Memur-işçi ayrımı kalkıyor
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Resmi Gazete'de yayımlandı.
Abone olSosyal güvenlikte radikal değişikliklere gidiliyor. Sistemin kurumsal yapısını değiştiren 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu ile uygulama kanunlarınında birliğin sağlanması için gereken 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Resmi Gazete'de yayımlandı.
Kanunları gereğince 5502 sayılı kurum kanunu yürürlüğe girdi, ancak en az 3 yıl ve en çok 5 yıl sürecek bir süreç ile tüm sosyal güvenlik kurumları Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) altında birleşecek. Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ise 1 Ocak 2007'de uygulanmaya başlanacak.
Reform doğrultusunda Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığı, Bağ-Kur Genel Müdürlüğü, T.C. Emekli Sandığı Genel Müdürlüğü de tarihe karışıyor. Bundan böyle her ilde, SSK Sigorta İl Müdürlüğü, Bağ-Kur İl Müdürlüğü, özel banka ve borsa sandıkları, Emekli Sandığı Bölge Müdürlüğü kalmayacak. Söz konusu müdürlüklerin işlevini "Sosyal Güvenlik İl Müdürü' yerine getirecek. Ayrıca, hemen her ilçede hizmet üretecek bin 700 kadar Sosyal Güvenlik Merkezi'nin kurulması planlanıyor. SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'nın arşivi tek elde toplanacak. Böylece bürokrasi azaltılırken, yeni kurum vatandaşa daha hızlı ve kaliteli hizmeti ön plana çıkaracak. Tüm kurumlardaki müfettişler de tek çatı altında toplanıyor. SSK'da biri memur denetimi diğeri de işyeri denetim yapan iki Teftiş Kurulu ile Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'nın teftiş kurullarında çalışan müfettişler, Sosyal Güvenlik Teftiş ve Rehberlik Kurulu altında görev yapacak. Bundan sonra da kayıtdışılığı ve sosyal güvenlik suiistimallerini azaltmak için birleşiyorlar ki, sistem vatandaşa hizmet etmeyen, primini ödemeyen, kaçak işçi çalıştıran, reçete ve fatura yolsuzluğu yapanlara göz açtırmayacak hale getirildi.
Kurum değiştirenlerin son 7 yılına bakılacak
Sistemin tek çatı altında toplanması sebebiyle farklı kurumlardaki çalışan ve emekliler haklı olarak "Benim durumum ne olacak? Kurum değiştirenlerin hakları nasıl korunacak?" gibi sorular yöneltiyor. Bu konuda bir noktanın altını çizmekte fayda var. Kanuna göre herkesin maaş ve diğer sosyal hakları son yedi yıldaki sigortalılık haline bakılarak belirlenecek. Hizmet sürelerinin eşit olması halinde ise son sigortalılık durumu esas alınacak.
SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı'ndan emeklilik şartları ve yaşları farklıdır. Yeni kanunun yürürlüğe gireceği 1 Ocak 2007'den sonra emekli edileceklerin hangi eski kurumun şartlarına tabi olacakları yeni kanunun geçici 1'inci maddesinde belirlenmiştir.
"GEÇİCİ MADDE 1- Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu ile 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunu'na tâbi olanlar her türlü hak ve yükümlülükleri ile bu kanunun 4'üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında, 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu ve bu kanunla mülga 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu'na tâbi olanlar her türlü hak ve yükümlülükleri ile bu kanunun 4'üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında, 5434 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu'na tâbi olanlar her türlü hak ve yükümlülükleri ile bu kanunun 4'üncü maddesinin birinci fıkrasının (c) bendi kapsamında kabul edilir.
Bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce çalışmaya başlayıp bu tarihten sonra aylık talebinde bulunanlardan, birinci fıkrada belirtilen sigortalılık hallerinden birden fazlasına tâbi olanlara yaşlılık aylığına hak kazanma şartlarından hangisinin uygulanacağı, en son sigortalı sayıldığı tarihten geriye doğru son yedi yıllık fiilî hizmet süresi içinde en fazla hizmetin geçtiği sigortalılık hali, hizmet sürelerinin eşit olması halinde ise son sigortalılık durumu esas alınarak belirlenir..."
Yeni durumda, eski SSK'lıların adı 4/a'ya göre çalışanlar, eski Bağ-Kur'luların adı 4/b'ye göre çalışanlar, eski Emekli Sandığı mensuplarının adı 4/c'ye göre çalışanlar oldu. Kimin ne zaman ve hangi şartlarla emekli olacağı eskiden olduğu gibi son yedi yıllık (2 bin 520 günlük) çalışmalarında en çok hangi çeşide göre çalıştığına bakılarak karar verilecek. Ayrıca, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu sadece 1 Ocak 2007 sonrasında ilk defa işe girecekleri kapsıyor. Daha önce işe girmiş olanlar eski 4447 ve 4759 sayılı kanunlara tabidirler. Reformun ikinci ayağı olan, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile sadece, SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı kapatılıp yerine Sosyal Güvenlik Kurumu gelmiyor. Ayrıca kapatılan üç kurumun ayrı ayrı uyguladıkları kanunlar da ortadan kaldırılıyor. Yani, SSK'nın işçileri için uyguladığı 506 sayılı, Bağ-Kur'un esnaf-tüccarlar için uyguladığı 1479 sayılı kanunları geçersiz hale geldi. Emekli Sandığı'nın kamu görevlileri için uyguladığı 5434 sayılı, tarım işi yapanlar, çiftçilerin (Bağ-Kur'un) 2926 sayılı, tarımda amele olarak çalışanların (SSK'nın) 2925 sayılı kanunları da aynı çerçevede tarihe karışıyor. Banka ve borsaların özel sandıklarının uygulama senetleri de geçerliliğini kaybederken, hepsini kapsayan Sosyal Sigortalar ile Genel Sağlık Sigortası Kanunu geliyor. Her bir kurum ve kanunun değişik kriter ve normlara göre hesaplayıp-verdiği hizmetlerde de eşitlik ve standart geliyor. Mesela, SSK'lı olan biri hastalık ya da kaza sebebiyle sakat kalırsa malullük aylığı için en az 1.800 gün (beş yılı) prim ödeme şartı aranıyordu. Aksi takdirde maaş alamıyordu. Aynı durumdaki bir memurda ise iki katı prim ve gün isteniyordu. Bu şekilde kurumlar arası uygulama farklılıklarına yeni kanunla son veriliyor.
Emeklilik yaşında değişiklik var mı?
Emeklilik sistemi konusunda, eski adıyla SSK, Bağ-Kur ve T.C. emeklilerini eşit şartlarda birleştiren 5510 sayılı kanun 1 Ocak'ta yürürlüğe girecek. Bu arada en çok "Yeni kanun yeni çalışanları geç mi emekli edecek?", "Eski çalışanlar bundan etkilenecek mi?" gibi sorular sıkça telaffuz ediliyor. Eski Çalışma Bakanı Yaşar Okuyan döneminde TBMM'de kabul edilen 4447 ve 23.5.2002 günü Resmi Gazete'de yayımlanan 4759 sayılı kanunlar gereğince 9.9.1999 günü ve sonrasında işe başlayanlar için önce bir hatırlatma... SSK'lı olanlardan 8.9.1999'dan sonra işe başlayanları, kadınlar 58, erkekler 60 yaşında ve en az 7 bin gün sayısı ile emekli olabiliyordu. Bağ-Kur'lulardan 1.10.1999'dan sonra işe başlayanları, kadınlar 58, erkekler 60 yaşında ve en az 9 bin gün sayısı ile emeklilik hakkına sahip oluyordu. Emekli Sandığı'na bağlı olanların 8.9.1999'dan sonra başlayanları, kadınlar 58, erkekler 60 yaşında ve en az 25 tam yıl (9 bin gün sayısı) ile emekliye ayrılıyordu. Peki 1 Ocak 2007'da ne olacak? Yeni kanunlar gereğince SSK, Bağ-Kur ve Emekli Sandığı birleştirildi. Eskiden olduğu gibi, kadınlar 58, erkekler 60 yaşında emekli olacak. Ancak SSK'lılar için kademeli olarak her yıl 100'er gün artırımlı uygulanacak. Örneğin 1.1.2007-31.12.2007 arasında işe girenler 7 bin 100 gün sayısı ile emekli olurken, 1.1.2008-31.12.2008 arasında işbaşı yapanlar için gün sayısı 7 bin 200'e çıkarılıyor. 1.1.2027-31.12.2027 arasında işe girenler ise 9 bin gün sayısı ile SGK'dan emekli olabilecek. "Çocuklarımızı şimdiden sigortalı yapalım mı?" diye soranlar da var... Net bir dille yineleyelim: Kanun 1 Ocak 2007'de yürürlüğe girecek. Dolayısıyla bu tarihten önce sigorta kaydı olanlar mevcut düzenlemeler çerçevesinde emekli olacak. İlk defa 2007 yılı ve sonraki yıllarda sosyal güvenlik sistemine dahil olacak (işe girecek) kadınların ne zaman emekli olacakları işe başlama tarihlerine göre belirlenecek. 2007 gelmeden işe başlayacak bir kadının emekli olabilmesi için 58 yaşını beklemesi ve bu yaşa kadar en az 7 bin gün prim ödemesi şart.
2007 yılı içinde ilk defa işe başlayacak bir kadın ise yine 58 yaşında, ama bu kez 100 gün daha fazla prim ödemek zorunda kalacak ve en az 7 bin 100 gün sayısı ile emekli olacak. Prim ödeme süresi daha sonraki her yıl 100'er gün artarak 2026 yılında 9 bine ulaşacak. 2036 yılına kadar da ne yaşta ne de prim ödeme gününde bir değişiklik olmazken, 2037'den itibaren emeklilik yaşları artmaya başlayacak ve 2048 yılında 65 yaşına kadar artış devam edecek.
YENİ KANUN HAYATIMIZDA NELERİ DEĞİŞTİRECEK?
Memur, esnaf, işçi, bankacı, çiftçi ve amele aynı sosyal güvenlik kanunlarına tabi olacak. Kişiler arasındaki farklılık ve ayrımlar gideriliyor.
Memur, işçi, esnaf eş ve çocuklarına yapılan ayrım ortadan kalkıyor. Dul ve yetim aylığı alacaksa hepsi alacak, alamayacaksa hiçbiri alamayacak.
Çalışanlar arasında gidilecek hastane, sağlık tesisi ve ilaç alınacak eczane ayrımı kaldırılacak. Herkes eşit şartlarla, eşit miktarda sağlık hizmeti ve yardımı alacak.
Bağ-Kur, SSK ve Emekli Sandığı'nın tek çatı altında toplanmasıyla bina, makam aracı, yakıt ve kira gibi pek çok gider kaleminde önemli ölçüde tasarruf sağlanacak.
Sistemin online bilgisayar ağı ile çalışması öngörülüyor. Bu sayede sağlık karnesi, vizite kâğıdı devri bitecek. Muayene olurken ya da ilaç alırken vatandaşlık numarasının söylenmesi yeterli olacak.
Vatandaş hizmet almak için müdürlüklere gitmekten kurtuluyor. Mahallelerde kurulacak sosyal güvenlik merkezleri, hizmeti vatandaşın ayağına götürecek.
Çalışanların istirahat paralarını alma çilesi de bitiyor. İstirahat parası almak için müdürlüklere gidilmeyecek, tespit edilen tutar çalışanın ikamet adresine en yakın bankaya yatırılacak.
Özetle, norm ve standart farklılıkları ortadan kaldırılırken, insana insan olduğu hatırlatılarak hizmet verilecek.
Kaynak:Zaman
Haber: Ziya Perver