Rumların 1 Mayıs'ta Avrupa Birliği'ne girecek olması adaletsiz bulunurken özetle şu görüşlere yer verildi:
Abone olMilli Güvenlik Kurulu toplantısında, Kıbrıs'ta kapsamlı çözüm planına olumsuz yanıt veren Rum tarafının, 1 Mayıs 2004'te AB'ye girecek olmasına karşılık, plana olumlu yanıt veren Kıbrıs Türk tarafının dışarıda bırakılmasının çelişkili ve adaletsiz bir durum yarattığının saptandığı bildirildi. Milli Güvenlik Kurulu toplantısının ardından yayınlanan bildiride, şöyle denildi: ''Toplantıda, Kıbrıs'ta adil ve kalıcı bir çözüme ulaşılması amacıyla Türkiye tarafından başlatılan müzakere süreci sonucunda; BM, ABD ve AB tarafından desteklenen 24 Nisan 2004 gününde Ada'da referanduma sunulan Annan Planı'nı Rum tarafının reddetmesi nedeniyle ortaya çıkan yeni durum ayrıntılı biçimde değerlendirilmiştir. Bu sonuç ile Kurul, BM ve AB'nin dengeli ve yaşayabilir olarak nitelendirdiği kapsamlı çözüm planına büyük bir çoğunlukla olumsuz yanıt veren Rum tarafının, 1 Mayıs 2004 gününde AB'ye girecek olmasına karşılık, plana olumlu yanıt veren Kıbrıs Türk tarafının dışarıda bırakılmasının çelişkili ve adaletsiz bir durum yarattığını saptamıştır. Referandumda, Türkiye'nin ve Kıbrıs Türk halkının, çözüm yönünde ortaya koyduğu iradenin, uluslararası kuruluşlar ve devletler tarafından dikkate alınmasının ve referandum öncesi böyle bir sonucun çıkması durumunda, 'KKTC'ye uygulanan kısıtlamaların kaldırılması; siyasi, ekonomik ve sosyal içerikli bazı iyileştirilmelerin yapılmasına' yönelik vaatlerin yerine getirilmesinin gerekliliği dile getirilmiştir. Kurul, referanduma yönelik çalışmalar sırasında sergilenen tutumları, doğruyu bulma çalışmaları olarak değerlendirmiş ve Türkiye'nin KKTC'ye karşı sorumlulukları ile Türk halkının birlik, beraberlik ve dayanışmasının, bugün daha çok önem kazandığını bir kez daha vurgulamıştır.''