BIST 9.661
DOLAR 35,22
EURO 36,73
ALTIN 2.962,22
HABER /  GÜNCEL

Mehmet Ali Şahin oğluna acımamış

Devlet Bakanı M.Ali Şahin, atama bekleyen tüm memurlara seslenerek, "Hiç kimseyi araya sokmayın" dedi. Şahin, atama talepleriyle ilgili kendi ailesinden örnekler verdi.

Abone ol

Başbakan Yardımcısı Şahin, Genelkurmay, Yargıtay, YÖK ve Diyanet başta olmak üzere, kurumlardan gelen zam önerilerinin değerlendirileceğini ve tüm memurlara aynı anda "iyileştirme" yapacaklarını açıkladı. Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Genelkurmay, Yargıtay, YÖK ve Diyanet başta olmak üzere değişik kurumlardan gelen "zam" önerilerinin topluca değerlendirileceğini ve tüm memurlar için eş zamanlı "iyileştirme" planladıklarını açıkladı. Yeni Şafak'a konuşan Şahin, Kamu Personel Yasası çalışmalarının son aşamaya geldiğini ve 1 Ocak 2005'de yürürlüğe girmesini hedeflediklerini belirtirken, memurlara "imkanlar ölçüsünde zam" taahhüdünde bulundu. Erdoğan, zam konusunda hassas Şahin, çeşitli kamu kurum ve kuruluşlarının zam taleplerinin bulunduğunu hatırlatarak, şöyle dedi: "Tek tek her birine cevap vermektense toptancı bir yaklaşımla bu sorunu çözmenin daha doğru olacağı kanaatiyle çalışmayı başlattık. Adaletsizlikleri gidermeye çalışıyoruz. Daha sade bir maaş düzenine geçmeye çalışıyoruz. Bu arada iyileştirmeler yapmayı düşünüyoruz. Sayın Başbakan da bu konuda hassas. Çünkü çeşitli kamu kurum ve kuruluşları bu konuda iyileştirme talep ediyorlar. Tek tek her birine cevap vermektense toptancı bir yaklaşımla bu sorunu çözmenin daha doğru olacağı kanaatiyle çalışmayı başlattık. 1 Ocak'a yetişir mi bilemiyorum, ama böyle bir çalışmayı başlattık." Cumhurbaşkanlığı süresi kısalabilir Şahin, AB süreciyle ilgili olarak gerekli Anayasa ve yasa değişikliklerinin yapıldığını, son olarak yeni TCK tasarısı ve Cumhurbaşkanı Sezer'in birkaç maddesini veto ettiği Dernekler Yasası'nın Meclis'in eylülde olağanüstü toplanması durumunda çıkarılacağını söyledi. Ekim'deki Meclis yönetimi için yapılacak seçimlerin ardından kapsamlı bir Anayasa değişikliği için düğmeye basacaklarını belirten Şahin, pakette, Cumhurbaşkanı'nın 7 yıl olan görev süresinin kısaltılması, orman vasfını yitirmiş arazilerdeki mülkiyet sorununun çözümünün de yer alacağını söyledi. 2B arazileri ile ilgili yasa çıkacak Şahin, "Cumhurbaşkanı'nın iade ettiği, '2B' diye bilinen, üstünde toplu yapılaşma meydana gelmiş orman arazilerinde mülkiyet sorunu var. Bu konuyu çözmek amacıyla yapılacak Anayasa değişikliği son derece önemlidir. Halk da bunu bekliyor" dedi. Şahin, "Cumhurbaşkanımız'ın geri gönderme tezkeresinde işaret ettiği birtakım haklı unsurlar yeniden değerlendirilebilir. Biz bu konuda hiçbir kurumla, kişiyle cebelleşme, tartışma düşüncesinde değiliz" diye konuştu. Ruhban Okulu AB kriteri değil Şahin, Ruhban Okulu'nun AB ile ilgili bir kriter olmadığını belirterek, bu sorunun Anayasa'daki kurallara göre çözümüne bakılabileceğini söyledi. Şahin, "Bunun AB siyasi kriterleriyle ilişkilendirilmesi, sanki onun bir şartıymış gibi değerlendirilmesini doğru bulmuyoruz. Ama Türkiye'de yaşayan farklı dinlere mensup vatandaşlarımızın kendi çoçukları için iyi bir eğitim verilebilecekleri okullara ihtiyacı varsa, laikliğin bir gereği olarak bunlara yardımcı olmak lazım. Çünkü laiklik, hem devletin herhangi bir dinin kurallarını devlet kuralları haline getirmemesi olduğu gibi, aynı zamanda vatandaşların din ve vicdan özgürlüğünün de teminatıdır" dedi. 'KPSS'de torpil aramayın; oğlum bile kazanamadı' 1 milyon 700 bin kişinin girdiği KPSS'de sonuçların açıklanmasından sonra artan torpil arayışlarına sert tepki gösteren Bakan Şahin, geçmiş yıllardan kalan "devlet işine torpilsiz girilmez" düşüncesinin artık terkedilmesi gerektiğini söyledi. Şahin, KPSS'nin üniversite sınavı gibi ÖSYM tarafından yapıldığını, bu yıl sonuna kadar 40 bin atama yapılmasının planlandığını anlattı. Atama bekleyen tüm adaylara seslenerek, "Herkes falan Bakan'ı falan milletvekilini devreye sokma düşüncesini kafasından atsın. Bu işin torpili yok artık" diyen Bakan Şahin, kendi oğlu avukat Cem Şahin'in de KPSS'yi kazanamadığını anlatarak, şöyle devam etti: "Oğlum bana geldi, 'ne yapacağız' dedi. Ona dedim ki, 'şansını bir sonraki sınavda denersin, başka ne yapabiliriz ki.' O da itiraz etmedi. Mesela kardeşimin kızı, yeğenim Habibe kimya mezunu ve üçüncü kez girdi; yine kazanamadı. Hatta annesi emekli öğretmendir. O bile 'amcası personelden sorumlu bakan, bir türlü yardımcı olmuyor' diye sitem etmiş. Ben de dedim ki yengeme, 'bari sen böyle konuşma'... " Haber: Şamil Tayyar Kaynak: Yenişafak