve kabul edilebilir olmadığını sözlerine ekleyen Yeniçeri şunları kaydetti:
"Üniversitelerde durum gittikçe kötüleşmektedir. Buradan gözleri kör, basireti bağlanmış, güç sarhoşu olmuş AKP iktidarını bir kez daha uyarıyorum: Üniversiteleri parti kurumu olarak görmekten vazgeçiniz, gençlerin özgür ve demokratik haklarına saygı gösteriniz, meydana gelen olayları küçümseyerek gaflet içine düşmeyiniz."
Pkk milislerinin üniversiteler içinde tepeden tırnağa örgütlü halde olduklarını belirten Yeniçeri, bu unsurların Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi'nde ve diğer üniversitelerde özellikle ülkücü gençlere karşı yaptıkları eylemleri hatırlattı.
MHP'li Yeniçeri, Başbakan'ın çalışma ofisinde bulunan böcek adlı dinleme cihazlarına da değindi. "AKP iktidarı döneminde dinleme, dinlenme, gözetleme, izleme rutin işlemler arasına girmiştir" şeklinde konuşan Yeniçeri, eski Genelkurmay Başkanı Koşaner'in Genelkurmay karargâhındaki konuşmalarının gazetelerde yayınlandığını, CHP eski lideri Baykal'a ve MHP'nin onlarca yöneticisine kurulan tezgâhlarla ilgili birçok kanıt olmasına rağmen bunları kimlerin yaptığına dair bir arpa boyu yol gidilmediğini, konunun savsaklanarak unutulmaya terk edildiğini söyledi.
Başbakan Erdoğan'ın böcek yerleştirenin 'derin devlet' olduğunu söylemesinin yanlış olduğunu ve soruşturmayı yanlış yöne sevk edebileceğini ifade eden Yeniçeri, "Başbakan'ı, Genelkurmay Başkanı'nı, siyasi partileri ya da Bakanları dinleyenleri bulmak, ortaya çıkarmak ve haklarında gereken işlemi yapmak iktidarın görevidir. Başbakan konuşmaktan değil, yapmaktan sorumlu bir makamda oturmaktadır" şeklinde konuştu.
Oslo'daki görüşmeleri kayıt altına alan ve zamanı geldiğinde afişe eden bir yapıyı küçümsemenin doğru olmayacağını sözlerine ekleyen Yeniçeri, "Başbakan Erdoğan, yalnız ofisine yönelik böcekler konusunda değil, MHP ve CHP'ye yönelik kaset komploları da aynı hassasiyetle soruşturduğunda bu dinleme ve kayıt altına almaların aynı merkezin marifeti olduğunu görecektir" dedi.