Metroseksüel erkekleri tehlikede

Büyük kentlerde yaşayan; uygar ve estetik yönü gelişmiş ''bakımlı erkekleri'' pek çok hastalık tehdit ediyor.

Son dönemde Türkiye gündemini hayli meşgul eden "metroseksüel-retroseksüel" tartışmasında metroseksüelleri üzecek bilimsel bir açıklama geldi. Büyük kentlerde yaşayan; uygar ve estetik yönü gelişmiş ''bakımlı erkekleri'' erkekleri, cilt ve besin alerjisinden hepatit, AIDS, alzheimer ve parkinsona kadar pek çok hastalık tehdit ediyor. İstanbul Üniversitesi (İÜ) Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Rasim Küçükusta, ''metroseksüel'' erkekleri bekleyen hastalıkları anlattı. HANGİ HASTALIKLAR GÖRÜLÜYOR? Prof. Dr. Küçükusta, ''Son yıllarda hastalarım arasında giderek daha fazla 'metroseksüel' görmeye başladım ve bunlarda bazı şikayetlerin ve rahatsızlıkların daha fazla olduğu dikkatimi çekti. Hastalarıma ait dokümanı değerlendirdiğimde, metroseksüel yaşam tarzının, alerjik hastalıklara ve bazı sağlık sorunlarına zemin hazırladığını saptadım'' dedi. Prof. Dr. Küçükusta, metroseksüellerde sık görülen hastalıklar, belirtileri ve nedenlerine ilişkin şunları söyledi: ''Cilt ve saç bakımı, pedikür, manikür gibi işlemler ve bu amaç için kullanılan jöle, sprey, köpük, nemlendirici, parfüm, losyon ve diğer kozmetik ürünler; kontakt dermatit, egzama, ürtiker, anjiödem gibi alerjik deri hastalıklarının oluşumunu kolaylaştırmakta ya da bu hastalıkların belirtilerinin şiddetlenmesine neden olmaktadır. Ayrıca; kolye, bilezik, künye, yüzük gibi çeşitli takılar da deri alerjilerinin önde gelen nedenlerindendir'' ALERJİK METROSEKSÜELLER Alerjik deri hastalıklarının başlıca belirtilerinin; döküntü, kızartı, kabartılarla beraber deride kaşıntı, yanma ve sızlamalar olduğunu ifade eden Prof. Dr. Küçükusta, şunları kaydetti: ''Metroseksüelliğin olmazsa olmazlarından olan dövme, piercing gibi uygulamalar da kendilerine özgü bazıları çok ciddi olabilen sağlık sorunlarına yol açmaktadır. Bunlar; hepatit, AIDS gibi ciddi enfeksiyonlardan melanom ve deri kanserlerine kadar çok çeşitli hastalıklardır. Bunlar arasında; tetanos, mantar enfeksiyonları, yalancı lenfoma, lenf bezi büyümeleri, sedef hastalığı, fotosensitivite (ışık hassasiyeti) de bulunuyor.'' ÇİN LOKANTASI SENDROMU Metroseksüellerde çok sık rastlanan bir alerji türünün de besin alerjisi olduğunu dile getiren Prof. Dr. Küçükusta, ''Metroseksüellerin öğle yemekleri daha çok fast food türü yiyeceklerdir. Ama akşamları fırsat bulduklarında dışarıda yemek yemeyi severler, ilginç restoranlara bayılırlar. Evlerinde olduklarında ise zorunlu olarak ambalajlanmış hazır yiyecekleri tüketirler. Metroseksüellerdeki besin alerjilerinin başlıca nedeni, fast food türü yiyecekler ile hazır yiyecek ve içeceklerde sık kullanılan katkı maddeleridir'' dedi. ''Çin Lokantası Sendromu''na da dikkati çeken Prof. Dr. Küçükusta, şöyle dedi: ''Bu hastalık, Uzakdoğu mutfağının vazgeçilmez baharatı olan glutamat alerjisinden başka bir şey değildir. İlk kez Çin lokantasında yemek yiyenlerde tanımlandığı için bu isim verilmiştir. Glutamat aç karnına çok miktarda ya da sıvı şeklinde alındığında, baş ağrısı, boynun arka tarafında, ön kolda ve göğüste yanma hissi, kol ve bacaklarda, yüzde veya başta sızlama ve karıncalanma, göğüs ağrısı veya göğüste sıkışma hissi, çarpıntı, bulantı, ishal, terleme gibi şikayetlere yol açabilir. Sinir sisteminin aşırı uyarımına bağlı olarak alerjik reaksiyonlar görülebilir ve hatta alzheimer ile parkinson gibi nörolojik hastalıkların ortaya çıkmasını kolaylaştırabilir.'' ASTIM Prof. Dr. Küçükusta, metroseksüellerde en çok rastlanan solunum sistemi hastalığının ise astım olduğunu belirterek, evlerin iyi havalanmaması, duvardan duvara halılar, evde beslenen hayvanlar, sigara dumanı, katkı maddeleri, keskin kokulu sabun, deterjan ve parfümlerin alerjik astımın başta gelen nedenlerinden olduğunu bildirdi.