BIST 9.420
DOLAR 34,49
EURO 36,35
ALTIN 2.840,20
HABER /  GÜNCEL

Memur-SEN'den hükümete destek

Memur-Sen Konfederasyonu, SSK'ların devrinde hükümete tam destek verdi. Memur-Sen Konfederasyonu Başkanı Ahmet Aksu, desteğini yazılı olarak beyan etti.

Abone ol İNTERNETHABER ÖZEL- Memur Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Ahmet Aksu, İnternet Haber'e gönderdiği yazılı açıklamada, hükümete olan desteğini şu sözlerle dile getirdi: SSK, ÜNİVERSİTE, ASKERİ VE DİĞER SAĞLIK KURULUŞLARI TEK ELDE TOPLANMALIDIR Memur-Sen Konfederasyonu sağlık sistemindeki parçalanmış yapıyı ortadan kaldıracak tek bir sağlık sistemini desteklemektedir. Memur-Sen Konfederasyonu Genel Başkanı Dr. Ahmet Aksu konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Sağlıkta bugün itibariyle bölük pörçük bir yapı vardır. Bu bölük pörçük yapıyı ortadan kaldıracak tek bir sağlık sistemini, tek bir sosyal güvenlik sistemine ve genel sağlık sigortasını destekliyoruz. Ayrıca aile hekimliği uygulamasının fayda getireceğine inanıyoruz” dedi. Memur-Sen farklı politika benimsemiştir Aksu, sözlerine şöyle devam etti: Memur-Sen Konfederasyonu son günlerde kamuoyunda tartışılan SSK Hastaneleri’nin Sağlık Bakanlığı’na devri konusunda Sağlık-Sen olarak diğer sendika ve sivil toplum örgütlerinden farklı politika uygulamıştır. Bu politikamıza Hak-İş Konfederasyonu ve bazı sivil toplum örgütleri destek vermiştir. Anayasamızın 56. maddesi “Devlet; herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamak, insan ve madde gücünde tasarruf ve verimini artırarak, işbirliğini gerçekleştirmek amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler.” Hükmüne amirdir. Ne yazık ki 1982 yılından beri hiçbir hükümet tarafından bu hükmün uygulanmasına yönelik bir çalışma yapılmamıştır. 59. Hükümet’in, sağlık hizmetlerinin tek elden yürütülmesi çerçevesinde kamu kurum ve kuruluşlarına ait sağlık birimlerinin Sağlık Bakanlığı’na devri konusunda hazırlamış olduğu kanun tasarısı, “Sağlıkta Dönüşüm Programı”nın 3 temel bileşiminden biridir. Programın diğer iki bileşeni ise aile hekimliği uygulaması ve genel sağlık sigortasıdır. Memur-Sen olarak bugün itibariyle sağlıktaki bölük-pörçük yapıyı ortadan kaldıracak tek bir sağlık sistemini, tek bir sosyal güvenlik sistemini ve genel sağlık sigortasını destekliyoruz. Ayrıca, aile hekimliği uygulamasının da iyi planlanıp koordine edildiği ve denetim sisteminin işletildiği taktirde fayda getireceğine inanıyoruz. Sosyal statüsü ve bağlı olduğu sosyal güvenlik kuruluşu ne olursa olsun, tüm halkımıza aynı kalitede ve eşit şartlarda ulaşabileceği sağlık hizmeti verilmesini istiyoruz. Emekli Sandığı mensubu, SSK’lı, Bağ-Kur’lu ve yeşil kartlı için hak ettiği insanca sağlık hizmetini almak sosyal devletin anayasal bir gereğidir. Devir ile ilgili tasarı Başbakanlık, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve diğer ilgili bakanlıkların iştiraki ile hazırlanmıştır. Sadece SSK’ya ait sağlık tesislerini değil; Milli Eğitim Bakanlığı, emniyet Genel Müdürlüğü, PTT, TCDD, TEDAŞ gibi kamu kurum ve kuruluşlarına ait sağlık birimlerini de kapsamaktadır. Maalesef bu tasarıda konuya hakim olmayan Başbakanlık ve Maliye bürokratları etkili olmuş, Sağlık Bakanlığı ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’ndan gelen haklı taleplerin bir kısmı kabul edilmemiştir. Ayrıca mülkiyet sahibi işçi sendikaları başta olmak üzere memur sendikaları ve konuyla ilgili STK’ların görüşleri alınmamıştır. SSK Hastaneleri’nin Sağlık Bakanlığı’na devri konusunda görüşlerimiz şunlardır: Tüm hastanelerin (askeri hastaneler ve üniversite hastaneleri dahil olmak üzere) tek bir çatı altında birleştirilmesi, Hastanelerin kesinlikle özel sektöre devredilmemesi, özel sektörün desteklenmesi, hastanın kamu ve özel sektörde çalışan doktor seçiminia yapabilmesi imkanı sağlanması, SSK’da çalışan personelin statüsünün devirden önce belirlenmesi, tayin konusunda güvence verilmesi, SSK ve Sağlık Bakanlığı Hastaneleri’nde standartların ve mevzuat oluşumunun önceden yapılması, SSK Hastaneleri’ndeki mülkiyet sorununun devirden önce çözülmesi, Sendika ve sivil toplum örgütleri ile iyi diyalogların geliştirilmesidir. Son olarak şunları söyleyebiliriz; kargaşayı ve koordinasyonsuzluğu ortadan kaldırmak, hizmetin daha etkili sunumunu sağlamak açısından hizmetlerin tek elde toplanması doğru bir yaklaşımdır. Ancak, yukarıda belirtilen hususlar dikkate alınmadan acilen yapılacak çalışmaların fayda getireceğinden endişeliyiz. Özellikle mülkiyet konusunda hukuki altyapının önceden oluşturulması ve işçi sendikalarıyla mutabakat oluşturulması önemlidir. Bunlar sağlandığı taktirde yasa çıkarılmasına bile gerek olmayacak ve SSK Yönetim Kurulu’nda doğru alınacak bir kararla çözüme ulaşılabilecektir.