BIST 10.025
DOLAR 35,16
EURO 36,68
ALTIN 2.956,54
HABER /  ÇALIŞMA HAYATI  /  MEMUR

Memur-Sen neden evet diyecek?

Memur Sendikaları Konfederasyonu Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, neden evet oyu vereceklerini anlattı.

Abone ol

Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, anayasa değişiklik paketinin oylanacağı 12 Eylül günü sandıkta 'Evet' oyu kullanacaklarını açıkladı.

Gelecek nesiller için ve Türkiye'nin aydınlık günleri için böyle bir karar verdiklerini belirten Gündoğdu, "Evet mi? Hayır mı? Bize göre, aması, lakini, ancakı yok. Ya aydınlık bir Türkiye'nin yolunu açacağız, ya da karanlıklara yeniden döneceğiz. Geriye dönmemek için, hep ileriye gitmek için, çocuklarımızın geleceği için, Türkiye'nin geleceği için güçlü bir kararlılıkla 'Evet' diyoruz." ifadelerini kullandı.

Referandumda 'Evet' oyu kullanacaklarını açıklayan Memur-Sen üyeleri, Topkapı'da bulunan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Sosyal Tesisleri'nde kahvaltıda bir araya geldi. Referandumda nasıl bir yol izleyeceklerini basına duyuran Memur-Sen, "Toplu sözleşmeye de, toplumsal sözleşmeye de 'evet' " sloganı ile yola çıktı. Türkiye'nin her yerinde 'Evet' oyu için afişler bastıran ve kampanya başlatan Memur-Sen, basın toplantısı ile neden 'Evet' dediklerinin ayrıntılarını gazetecilerle paylaştı.

Toplantıda konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, anayasa değişikliğinin 12 Eylülcülerle hesaplaşabilmek için çok önemli bir fırsat olduğunu dile getirdi. 12 Eylül dönemi ile hemen hemen toplumun bütün kesimlerinin hesaplaşmak istediğini vurgulayan Gündoğdu, referandumda 'Hayır' oyu kullanacaklarını açıklayan sendika temsilcilerine de üstü kapalı göndermede bulundu. 12 Eylül anayasasını yapanlar ile bazı emek örgütlerinin kol kola girmekten çekinmediğini belirten Gündoğdu, "'12 Eylül Anayasası ile hesaplaşalım' demeyen neredeyse yok gibi. 'Hem 12 Eylülcülerle, 12 Eylül Anayasası ile hesaplaşalım, yüzleşelim, milletin anayasasını yapalım' diyorlar, hem de millet adına adım atıldığında, yine o anayasayı yapanlarla o süreci yaşatanlarla kol kola girmekten çekinmiyorlar. Maalesef bunların arasında emek örgütleri var. 12 Eylül gününün 12 Eylülcülerle hesaplaşma adına önemli bir gün olduğunu düşünüyoruz. Bugün yeni bir dönem ve millet iradesinin saygın olmaya başladığı bir süreç yaşıyoruz. Bu sürece tahammül edemeyenlerin bu süreçten rahatsız olanların kayıt dışı ekonominin de kayıt dışı illegal yapılanmaların da tarihin çöplüğünde yerini almalarından rahatsız olmasından rahatsızlık duyanların kaostan beslenerek, teröre doğrudan destek vererek ya da terörün oluşturacağı acıdan şehitlik istismarı ile rant elde edenlerin rahatsızlık duyduğuna tanıklık ediyoruz." diye konuştu.

Toplum ve devlet açısından yeni bir döneme tanıklık ettiklerinin altını çizen Göndoğdu, "Buna karşın Anayasa değişikliği talebini ve referandumda evet oyu kullanmayı vatan hainliğine kadar vardıran suçlamalara konu eden kesimler de var. Aslında ortada bir suç var; ama bu suçu işleyenler Türkiye'nin demokratikleşmesi ve millet iradesinin hakim olması için 'Evet' oyu verecek olanlar değil; silah zoruyla anayasayı değiştirenlerdir. Sizce suçlu kim? Silah zoruyla, zorbalıkla, tankları milletin üstüne sürerek, iktidarı ele geçirip aziz milletin iradesini hiçe sayan, kendi otoriter ve totaliter anayasalarını yazanlar mı, yoksa milleti merkeze alan ve darbecilere dur diyerek milletin anayasasını millete yazdıranlar mı? Sizce anayasa nerede ve kim tarafından yazılır? Meclis'te mi yoksa karargahta mı yazılır? Millet tarafından mı yoksa 5 kişilik Konsey tarafından mı? Sizce Cumhuriyetlerde yönetim organı hükümetler midir? Yoksa kışla mı; bürokratik oligarşi mi, kışlada brifing alan yargı mı? Sizce anayasa nasıl kabul edilmeli? Darbeyle mi yoksa referandumla mı? Siz hangi anayasayı isterdiniz? Darbe anayasasını mı millet anayasasını mı? Bu soruların cevabını 12 Eylül'de millet sandıkta verecek. Evet mi? Hayır mı? Bize göre; ama-sı, lakin-i, ancak-ı yok. Ya aydınlık bir Türkiye'nin yolunu açacağız, ya da karanlıklara yeniden döneceğiz. Geriye dönmemek için, hep ileriye gitmek için, çocuklarımızın geleceği için, Türkiye'nin geleceği için güçlü bir kararlılıkla 'evet' diyoruz." ifadelerini kullandı.

Anayasa değişikliği paketinde lüzumsuz hiçbir şeyin bulunmadığına dikkat çeken Gündoğdu, "Alkolün, uyuşturucunun, satanizmin lise değil ilköğretimlerin birinci kademelerine kadar indiği bir ortamda ilk kez çocuklara pozitif ayrımcılığın ve korunmanın anayasal güvence altına alınması, yaşlılara, kadınlara, engellilere pozitif ayrımcılığın uygulanacak olması, evrensel hukukun en temel hakkı olan savunma hakkının verilmemesi dolayısıyla YAŞ kararı ile meslekten ihraç edilenlere hukuk önünde hakkını arama imkanının verilmesi, Ferhat Sarıkaya'ya yapılan zulümle hukukun üstünlüğü değil, üstünlerin hukukuna geçen jegomen yaklaşımların artık yargısız infaz yapamayacak olması paketin içeriğinde yer alıyor. Geçici 15.maddenin anayasada yer alması nedeniyle, çağdaş ülkelerde yer altında define aranıyorken biz yer altında balyoz plancılarının ıslak imzacılarının silahlarını arıyorsak darbecileri koruyan madde hala anayasada duruyorsa bu ayıp bu millete yeter." şeklinde konuştu.