Memurlar arasında lojman çatlağı
Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı Gürkan Avcı, lojmanların memurlar arasında adaletsizliğe neden olduğunu belirtti.
Abone olMilletvekili lojmanlarını satarak vekillerin halkın arasında, kira parasını da ceplerinden ödeyerek yaşamalarını sağlayan ve kendisi de başbakanlık lojmanı yerine orta halli bir mahallede oturarak kamuoyuna manidar bir mesaj veren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın “Devletin elindeki lojmanları satıyoruz” açıklamasına destek verdiklerini söyleyen Demokrat Eğitimciler Sendikası (DES) Genel Başkanı Gürkan Avcı, “Lojmanların satılarak, bunun yerine memurlara 250 TL kira yardımı yapılmasını istiyoruz” dedi.
LOJMAN SALTANATINA SON VERİN!
Türkiye'de hemen her bakanlığa ve bazı kamu kurumlarına ait ve birçoğu İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya gibi illerin lüks semtlerinde olan 236 bin 811 lojmanın bulunduğunu söyleyen DES Genel Başkanı Gürkan Avcı, “Kamuya ait sosyal tesisler, misafirhaneler, dinlenme ve tatil köyleriyle birlikte bu sayı 240 bini buluyor. Hizmet özelliği gereği sadece çok stratejik Emniyet, Jandarma ve Silahlı Kuvvetlere ait lojmanlar ile bütün köy ve mezralardaki okul lojmanları hariç tüm lojmanlar biran önce satılmalıdır. Yıllardır dillendirdiğimiz kamudaki lojman saltanatına biran önce son verilmesini bekliyoruz” dedi.
LOJMANLAR, MEMURLAR ARASINDA ADALETSİZLİK YARATIYOR
Lojmanların satılması telkiniyle amaçlarının ekonomiye kaynak sağlamak değil kaynak israfını ve devletin parasının çarçur edilmesini önlemek olduğunu söyleyen Gürkan Avcı, “Genelde bürokrat ve yönetici konumundaki yüksek maaş alan kamu görevlilerinin faydalandığı lojman sefası devlette adaletsizliği ve kayırmacılığı daha da arttırıyor. Herkese lojman sağlanamadığı için kamu görevlileri arasında bir eşitsizlik yaratılmış oluyor. Devletin lojmanlardan topladığı komik kira gelirleri lojmanların bakım, onarım, tadilat, kapıcı, güvenlikçi, personel giderleri ve müteahhitlik masraflarını dahi karşılamaya yetmiyor. Bu haliyle sayısı her geçen yıl artan kamu lojmanları vatandaşın sırtında tam bir yük olmuştur” dedi.
BÜYÜK ŞEHİRLERDEKİ ASKERİ LOJMANLAR DÂHİL TÜMÜ HEMEN SATILMALIDIR
Vali, kaymakam ve mülki amirler ile asker, jandarma ve emniyete ait lojmanlar başta olmak üzere tüm lojman ve sosyal tesislerinin satılmasıyla devlet yöneticilerinin ve kamu görevlilerinin halkla kaynaşmasının sağlanacağını ifade eden Avcı, “Lojman yaşamı çağcıl bir yaşam anlayışı olmaktan çıkmıştır. Kamu yöneticilerinin halktan yalıtılmış bir hayat sürmesinin, kendi toplumunu tanımamasında, güvensiz olmasında çok etkili olduğunu düşünüyorum. Bunun yanında lojmanda oturan kamu görevlilerinin üstüne üstlük sosyalleşme mekânının ordu evleri, polis evleri, hâkim evleri, hekim evleri, öğretmen evleri olması, lojman sakinlerinin çocuklarının lojmanların yakınındaki aynı okullarda okuması bu yalıtılmışlığı arttırıyor. Yani toplumsal kaynaşma alanları akrabalık ilişkileriyle sınırlı kalıyor. Bu durum askeri lojmanlarda oturanlarda daha bariz olmak üzere kendi içine kapalı bir dünyada yaşamaya yol açıyor. Devletin ve kamu kurumlarının halkla buluşması, kaynaşması için lojman hayatına son verilmesi gerekiyor” dedi.
LOJMANSIZ KÖY OKULU KALMASIN
“Kamu lojmanlarının TOKİ maharetiyle piyasa rayicine yakın bir bedelle evi, arabası olmayan memur ve vatandaşlara satılmalıdır veya kiraya verilmelidir. Kamu kuruluşlarının sahip olduğu tatil kampları, eğlence ve dinlenme tesisleri, misafirhaneler, kafeteryalar en kısa zamanda özelleştirilmelidir” önerisinde bulunan Avcı, “Eğitim alanında cesur icraatlar gerçekleştiren Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer çok olumlu bir uygulama başlatmış ve kimseye faydası olmayan öğretmen evlerini kapatmıştır. Fakat kimi bakanlık ve kurumlar tam aksine araç, lojman ve sosyal tesis sayısını azaltmak yerine daha da artırıyor. Sayın Dinçer’e ‘Lojmansız köy ve mezra okulu kalmasın. Bürokrat ve üst/alt düzey yöneticilerin oturduğu Ankara’daki lojmanlar başta olmak üzere sayısı 50 bine dayanan bakanlık lojman, sosyal tesis ve öğretmen evlerinin de satılması’ çağrısında bulunuyoruz” diye konuştu.
MÜDÜRÜM DİYEN HERKESE LOJMAN VE ARAÇ TAHSİS EDİLMİŞ DURUMDA
Avcı, Belediyeler, üniversiteler ve özel bütçeli kurumlar dâhil devlete ait 158 bin kara taşıtı bulunduğunu ve bunun dışında devletin kiraladığı araçlarda göz önüne alındığında Türkiye savurganlık ve israfta milli geliri 30 bin dolar seviyesinde olan Almanya, Japonya gibi dünyanın en zengin ülkelerini 5’e 10’a katladığını kaydederek, “Devlette müdür unvanını taşıyan hemen herkese, her kuruma araç ve lojman tahsis edilmiş durumda. Vatandaştan toplanan vergilerle israfa yol açacak harcamaya müsaade etmemelidir. Sayın Başbakanın devletteki lojman saltanatına ve araç sefasına daha fazla geç kalmadan son vermesini istiyor ve bu yönündeki iradesini haklı buluyor ve destekliyoruz” dedi.