Hasan Cemal, AK Parti'nin tabanını kontrol etmeye devam ediyor. Cemal'in bu seferki durağı Kırşehir. Burada AK Parti'nin yerini MHP almaya başladı.
Abone ol Hasan Cemal, AK Parti'nin tabanını kontrol etti. Cemal "AKP yıpranıyor MHP yükselişte" olamazsın.YAZI: Hasan CEMAL
KAYNAK:
Kırşehir'de, AKP'nin iktidar erimesine uğradığı, MHP'nin yeniden özellikle kırsalda kıpırdamaya başladığı söylenebilir. AKP'de belediye başkanı ve son model makam arabasına eleştiriler yoğun
Hasan Cemal AKP tabanının nabzını tutuyor - 3
KIRŞEHİR - FOTOĞRAFLAR: Yurttaş Tümer
Çarşı Cami'nin duvar dibinde sabah vakti siyaset meydanı kurduk. Herkesin keyfiyle çenesi yerinde. Hele biri var ki, kocaman biri, kollarıyla gözlerini açıp konuşmaya başlayınca kimseye laf bırakmıyor. Kimse de cesaret edip onun lafına limon sıkamıyor.
67 yaşında, emekli.
Etrafa neşe saçıyor.
Alamancı'ymış, öyle diyor. Yıllarca Mannheim'da, John Deere traktör fabrikasında çalışmış. Çoluğu çocuğu ordaymış. Kendisi de tatil için gelmiş...
Cami duvarının dibinde Alamancı, gurbetçi olmayan yok. Hepsi ya Almanya'dan, ya Hollanda'dan emekli. Arada tek tük Kırşehir'den memur emeklisi çıkıyor..
Dedikleri kadar var.
Kırşehir'in gurbetçisi çok. Sürekli göç vermiş. Köyleri, beldeleri boşalmış. Ekonomisi, ticareti cılız bir şehir.
Yakınıyorlar.
"Şehri taşıyacak, esnafının yüzünü güldürecek ne üniversitesi var, ne de askeri birliği" diyerek, "Allah'tan gurbetçilerimiz var da onlar ayakta tutuyor Kırşehir'i. Yedinci ayın başında onlar tatile gelir. Düğün mevsimi de başlar. Dokuzuncu aya kadar gurbetçilerimiz piyasayı ayakta tutar. Sonra sekiz bin kadar, fakülte ve yüksekokul öğrencimiz tatilden döner. Piyasa canlanır."
Esnaf sinek avlıyor
Yeni Çarşı'da dolaşıyoruz.
Etraf tenha. Dükkânlar bomboş. Sinek avlıyor esnaf. Hayatın temposu çok yavaş...
Aynı şeyi yineliyor:
"Alamancılar ayakta tutuyor Kırşehir'i."
Benim kulağımdan o kocaman, sakallı Alamancı'nın sesi gitmiyor:
"Öbürlerinden yıldılar, o yüzden AK Parti'ye yüklendiler. Demirel'den bıktık. Yılmaz'dan, Çiller'den bıktık. Hoca'dan bıktık."
Hollanda emeklisi bir gurbetçi:
"Tayyip daha iyi geldi. Ama o da zamcı oldu. Baksana, bir gaz tüpü 27 milyona çıktı. Emekliye zam yok, memura zam yok, tüpe var. Adam utanır."
Biri karşı çıkıyor bu sözlere:
"Ötekilerden bir şey görmedik. Onun için Tayyip'e verdik. Daha erken bu kadar konuşmak için..."
Kocaman adam patlatıyor kahkahayı, Çarşı Cami'nin duvar dibinde:
"Tayyip'e oy verdik, uçaklara binsin, gezsin diye verdik."
Frankfurt yakınlarında bir tel fabrikasından emekli olmuş, gelmiş memleketine:
"Dürüst gördüğüm için verdim AK Parti'ye. Bir daha veririm."
"Hayır vermem. Bunlarda da hortumculuk başladı kıyısından köşesinden..."
"Tayyip'e verdim oyumu. Ondan önce de ANAP'a. Türkiye'nin sesine, şeytanın vesvesine... Şeytana gitmesin dedim, Tayyip'e verdim. Şimdi kime mi? Daha belli değil."
Siyaset meydanı gibi
"Tayyip'e oy verdiği için şimdi dizini dövenler çoğalmaya başladı ama..."
"Kırşehir'de MHP güçlüydü."
"Gene güçleniyor. Kendi memleketimizde gariban olduk! Abi ben MHP'ye verdim, yine vereceğim."
MHP'liye dönüyor:
"Ne yaptınız ki bu memlekete?"
"Siz ne yaptınız AKP olarak? Avrupa sevdanıza satmadığınız toprak kalmadı."
"Yine en iyisi Tayyip!"
AKP'liye kızıyor MHP'li:
"Senin ağzından bir Türk'üm lafı çıkmadı bugüne kadar..."
"Bir Apo'yu asabildiniz mi hükümetteyken MHP olarak? İmza veren siz değil misiniz Apo'yu asmayacağız diye? Konuşsana!" "Madem AB'ye girmeyeceğidin, o zaman ne diye satıyon memleketin toprağını?.."
Cami duvarının dibindeki siyaset meydanı MHP'linin bu sözleriyle kapandı.
'Kırşehirli' oldum bittim hayal kırıklığı yaşar
Palabıyıklı bir kalaycı.
Kelle ütülüyor!
Kalaycılık yapmıyor. Bitmiş bu meslek dalı. Bunun yerine kelle ütülüyor, koyun kellesi...
Ayak ütülüyor, koyun ayağı...
Ütülediğini, yere, kömür tozuyla kaplı zemine fırlatıyor çabuk çabuk hareketlerle.
"Ciğerciler, sakatatçılar alıyor" derken, ütüsüne devam ediyor. Siyasetle işi olmadığını söylüyor. Önce kulağını kesiyor, sonra ateşte vura vura, tel fırçayla fırçalaya fırçalaya ütülüyor koyun kellesini...
'Sözler yerine gelmedi'
Canından bezmiş bir hali var.
Siyaset konuşmayınca, ben de onu kendi kaderiyle baş başa bırakıp camcıya giriyorum.
Üstelik Galatasaraylı bir camcı!
Ama Tayyip Erdoğan'dan mustarip:
"İşler durgun! Yeni parti diye heveslenip verdiler Tayyip'e... Ama şimdi pişman hepsi. Zaten Kırşehirli oldum bittim hayal kırıklığı yaşar. Seçim zamanı verilen sözler yerine getirilmez. Yollar bitmez, ortalık güzelleştirilmez. Kırsal kesimde MHP'ye çok oy çıktı. Çünkü bir devlet bakanı vardı MHP'nin, Ramazan Mirzaoğlu. Koalisyon zamanında çok iş yaptı. Şeker fabrikasını bitirtti. Petlas özelleştiğinde açıkta kalan 600 işçiyi kamu kuruluşlarına yerleştirdi. Bu yüzden MHP güçlü Kırşehir'de..."
'Ne yazık ki partim yok'
Buyur ettiler halıcı dükkânına.
Biri halıcı, biri beyaz eşya satıcısı, biri manifaturacı. Siyasal eğilimleri farklı, soldan sağa. Aydınlık yüzlü insanlar. Açık yürekli konuşuyorlar.
"Ben AKP'ye verdim. Çünkü hepsini denedik. Bir de Tayyip'i deneyelim. Bakalım huzur bulabilecek miyiz diye..."
"Ağzıyla kuş tutsa vermezdim. Bu ülkede ne yazık ki benim partim yok. Eğitim vaziyeti böyle oldukça da hep bunlar kazanır. Sonra Tayyip Erdoğan her telden çaldı. Sağın solun her fikrini söyledi."
"Beyim, millet çaresizlikten verdi AKP'ye. N'apsın? 2001 krizinde hepimiz sermayemizin üçte birini kaybettik. Şimdi faizler düştü, kredi bulunabiliyor hiç olmazsa... AKP'ye oy vermedim ama bir istikrar var. Hiç olmazsa tek parti hükümeti..."
Altı çizilecek sözler
Bu sözlerin altını çizin.
Hem bu sözlerin, hem de 'alternatifsiz'likten yakınan sözlerin altını çizmekte yarar var. Antalya ve Konya'dan sonra Kırşehir'de de bu sözler kulağıma sık çalınır oldu.
İleriye dönük siyasal gelişmelerin neler olabileceğini düşünürken, AKP'nin genel seçimleri ikinci bir dönem daha farklı kazanıp kazanamayacağını tartışırken, siyasal istikrar ve alternatifsizlik konularını yerli yerine oturtmak gerekebilecek.
Türbanlılar el sıkmadı
Cacabey Meydanı.
Selçuklu'dan kalma Cacabey Camii.
Güneş yüzünü gösterince park dolmuş. 62 yaşındaki bir öğretmen emeklisiyle sohbet ediyoruz. Solda siyaset ve belediye başkanlığı yapmış, diyor ki:
"Sol bu işleri kıvıramayınca, bunlar geldi, boşluğu doldurdu. Bir daha kazanır. Şu an alternatif yok. Bana sorsan farklı ama... Realite bu, AKP yine kazanır bir dönem daha. Özal'ın ANAP'ı da öyle olmadı mı? 83'te kazandı, 87'de bir daha..."
Parkın içinde kocaman bir çadır.
Rengârenk bir çadır.
Kermes çadırı diyorlar.
Önü, içi kaynıyor. Bir hareket, bir canlılık. Çoğunluk türbanlı genç kızlar, kadınlar. Yoğun bir alışveriş var. Havludan gelinliğe, pastadan kurabiyeye, dolmadan mantıya her şey satılıyor.
Beyaz gelinlikler 50 YTL'ye.
Üstüne iliştirmişler yazıyı: "Yeni evlenecekler ya da hayatlarında 2. bahar yaşamak isteyenler, işte burası sizin için..."
Zaman aboneliği
Bir köşede Zaman gazetesi aboneliği yazıyor. "Bizimle ilgisi yok" diye açıklama yapıyor Tuba Eğitim Vakfı yetkilisi.
"Geliri muhtaç öğrencilere" diyor, "Pahalı değil. Evde yapıp getiriyorlar, hayra satıyorlar. Esnaf da yardımcı oluyor. Daha çok Kırşehir esnafının hanımları burada..."
Türbanlı genç kız: "Liseyi bitirdim. Öğretmen olacağım. Üniversiteye girerken başımı açarım, ne yapayım? Ama tabii sözünü tutsa iyi olur Tayyip Erdoğan..."
Elimi uzatıyorum.
Havada kalıyor.
Üçü de elimi sıkmıyor. Önlerine bakıyorlar. Sonra biri hareketlenip mantı ikram ediyor. Evlerinde yapmışlar, çok lezzetli... Ethem ve Yurttaş'la Kayseri'ye ayırmıştık mantı faslını, kısmet Kırşehir'eymiş.
'Vozurdama' arttı
1980 öncesi CHP'nin kalesiydi Kırşehir. 12 Eylül darbesiyle değişti. Önce Özal'a, ANAP'a kaydı. 1991'de Erdal İnönü'nün SHP'si 3 milletvekilliğini de kazandı.
1999'da MHP başa geçti, yüzde 33 oyla. Özellikle PKK'ya duyulan tepki, MHP'nin yükselişini getirdi. 2002'de AKP yüzde 36 oyla birinci parti olurken, MHP'nin oyları yüzde 21.5'e düştü. Ülke genelinde yüzde 10 barajını geçemeyen MHP, Osmaniye'yle birlikte Kırşehir'de kendi ortalamasının çok üstünde oy aldı.
2004 yerel seçimlerinde AKP belediyeyi yüzde 36 oyla ele geçirirken, il genel meclisinde oyunu yüzde 39'a çıkardı. İl genel meclisinde MHP oyları yüzde 25'e çıkarken, CHP'nin 2002'de yüzde 22 olan oyu, iki yıl sonra yüzde 16'ya düştü. Sohbetler öyle ki, Kırşehir'de AKP'nin iktidar erimesine uğradığı, MHP'nin yeniden kıpırdamaya -özellikle kırsalda- söylenebilir. AKP'de belediye başkanına, örneğin son model Mercedes marka makam arabasına yönelik suçlayıcı eleştiriler hayli yoğun...
Türban, Kuran kursları, gübre fiyatları dolayısıyla çiftçinin zora düşmesi gibi nedenler de iktidara dönük vozurdama sürecini hızlandırmış Kırşehir'de...
Yarınki durak KAYSERİ
ÖNCEKİ HABERLER
