BIST 9.550
DOLAR 34,56
EURO 36,23
ALTIN 2.960,10
HABER /  SAĞLIK

Menepoz aşkı körüklüyor

Kadınlar menopozla birlikte cinsel hayatlarının bittiğini düşünüyor.

Abone ol

Menopoz dönemi kadınlarda aşkı alevlendiriyor. Durgunluk, iç sıkıntısı, genç kız gibi giyinme veya davranma eğilimlerine giren kadınlar, lüzumsuz kıskançlıklarla hem kendilerine hem de eşlerine hayatı zehir edebiliyor... Çözüm ise, menopoz konusunda bilinçlenmek.


Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre 2030 yılında dünyada 1.5 milyar 50 yaş üstü kadın olacak. “Kadın hayatında ortalama 45-55 yaşları arasında, düzensiz âdet kanamaları ile başlayan ve âdetin tamamen kesilmesiyle sona eren doğal bir dönem olarak tanımlanan “Menopoz Dönemi”, bu konuda yeterince bilgi sahibi olmayan kadınlarda oldukça sıkıntılı geçebiliyor. Uzmanlar, menopozla mücadelenin erken yaşlarda başlaması gerektiğine dikkat çekiyor. Peki, bu dönemlerde kadınlarda ne gibi belirtiler görülüyor? Türk Kalp Vakfı bünyesinde faaliyet gösteren Nörokardiyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Kemal Bayülkem, menopoz döneminde kadınlarda görülen ruhsal bozuklukları sıraladı...

Kadınlar menopozla birlikte cinsel hayatlarının bittiğini düşünüyor. Oysa, menopoz her kadının yaşaması gereken fizyolojik bir olay ve cinsel hayatı etkilemiyor.
Menopoz belirtileri olan bel, boyun, sırt ağrılarının, çoğu kez migren ve hatta tümör ağrısı olduğu düşünülerek, doktordan doktora koşuluyor.
Kadınlar aynaya baktıklarında kendilerini ihtiyarlamış gibi hissediyor. Kendine özen göstermemeye başlıyor. Böylece ‘’acaba eşim beni aldatır mı?’’ gibi lüzumsuz kıskançlıklara giren kadınlar durgunluk, ağlama gibi melankolik davranışlar sergiliyor. Hayatı kendilerine ve eşlerine zehir ediyor.
Menopoz dönemindeki kadınlarda görülen bir davranış bozukluğu da platonik aşklar... Özellikle evlenmemiş veya kısa bir dönem evli kalmış kadınlar, menopozda toplumun önemli isimlerine karşı aşırı hayranlık duymaya başlıyorlar.
Genç kız gibi giyinme veya davranış kalıpları geliştirebiliyorlar. n Bazı kadınlarda menopoz dönemine girilmesiyle birlikte “çocuk sahibi olma” isteği de artabiliyor. Cinsel istek azlığından dolayı evden ayrılmalar, toplum içinde aşırı konuşma, dikkat çekme isteği, şarkı söyleme ve hatta intihar girişimleri menopozun diğer belirtileri arasında yer alıyor.
AKTİF OLUN

Prof. Dr. Bayülkem, menopoz dönemini ruhsal yönden sağlıklı bir şekilde geçirmek isteyen kadınlara şu tavsiyelerde bulunuyor: “Özellikle bu dönemde aktif ve üretken olun. Hayır kurumlarının çalışmalarına katılın. Sürekli hareket edin. Menopoz konusunda bilinçlenmeyi ihmâl etmeyin. Bu şekilde, menopozda olduğunuz aklınıza bile gelmeyecektir.

BELİRTİLERİ

Türkiye’de kadınlar ortalama olarak 48 yaşında menopoza giriyor. Ancak, hormonal bir problem nedeniyle veya yumurtalıkların kaybına bağlı olarak çok daha erken yaşlarda da ortaya çıkabiliyor. Buna “erken menopoz” adı veriliyor. Adet kanamalarında düzensizlik veya kesilme, sıcak basmaları, gece terlemeleri, çarpıntı, uykusuzluk, sinirlilik, depresyon, unutkanlık ve ağlama nöbetleri, zihinsel fonksiyonların yavaşlaması, cilt kuruluğu, saç dökülmesi, kilo almaya yatkınlık, idrar kaçırma, ağrılı cinsel ilişki, eklem ağrıları ve kemik erimesi menopoz döneminin başlıca belirtilerini oluşturuyor.

40’ından sonra sağlıklı yaşamanın sırları

Türkiye Menopoz ve Osteoporoz (Kemik Erimesi) Derneği Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Ertüngealp, menopoz döneminde sağlıklı yaşamın sırlarını verdi:

Hayatınızda üç beyazdan (tuz, şeker ve un) uzak durun,
Çocukluk çağından itibaren kalsiyumlu yiyecekler (süt ve süt ürünleri) tüketin. 40 yaşından sonra da kalsiyum tabletleri alın.
Kırmızı et ve yağdan kaçının. Beyaz eti tercih edin. Haftada bir kez kırmızı et yiyin.
Güneş ışığından yararlanın. Haftada 3 gün 20’şer dakika güneşe çıkın. Kalsiyumun vücuda faydalı olabilmesi için hiç olmazsa diz ve dirsek altı bölgelerinin güneş görmesi gerekiyor.
Günlük egzersizi alışkanlık hâline getirin. Jimnastik yapın, yüzün.
Menopoza erken yaşlardan itibaren bilinçle hazırlanmak için belirtileri beklemeden mutlaka bir kadın doğum uzmanına başvurun.
Yılda bir defa ultrason ve smear testlerinizi yaptırın.
40 yaşından sonra mamografi çektirmeyi ihmâl etmeyin.
Kilo almaktan kaçının.
Yaşamınızın ikinci baharı için Hormon Destek Tedavisi’nin gerekliliğine inanın.
BİLİNÇLENDİRME KAMPANYASI

Türkiye Menopoz ve Osteoporoz Derneği ve Türk Kalp Vakfı işbirliği ile menopoz konusunda kadınları bilinçlendirmek amacıyla yurt genelinde gerçekleştirilen ‘’Menopoz Bilinçlendirme Kampanyası’’, sohbet toplantılarıyla devam ediyor. Türk Kalp Vakfı’nda önceki gün düzenlenen toplantıya Dünya Menopoz Derneği eski başkanı Prof. Dr. Morris Notelovitz, Türkiye Menopoz ve Osteoporoz Derneği Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Ertüngealp, Türk Kalp Vakfı Başkanı Çetin Yıldırımakın, Nörokardiyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Kemal Bayülkem ve sanatçı Derya Baykal katıldı. Toplantıda yaptığı konuşmada, “Menopoz bir hastalık değil, fizyolojik bir olaydır’’ diyen Prof. Dr. Notelovitz, şu tavsiyelerde bulundu: ‘’Menopoz dönemi kadınlarda meme kanseri ve kemik erimesi riskini artırıyor. Bu sebeple menopozun başladığı ilk 5 yıl içinde kişiye özel hormon tedavisine başlanmalı. Bu, hastalıkların ilerlemesini durdurur ya da çok çok yavaşlatır.’’

TESLİM OLMAYIN

Kadınların 40 yaşına gelince kendilerini önemsemelerini isteyen sanatçı Derya Baykal ise, ‘’Lütfen test ve tetkiklerinizi yaptırın. Ne olur menopoza teslim olmayın. Bu, çok doğal bir şey. Kendinize bir meşgale bulun. ‘Menopoza girdim, kadınlığım gitti, ihtiyarladım’ derseniz, orada o gün bittiniz demektir. Bilgi edinmek çok önemli’’ şeklinde konuştu...