Geçtiğimiz aylarda kendisiyle hatıra fotoğrafı çektiren başörtülü kadınlar hakkında çirkin ifadeler kullanan Melek Baykal, "Babaannem ve anneannem de başörtülüydü" dedi.
Abone olYOZGAT'taki Hayri İnal Konağı'nı ziyaret eden ve buradaki izlenimlerini sosyal medya hesabı üzerinden paylaşan Melek Baykal, kendisiyle hatıra fotoğrafı çektiren başörtülü kadınlarla ilgili çirkin ifadeler kullanmıştı.
Sosyal medyada bu paylaşımından sonra büyük bir tepkiyle karşılaşan Baykal özür dilemişti.
AYLAR SONRA TEKRAR KONUŞTU
Aylar sonra Ahmet Hakan, Melek Baykal'a 'Neydi orda söylemek istediğiniz' ve 'başörtüsünüe karşımısınız' diye sordu.
"KENDİMİ YANLIŞ İFADE ETTİM"
Baykal bu soruya, "İnsanların başını örtme, kapatma özgürlüğü vardır tabii ki. Ama başını örtmeme özgürlüğü de var. Yozgat Belediyesi, kaç yıllık bir konağı yenileyip insanlara sunmuş, 'gelin görün burayı' diye... Ama orada çalışanların hepsi neden başörtülü, türbanlı? İçlerinden en azından ikisi, üçü başı açık olamaz mı? Bu yaklaşımda "başın örtülü değilse burada çalışamazsın" gibi bir anlayış ortaya çıkmıyor mu? Benim asıl mesele ettiğim şey buydu. Ama derdimi anlatamadım, kendimi yanlış ifade ettim"
"BABAANNEM VE ANNEANNEM DE BAŞÖRTÜLÜYDÜ"
"4.5 yıl televizyonda kadın programı yaptım. O programda kadınlara istihdam sağladık. Eğer ik başı açık kadına istihdam sağladıysak, mutlaka iki başörtülü kadına istihdam sağladık. Ayrımcılık yapmadık. Başörtüsüne karşı olmak diye bir şey yok. Ben bir hacı torunuyum. Hem anneannem hem babaannem başörtülüydü."
MELEK BAYKAL NE DEMİŞTİ
"Sonra kafamı sola çevirdim gördüğüm manzara 150 sene sonra geldiğimiz noktaydı… Yani konağın yeni sahipleri Yozgat belediyesi ve çalışanları… yeni sahipleriyle aralarına girip resim çektirdim. Yüzümdeki ifadeden ne kadar mutlu olmuşum anlarsınız zaten… Konağı terk ederken aklımda tek bir şey kaldı konağın gerçek sahiplerinin medeni halleri. Sonra karmakarışık duygularla oradan uzaklaştım. Ve kendi kendime sordum. Biz ne zaman ve neden bu kadar geriye gittik diye. Cevabını bulamadım." En az 100 sene önce çekilen resimlerdeki hanımefendiler son derece medeni bir tavır ve kılık kıyafetleriyle bana gülümsüyorlardı."