Merve'nin sevgilisi benzin kaçakçısı çıktı!

Ilıcalı’nın hakkında 500 bin TL’lik dava açtığı Türkiye eski güzeli Merve Büyüksaraç’ın bir süredir beraber olduğu iş adamı Nurettin Kutlu’nun geçmişiyle ilgili arşivden ilginç bilgiler ortaya çıktı.

Ilıcalı’yı Survivor yarışmasının adil olmadığını öne sürmesiyle küplere bindiren ve tazminat davasını kaybetse bile 500 bin TL tazminatı rahatlıkla ödeyebilecek durumda olduğunu söyleyen Büyüksaraç’ın sevgilisi Kutlu’nun akaryakıt kaçakçılığından birçok kez gözaltına alındığı öne sürüldü.Büyüksaraç’a son dönemde aldığı otomobil başta olmak üzere pahalı hediyelerle gündeme gelen Kutlu’nun geçmişiyle ilgili haberleri derleyen ayakligazete.com, iş adamının Urfalı 11 çocuklu fakir bir ailenin çocuğuyken, 10 yıl önce kaçak benzin işine girip bir anda trilyoner olduğunu gündeme getirdi. Kutlu’nun bir keresinde bir beyaz tilki yüzünden Jandarma’ya yakalandığıyla ilgili arşivlerde çok ilginç bir haber de bulunuyor. İşte o haberlerden bazıları...

BEYAZ TİLKİ YAKALATTI…

Belgrad Ormanları'nda yaşayan ve efsane haline gelen ‘‘Beyaz Tilki’’ iki meraklı jandarmayı peşine takıp Karadeniz sahillerini kirleten benzin kaçakçılarını yakalattı. İstanbul'un benzin ihtiyacının yarısını karşılayan kaçakçıları, suçüstü yakalatan tilki, ormanda kayıplara karıştı. Jandarma, tilkinin hakkını yememek için, kaçak benzin operasyonuna ‘‘Beyaz Tilki’’ adını verdi.

Sarıyer'de bir efsane haline gelen, pek çok kişinin anlata anlata bitiremediği, ama çok az kişinin gördüğü Beyaz Tilki, Kurban Bayramı'nın ilk gecesi Kısırkaya Köyü yakınlarında, Zekeriyaköy Jandarma Karakolu'nda görevli timin önünden ok gibi geçti. Gecenin karanlığında 50 metre kadar uzakta durdu. Cipin farlarının ışığında kor gibi parlayan gözleriyle askerlere baktı. 20 metre daha koşup yine durdu. Tilkiyle ilgili anlatılanları çok sık dinlemiş olan jandarmalar, merakla peşine takıldılar. Zaman zaman durup cipin gelip gelmediğini kontrol eden Beyaz Tilki, Mandıra Mevkii'nde karanlığın içinde gözden kayboldu.

ELEBAŞI ROMANYA'DA

Beyaz Tilki gittikten sonra bir süre çevreye bakınan jandarmalar, gitmeye hazırlandıkları sırada, kömür kamyonlarının geçtiği yolun 100 metre aşağısındaki kumsalda ışıkları fark ettiler. Jandarmalar, kıyıya yanaştırdıkları tekneden hortumla karadaki tankere benzin pompalayan kaçakçıları suçüstü yakaladılar. Kaçakçılarla birlikte, içinde 51 ton benzin bulunan üç tanker de ele geçirildi.

Karakola götürülerek sorguya alınan işçiler ve tanker şoförlerinin ifadeleri doğrultusunda, şebekenin elebaşılarından Yusuf Gözübüyük de yakalandı. Jandarma tarafından sorgulanan Yusuf Gözübüyük, asıl patronun amcaları Adem ve Recep Gözübüyük olduğunu, malın Türkiye'deki sevkiyatının Nurettin Kutlu ve Sabri Tüfekçi isimli şahıslar tarafından yapıldığını söyledi. İlk operasyonda yakalanan sanıklar Yusuf Gözübüyük, İlyas Yağmur, Hacı Diş, Çetin Korkut, Murat Doğutaş, Ersoy Şengezer, Zeki Sepetçi, Mustafa Erdem, İsmet Bekiroğlu, Cengiz Bekiroğlu, Adem Aksoy, Sinan Yaman ve Yusuf Korkmaz, Sarıyer Asliye Ceza Mahkemesi tarafından tutuklanarak cezaevine gönderildi.

Kaçak benzin ve mazotun Karadeniz'den pompalanıp tankerlerle istasyonlara dağıtılmasını organize edenlerden Nurettin Kutlu da üç gün önce yakalandı. Tuzla'da devam eden ‘‘Beyaz Yakıt’’ operasyonunda da adı geçen Kutlu'nun sorgusu devam ediyor. Beyaz Tilki Operasyonu'nun Romanya'da olduğu belirtilen elebaşısı Adem Gözübüyük ve Recep Gözübüyük ile diğer organizetör Sabri Tüfekçi'nin yakalanması için çalışmalar sürüyor.

150 BİNE ALIP 700 BİNE SATIYORLAR

Tuzla'da yürütülen ‘‘Beyaz Yakıt’’ ve Sarıyer'deki ‘‘Beyaz Tilki’’ operasyonları, Türkiye'ye kaçak yakıt getirmenin başka yolları da olduğunu ortaya çıkardı. Bunlardan biri yurtdışından gümrüklere getirilen yakıtın miktarının, olduğundan çok daha az gösterilmesi. Bu kaçakçılıkta, gümrük memurlarının da suiistimali olduğu iddia edildi. Diğer yöntem ise Boğaz'dan geçen uluslararası gemilere yakıt ikmali yapan tankerlerin yaptığı kaçakçılık. Gemi kaptanlarıyla anlaşan tanker sahiplerinin gemilere, bildirdikleri resmi miktardan çok daha az yakıt bastıkları, artanı da götürüp istasyonlara sattıkları ileri sürüldü. Şebekenin, kaçak benzinin 150 bin, mazotun da 90 bin liraya malettiği anlaşıldı. Devletin sadece İstanbul'da, kaçak yakıt nedeniyle yılda 1 milyar dolar vergi kaybı olduğu belirtildi.