BIST 9.949
DOLAR 35,16
EURO 36,71
ALTIN 2.980,25
HABER /  EKONOMİ

Merkez Bankası'ndan faiz indirimi

Merkez Bankası borç verme ve borçlanma fazini 50 baz puan indirdi

Abone ol

Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, yüzde 5 olan politika faizini yüzde 4.5’e indirdi. Gecelik borç verme faizi yüzde 6.5’e, borçlanma faizi ise 3.5’ye çekildi.

Kurul, politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı ile Merkez Bankası bünyesindeki Bankalararası Para Piyasası ve Borsa İstanbul Repo–Ters Repo Pazarı’nda uygulanmakta olan faiz oranlarının indirilmesine karar verdi. Kurul’dan yapılan açıklamada şunlar ifade edildi:

a) Politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 5’ten yüzde 4,5’e indirilmiştir.

b) Gecelik faiz oranları: Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 4’ten yüzde 3,5’e; borç verme faiz oranı yüzde 7’den yüzde 6,5’e, açık piyasa işlemleri çerçevesinde piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma imkanı faiz oranı ise yüzde 6,5’ten yüzde 6’ya indirilmiştir.

c) Geç Likidite Penceresi Faiz Oranları: Geç Likidite Penceresi uygulaması çerçevesinde, Bankalararası Para Piyasası’nda saat 16.00–17.00 arası gecelik vadede uygulanan Merkez Bankası borçlanma faiz oranı yüzde 0 düzeyinde sabit tutulmuş, borç verme faiz oranı yüzde 10’dan yüzde 9,5’e indirilmiştir.

Son dönemde açıklanan veriler iç ve dış talep gelişmelerinin öngörüldüğü şekilde seyrettiğini göstermektedir. Yurt içi nihai talep sağlıklı bir toparlanma sergilerken, ihracat zayıf küresel talebin etkisiyle yavaşlamaktadır. Mevcut politika çerçevesi ve emtia fiyatlarının seyri iktisadi faaliyetteki artışın cari işlemler açığına yansımasını sınırlamaktadır.

Yakın dönemde sermaye girişleri gücünü korurken kredi artış oranları referans değerin üzerinde seyretmektedir. Kurul, finansal istikrara dair risklerin dengelenmesi amacıyla, mevcut konjonktürde bir yandan faiz oranlarının düşük tutulmasının diğer yandan döviz rezervlerini artırıcı yönde makro ihtiyati tedbirlere devam edilmesinin yerinde olacağını belirtmiştir.

Bu doğrultuda, kısa vadeli faizlerde indirime gidilirken zorunlu karşılıklar ve rezerv opsiyonu katsayıları aracılığıyla ölçülü bir sıkılaştırılma yapılması uygun bulunmuştur.

Öte yandan, küresel ekonomiye dair belirsizliklerin ve sermaye akımlarındaki oynaklığın sürmesi nedeniyle para politikasında her iki yönde de esnekliğin korunmasının uygun olacağı belirtilmiştir. Bu doğrultuda, alınan tedbirlerin krediler, yurt içi talep ve enflasyon beklentileri üzerindeki etkileri dikkatle takip edilecek, Türk lirası fonlama miktarı gerekli görüldüğünde aşağı veya yukarı yönlü ayarlanacaktır.

Küresel talepteki yavaşlama ve emtia fiyatlarının görünümü enflasyona ilişkin yukarı yönlü riskleri azaltmaktadır. Bununla birlikte, iç talep ve kredilerdeki artışların fiyatlama davranışları üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul’un geleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulanmalıdır.”