IRAK Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin lideri Mesud Barzani, referandum sonuçlarının kabul edilmemesi halinde, sınırları kendilerinin çizeceğini söyledi. Barzani Kerkük konusunda da açık açık tehdit etti: 'Her bir Kürt Kerkük için savaşa hazır'
Abone olIrak Kürdistan Bölgesel Yönetimi'nin lideri Mesud Barzani 25 Eylül'de yapılacağını açıkladığı referanduma günler kala İngiliz yayın kuruluşu BBC'ye açıklamalarda bulundu. Barzani'nin Kerkük konusundaki sözleri ise açık bir meydan okumaydı.
Mesud Barzani 25 Eylül 2017 pazartesi günü yapılacak bağımsız Kürdistan referandumu öncesinde olay açıklamalar yaptı. Bağımsızlık için 'ölümü' göze aldıklarını belirten Barzani, Türkiye ve İran ile Kerkük konusundaki söylemleri ile dikkat çekti.
KERKÜK İÇİN HER BİR KÜRT SAVAŞA HAZIR
"Biz Kerkük'ün Kürtlere ait olduğunu söylemiyoruz" diyen Barzani 'hayır çıkarsa' kararlarını saygı duyacaklarını iddia etti. Barzani'nin asıl dikkat çeken sözleri ise 'Kerkük için savaşmaya hazır' olduklarını söylediği satırlar oldu. İşte o sözleri;
-Kimseyle savaşmak zorunda kalmayacağımızı umarız, bunu istemiyoruz. Ama eğer bunu daha öteye taşıyıp tehditlerini hayata geçirmek isterlerse daha farklı bir durumla karşı karşıya kalırız. Kerkük'ün tüm etnik ve dini grupların bir arada yaşamasının simgesi olduğunu görmeyi istediğimi açıkça söylüyorum. Ama herhangi bir grup Kerkük'ün durumunu güç kullanarak değiştirmeye çalışacaksa her bir Kürdün bunun için savaşa hazır olduğunu bilsin.
TÜRKİYE VE İRAN SINIRI KAPATIRSA...
Barzani bağımsız Kürdistan konusunda 'ölümü göze aldıklarını' belirterek 'endişe etmiyor musunuz sorusunu şöyle yanıtladı:
-Hiçbir endişem yok. Canınızı vermeye hazırsanız sizi ne endişelendirebilir ki?
Barzani'ye Türkiye ile İran'ın referanduma karşı olduğu hatırlatıldığında verdiği yanıt şöyle oldu;
-Son 25 yılda bölgede istikrara yardımcı olduğumuzu İran'a, Türkiye'ye ve diğer komşulara kanıtladık. Referandum hiçbir ülke için bir tehdit değildir. Eğer Kürdistan ülkesi kurulursa bu da güvenlik ve istikrara yardımcı olur. Sınırlarımızın kapanmasını ve komşularımızla ilişkilerimizin kötüleşmesini istemiyoruz. Ama eğer kapatmak istiyorlarsa bırakın kapatsınlar. Bizi sınırları kapatmakla tehdit edenlere açlıktan ölmeyeceğimizi söylemek isterim. Sınırları kapatmak kendi çıkarlarına da olmayacaktır.
KENDİLERİ PİŞMAN OLUR
-Böyle bir şey yapacaklarına inanmıyorum çünkü pek çok ortak çıkarımız var. Ama bazen bazı yetkilileri böyle şeyler söylüyor, bu ifadeler sözde kalmayıp uygulamaya geçse bile ne yaparlarsa yapsın kararımızdan pişmanlık duymamızı sağlayamayacaklarını belirtmek isterim.
ABD ENDİŞELENDİRMİYOR MU?
BBC muhabiri Barzani'ye 'Peki ya ABD? Onlarla bağlarınızı koparmaktan endişelenmiyor musunuz?" diye de sordu. Barzani'nin yanıtı şöyle;
-Hayır, çünkü Amerikalılar bize referandum yapmamamız gerektiğini söylemediler. Sadece dikkatlerin IŞİD'le mücadeleye verilmesi gerektiğini ve bunun dikkatleri başka bir noktaya çekeceğini, bu yüzden doğru zaman olmadığını söylüyorlar ama ben bunu kabul etmiyorum.
TÜRKİYE'DEKİ KÜRTLER KÜRDİSTAN'A KATILMAK İSTERSE...
BBC mubarinin en dikkat çeken sorusu da bu oldu. Barzani'ye Türkiye ve İran'daki Kürtler bağımsız Kürdistan'a katılmak isterse 'kabul edip etmeyeceği' soruldu. Yanıt şöyleydi;
-Onların haklarını destekliyoruz. Ama sorunlarını kendi ülkelerinde çözmeliler. Eğer bize katılmak isteyebileceklerinden bahsediyorsanız onların Türkiye ve İran'da misafir olmadıklarını söylemem gerekir. Hepsinin kendi yerleri var ve sorunlarını orada çözmeliler. Onları taleplerinin peşine düşmeye ve haklarını barışçıl yollardan elde etmeye davet ediyoruz.
REFERANDUMDA EVET ÇIKTIKTAN SONRA NE OLACAK?
Referandumda evet çıktıktan sonra Barzani ne yapacak, yol haritası ne olacak? Yanıt şöyle:
-Bu ilk adım. Tarihte ilk defa Kürdistan halkı geleceğine özgürce karar verecek. Sonrasında Bağdat ile görüşmelere başlayacağız, sınırlar, su ve petrol konusunda bir anlaşmaya varacağız. Biz bu adımları atacağız ama kabul etmezlerse bu ayrı bir durum olur. Tabii ki ucu açık bir süreç olmayacak. Öte yandan kimse referandumdan 24 saat sonra her şeyin hallolmasını beklemesin. Yavaşça ilerlemeliyiz. Ama elbet bir sonu olacak.