BIST 9.390
DOLAR 34,43
EURO 36,29
ALTIN 2.837,00
HABER /  GÜNCEL

Mehmet Ali Şahin yasayı savundu

Başbakan Yardımcısı Şahin, ekonomi liberalleşirken kamu yönetiminde eski sistemin yürümeyeceğini açıkladı.

Abone ol

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, ekonomi liberalleşirken, kamu yönetiminde ''eski tas eski hamam'' usulüyle devam etmeyi açmaz olarak gördüklerini söyledi. Şahin, Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer ile ''Kamu Yönetimi Temel Kanunu Tasarısı''nda yaptıkları değişiklikler konusunda bilgi verdi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı. Kamu yönetiminde reform yapmanın kaçınılmaz hale geldiğini düşündüklerini belirten Şahin, tasarı ile bütün kurum ve kuruluşların hesap verebilir hale getirileceğini kaydetti. Şahin, tasarı ile ''bugün git yarın gel devrinin'' biteceğini ve bürokrasinin azalacağını vurgulayarak, dikey örgütlenme modelinden yatay örgütlenme modeline geçileceğini bildirdi. Kamu yönetiminde vatandaş memnuniyetini esas alacaklarını söyleyen Şahin, ''Suyu getiren ile testiyi kıran bir olmayacak. Performans kriteri dikkate alınacak'' diye konuştu. Şahin, bu tasarının kamu yönetiminde yeniden yapılandırmanın ilk adımı ve sürecin ilk adımı olduğunu belirterek, bunu çok sayıda yeni yasa değişikliklerinin takip edeceğini kaydetti. ''Bu tasarı ile iş bitmiyor bilakis başlıyor'' diyen Şahin, tasarıda yapılan değişikliklerle ilgili şunları söyledi: ''Mahalli yönetimler üzerinde merkezi idarenin vesayetinin kaldırıldığı yönünde eleştiriler vardı. Halbuki, Anayasa'nın, 127. maddesinde merkezi idarenin, mahalli idareler üzerinde idari vesayet yetkisi vardı. Anayasa'nın 127. maddesi kaldıkça, bunu zaten yasayla değiştirmek mümkün değil. Eleştirileri ortadan kaldırmak için tasarının 6. maddesine ''mahalli idareler ve hizmet yönünden yerinden yönetim kuruluşları üzerinde kanunlarla öngörülen idari vesayet yetkisini kullanmak'' ifadesi eklendi. İkinci değişiklikle Milli Eğitim Bakanlığı taşra teşkilatları il özel idarelerine devredilmeyecek. Ancak, Milli Eğitim Bakanlığı yetki genişliği ilkesine dayanarak, fizik mekanların yapımı, korunması gibi hizmetleri taşra teşkilatlarına zaten devredebilmektedir. Bakan bu ilkeye dayanarak tasarrufta bulunabilir.'' SAYIŞTAY KANUNU'NDA DEĞİŞİKLİK ÖNGÖRÜLÜYOR'' Şahin, dış denetimin Sayıştay'ın başka kuruluşlara yaptırmasının usul ve esaslarını Sayıştay'ın belirlediğini vurgulayarak, ''Yapılan değişiklikle bu usul ve esasların kanunla tespit edileceği ifade edilmektedir. Sayıştay Kanunu'nda değişiklik yapılması öngörülmektedir'' dedi. Başbakan Yardımcısı Şahin, yapılan değişiklikle, 8. maddenin 3. fıkrasının yeniden gözden geçirildiğini belirterek, söz konusu fıkranın ''Mahalli idarelerin kanunla verilen temel görev ve hizmetleri ciddi şekilde aksaması ve bu durumun halk, sağlık, huzur ve esenliğini önemli ölçüde olumsuz etkilemesi durumunda aksamanın boyutu ile ölçülü olmak kaydıyla, ilgili merkezi idare kuruluşunun talebi üzerine İçişleri Bakanlığı bu aksaklıkların giderilmesi için kanunla öngörülen tedbirleri alır'' şeklinde değiştirildiğini kaydetti. Şahin, tasarının 11. maddesindeki değişikliğe ilişkin de şunları söyledi: ''Daha önce, kamu hizmetlerinin daha etkili yürütülmesi amacıyla merkezi idare ile mahalli idare organları, kendilerine ait hizmetlerden yetkili organlarının uygun gördüklerini üniversitelere, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarına, hizmet birliklerine, noterlere, özel sektöre, alanında uzmanlaşmış sivil toplum örgütlerine gördürebileceklerdi. ''Noterler'' hariç yine gördürebilecekler. Ancak bu hizmetlerin neler olduğunu yetkili organlar tespit etmeyecek, kanunlarda öngörülecek.'' Tasarının 18. maddesinin son fıkrasına göre İçişleri, Maliye, Milli Eğitim, Sağlık, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlıklarında, ana hizmet birimi şeklinde rehberlik ve denetim birimi oluşturabilmekte olduğunu ifade eden Şahin, bu fıkrada adı geçen ''kurum dışı müşteri'' ifadesinin faklı anlamlara çekilerek eleştiri konusu yapıldığını kaydetti. Bu ibarenin ''kurum dışı iş yeri'' şeklinde değiştirildiğini anlatan Şahin, ''Mahalli idareler, Maliye Bakanlığı'na göre kurum dışı işyeridir. Vergi mükellefleri Maliye Bakanlığı'na göre, özel okullar MEB'e göre, işyerleri Çalışma Bakanlığı'na göre, özel hastaneler Sağlık Bakanlığı'na göre kurumdaki işyeridir.'' İnsan kaynakları daire başkanlığının görevlerini düzenleyen tasarıda bakanlık personelinin atama, nakil, terfi ücret ve emeklilik işleri yanında ''sicil'' işlemlerini yürütme görevinin de eklendiğini vurgulayan Şahin, ''Tasarının 36. maddesinde düzenlenen 'Destek İşleri Daire Başkanlığı'nın görevleri arasına 'Ayniyat saymanlığına ilişkin işlerde eklenmiştir' dedi. Şahin, ''Halk Denetçiliği'' konusunda da değişiklikler yapıldığını belirterek, şöyle devam etti: ''Halk denetçisi, mahalli idarelerle, gerçek kişiler arasındaki uyuşmazlıklara bakacaktır. Bu gerçek kişiler, mahalli idarelerin kendi personeli de olur diye eleştiri almıştı. Bu nedenle bu fıkraya (kurum dışı) ibaresi eklendi. Diğer taraftan halk denetçisi il genel meclisinin üçte iki çoğunluğu ile görevden alınabilecekti. Bu görevden alınmaya güvence getirilmektedir. İl genel meclisinin salt çoğunluğunun kararı, Valinin mütalaası ve Danıştay kararı ile görevden alınabilecektir.'' Şahin, bakanlıklara ve kamu tüzel kişiliklerine ''İdari Düzenleme Yetkisi'' verilmesini düzenleyen 44. maddenin Anayasa'ya aykırılık taşıdığı şeklinde eleştiriler geldiğini hatırlatarak, bu nedenle maddenin ''Bakanlıklar ve kamu tüzel kişileri, önceden kanunla düzenlenmeyen konularda ve kanun hükümlerine aykırı şekilde idari düzeltme yapamazlar'' şeklinde değiştirildiğini bildirdi. Şahin, bu tasarının bazı maddelerinin Milli Savunma Bakanlığı hakkında uygulanmayacağını bildirerek, bu istisnalar arasında ''başka kurumlarda personel görevlendirme'' maddesinin de alındığını kaydetti. BAŞBAKANLIK'TA 3 YENİDEN YAPILANDIRMA GRUBU Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer de 2004 yılı itibariyle 3 faklı yeniden yapılandırma gurubu oluşturulacağını belirterek, şunları söyledi: ''Bunların birincisi Yeniden Yapılandırma Danışma Kurulu bu değişik kesimlerden gelen toplam 20 kişiden oluşacak. Bunlara yaptığımız çalışmaları anlatacağız. Bu kurul ayda bir ya da 2 ayda bir toplanacak. İkinci kurulda yeniden Yapılandırma Koordinasyon Kurulu, bu kurul da Başbakanlık, Maliye Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve DPT'den gelecek toplam 20 kişiden oluşacak. Bu kurul, düzenlemelerin Anayasa'ya ve Kamu Yönetimi Temel Kanunu'na uygunluğuna bakacak. Üçüncü kurulda, daha önceki Başbakanlık İdareyi Geliştirme Merkezi yeniden yapılandırılarak oluşacak, konuyla ilgili bürokratlar 3'er, 5'er guruplar halinde, 8-10 takımla bakanlıklarla ilgili çalışma yapacaklar.''