TİCARET Bakanı Mehmet Muş, “İhracatımız geçen yılın kasım ayına göre yüzde 33,4'lük artışla 21,5 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmiş ve Cumhuriyet tarihinin en yüksek aylık ihracat değeri kaydedilmiştir. Ayrıca, son 12 aylık ihracat değerimiz olan 221 milyar dolar da yeni bir rekordur. Hedefimiz, Ar-Ge ve inovasyona dayalı üretim ve ihracat yoluyla dış ticaret açığını düşürerek cari açık konusunu gündemimizden kalıcı olarak çıkarmak" dedi.
Abone olAntalya'nın Serik ilçesi Belek Turizm Bölgesi'ndeki bir otelde dün başlayan 'Savunma ve Havacılık Sanayiinde Küresel Stratejiler Konferansı'nın kapanışı yapıldı. Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir tarafından Ticaret Bakanı Mehmet Muş'a, Milli Muharip Uçağı'nın maketi hediye edildi. Bakan Muş, katılımcılarla birlikte hatıra fotoğrafı çektirdi. 2 gün süren konferansın kapanışında konuşan Ticaret Bakanı Mehmet Muş, Türkiye'nin artık savunma ve havacılık sanayi sektöründe dünyada söz sahibi olduğunu söyledi.
Türkiye'nin savunma sanayi pazarında 14'üncü sırada olduğunu söyleyen Bakan Muş, “Küresel ölçekte savunma sanayii sektörü harcamalarına ve ihracatına bakıldığında, ülkemizin konumu daha iyi görülebilmektedir. Küresel ölçekte savunma sanayiinde pazar büyüklüğü yaklaşık 2 trilyon dolardır. Ülkemiz bu pazarda 14'üncü sıradadır. Savunma sanayii gelirlerini dikkate alan dünya geneli ilk 100 firma listesi arasında 2021 yılında 2 adet firmamızın bulunması gurur vericidir" dedi.
Türkiye ekonomisinin 2021 yılında büyüme performansının devam ettiğini belirten Bakan Muş, “Türkiye ekonomisi, dünyada aşılamanın hız kazanması, dış talepteki artış ve hizmet gelirlerindeki toparlanmanın katkısıyla dünyadan pozitif ayrışmış ve 2020 yılında güçlü bir toparlanma yaşamıştır. 2021 yılında da bu güçlü büyüme performansı devam etmektedir. Ülkemiz, 2021 yılının ilk çeyreğinde yüzde 7,2, ikinci çeyreğinde yüzde 22 ve üçüncü çeyreğinde yüzde 7,4 oranında büyüme kaydetmiştir" diye konuştu.
12 aylık ihracat
İhracatın büyümenin lokomotifi olduğunu söyleyen Bakan Muş, “İhracatımız geçtiğimiz yılın kasım ayına göre yüzde 33,4'lük artışla 21,5 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmiş ve Cumhuriyet tarihinin en yüksek aylık ihracat değeri kaydedilmiştir. Ayrıca, son 12 aylık ihracat değerimiz olan 221 milyar dolar da yeni bir rekordur. Bu rakamlar da göstermektedir ki, Türkiye üreterek ve ürettiğini yurt dışına ihraç ederek büyümeye devam etmektedir. Hedefimiz, Ar-Ge ve inovasyona dayalı üretim ve ihracat yoluyla dış ticaret açığını düşürerek cari açık konusunu gündemimizden kalıcı olarak çıkarmaktır" dedi.
Pandemi öncesinin üzerinde
2021 yılının savunma sanayii sektörü için toparlanma yılı olduğunu söyleyen Bakan Muş, “Bu yıl Ocak-Kasım döneminde sektörün ihracatı 2,8 milyar dolara ulaşmıştır. Bu rakamla sektörün ihracatı, pandemi öncesi olan 2019 seviyesinin de üzerine çıkmıştır. Sektörün ihracatında Türk savunma ve havacılık sanayiinin ürettiği İHA'lar ile kara ve hava araçları önemli yer teşkil etmektedir. 2020 yılında şirketlerimiz ABD, Azerbaycan ve Almanya başta olmak üzere birçok ülkeye ihracat gerçekleştirmiştir" diye konuştu.
İlave adımlar atacağız
Katma değerli ihracat için savunma sanayiinin büyük önem arz ettiğini belirten Bakan Muş, “Önümüzdeki dönemde açıklayacağımız Uzak Ülke Stratejisi kapsamında, ihracat potansiyelimizin yüksek olduğu ülkelerle ticaretimizi geliştirmek için ilave adımlar atacağız. Savunma ve Havacılık Sanayii'nin ihtiyaçlarının yerli imalat ile karşılanması hedeflenmiştir. Öncelikli hedefler arasında yer alan savunma sanayiinde, Silahlı Kuvvetlerimiz ve güvenlik güçlerimizin ihtiyaçlarını, sürekli gelişim anlayışı ile azami ölçüde milli teknolojiler ve yerli imkanlarla karşılayarak savunma ihracatını artırmak amaçlanmıştır" dedi.
Yerli ve özgün tasarım
Türk savunma sanayiinin 1990 öncesinde ithalata bağımlı bir yapıya sahip olduğunu belirten Bakan Mehmet Muş, “1990-2000 döneminde ise zırhlı savaş aracı, hafif nakliye ve temel eğitim uçağı ile kargo helikopteri gibi kara ve hava araçlarının ortak üretimi modeline geçilmiştir. 2000'li yıllarla birlikte ise Mil-Gem, Anka ve Hürkuş gibi önemli nitelikteki ana platformların kısmi tasarım süreci başlamıştır. 2010 yılından günümüze kadar gelen süreçte ise yerli helikopter, yerli savaş uçağı, Göktürk-3 projeleriyle birlikte yerli ve özgün tasarım ürünlerin geliştirilmesi sürecine geçilmiştir" diye konuştu.
Gizli ve açık ambargolar
Türkiye'ye karşı uluslararası platformlarda gizli ve açık bazı ambargolar uygulandığını söyleyen Bakan Muş, “Son zamanlarda Kanada ile yaşanan ve İHA'larda kullanılan görüş odaklı kamera ihracat yasağı da sektörün dinamiklerini bir kez daha gözler önüne sermektedir. Uluslararası platformlarda gizli ve açık bazı ambargolar uygulanmaktadır. Geçmişten bu yana karşılaştığımız bu tür kısıtlamalar bizi uzun vadede kendi kendimize yeten bir ülke haline getirmiştir. Bu anlamda yerlileşme oranları 2006 yılında yüzde 25 iken günümüzde yüzde 75'e çıkmıştır. Bu rakam Türk savunma sanayisinin ne kadar güçlü bir potansiyele sahip olduğunu gözler önüne sermektedir" dedi.
Türkiye'nin savunma sanayiindeki gelişimini dünya ülkelerinin yakından takip ettiğini söyleyen Bakan Muş, “Son 14 yıla bakacak olursak, 2002 yılında 1,3 milyar dolar olan savunma ve havacılık sektörü ciromuz 5 milyar dolara, savunma ve havacılık ihracatımız 247 milyon dolardan 2,5 milyar dolara ve Ar-Ge harcamalarımız 49 milyon dolardan 904 milyon dolara ulaşmıştır. Türkiye, milli güvenlik önlemleri ve terör ile mücadele kapsamında, zırhlı araçlar, silahlı ve silahsız insansız hava araçları konusunda kendini çok ileriye taşımıştır. 2004'ten bu yana, birçok silah sistemi, savunma sanayimizin ithal bağımlılığını azalttığımız projelerimizin meyveleridir. Dünya ülkeleri de bu gelişmeleri yakından takip etmektedir" diye konuştu.
Türkiye'nin dünyada savunma sanayii alanında teknolojik üstünlüğe sahip, küresel bir oyuncu olma hedefine ulaşacağına inandığını söyleyen Bakan Muş, “Yerli ve milli sanayimizle güçlenen savunma kapasitemiz, ülkemiz menfaatlerinin koruyucusu ve bölge ülkelerinin istikrarının da teminatı olacaktır. Türkiye, güçlü ordusu, ateş gücü ve son teknoloji yerli silahlarıyla bölgesinde büyük caydırıcı güçtür. Cumhuriyetimizin 100'üncü yıl dönümünde birçok sektörde olduğu gibi savunma ve havacılık sanayiinde de tasarlayan, üreten ve ihraç eden bir Türkiye vizyonunu hep birlikte başarmak üzere kararlı yürüyüşümüzü sürdüreceğiz. Sektörün 10 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşması için Ticaret Bakanlığı olarak tüm gayretimizle çalışacağımızı belirtmek isterim" dedi.