Döviz kurlarındaki atakları durdurmak, cari açığı dengeye getirerek enflasyonda kalıcı fiyat istikrarını sağlamak amacıyla uygulanmaya başlanan Türkiye Ekonomi Modeli ile "Liralaşma stratejisi" hayata geçirilirken, dezenflasyon sürecinin de kısa sürede başlaması öngörülüyor.
Abone olGeçen yılın son aylarında uygulamaya konulan Türkiye Ekonomi Modeli ile "Liralaşma stratejisi" çerçevesinde, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından Türk lirasının (TL) desteklenmesine yönelik geniş çapta önlemler alınıyor.
AA muhabirinin yaptığı derlemeye göre, bu kapsamda, Bakanlık tarafından tasarruflarını Türk lirasında değerlendiren gerçek kişilerin kurdaki oynaklık karşısında koruma altına alınması amacıyla "Kur Korumalı Mevduat ve Katılma Hesabı (KKM)" ürünü uygulamaya alındı. Bu çerçevede KKM'ye ilişkin maliyetin Hazinece karşılanmasına ilişkin Kanun değişikliği 22 Ocak'ta yayımlandı.
Bankalardan temin edilen verilere göre, 26 Ocak itibarıyla bu hesaplarda 146,7 milyar liralık bakiye, sistemde kayıtlı yaklaşık 453 bin gerçek kişi bulunuyor.
Ayrıca TL'nin desteklenmesine yönelik olarak TCMB tarafından da döviz tevdiat hesaplarının ve döviz cinsinden katılım fonlarının hesap sahibinin talebi üzerine Türk lirası vadeli hesaplara dönüşmesi halinde mevduat ve katılım fonu sahiplerine destek sağlanmasına ilişkin kararlar alınarak düzenleme yapıldı.
TCMB, döviz tevdiat hesapları ile altın hesaplarından TL vadeli mevduata dönüşümün desteklenmesi düzenlemelerini hayata geçirirken, bu kapsamda dönüşen mevduat ve katılım hesabı tutarlarını zorunlu karşılıktan muaf tuttu. Tüzel kişilerin de TL vadeli hesaplara dönüşüm sağlaması halinde bunlara destek sağlanmasına karar verdi. Bankalardan temin edilen verilere göre, 26 Ocak tarihi itibarıyla bu hesaplarda 46 milyar lirası gerçek, 18 milyar lirası tüzel kişilerden olmak üzere toplam 63,5 milyar liralık bakiye gerçekleşti. Bu sistemde kayıtlı yaklaşık 76 bini gerçek, 6 bini tüzel olmak üzere toplamda 82 bini aşkın kişi kayıtlı bulunuyor.
Dolayısıyla Bakanlık ve TCMB tarafından yürütülen destekler kapsamında 26 Ocak itibarıyla bu hesaplarda, döviz hesaplarından dönüşen tutar 63,5 milyar lira olmak üzere toplam tutar 210,3 milyar lirayı aştı. Bu bakiyede 192 milyar lirayla gerçek kişilerin payı yüzde 91,3 iken, 15 milyar lirayla tüzel kişilerin payı yüzde 8,7 civarında hesaplandı.
Liralaşma stratejisi kapsamında, kur korumalı hesaplar ve dönüşüm yapılan hesaplar üzerinde stopaj oranı sıfır olarak belirlenirken, döviz kurundaki oynaklık nedeniyle fiyatlamada zorluk yaşayan ihracatçı ve ithalatçı firmalara yönelik döviz satım ihaleleri düzenlenmeye başlandı.
TL tasarrufun desteklenmesi için Bireysel Emeklilik Sistemi’ne devlet katkısı yüzde 25’ten yüzde 30’a çıkarıldı.
Portföyünde yabancı para cinsinden varlık ve altın ile diğer kıymetli madenler ve bunlara dayalı diğer sermaye piyasası araçları bulunan fonlar dışındaki yatırım fonlarından elde edilen kazançların kurumlar vergisinden istisna edilmesi sağlanırken, ihracat ve imalat sanayi şirketlerine 1 puanlık kurumlar vergisi indirimi uygulaması başlatıldı.
Yeni düzenlemeler yolda
Bakanlık ve TCMB tarafından yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılmasına yönelik çalışmalara da devam ediliyor.
Gelecek dönemde bireysel ve kurumsal yatırımcılara yönelik alternatif borçlanma enstrümanlarının ihraç edilmesi planlanıyor.
Para ve maliye politikalarında güçlü koordinasyonun sağlanması, rekabeti ve verimliliği artırıcı yapısal politikaların hayata geçirilmesi yoluyla enflasyonun düşürülmesi hedefi doğrultusunda düzenli olarak toplanan Fiyat İstikrarı Komitesi bünyesinde fiyat hareketleri yakından izlenirken, para politikasının etkinliğinin sınırlı kaldığı arz şokları durumunda alınacak tedbirler gözden geçiriliyor.