BIST 9.395
DOLAR 34,59
EURO 36,68
ALTIN 2.904,68
HABER /  GÜNCEL

Mehmet Ağar bakın nasıl korunuyor

İstanbul Özel Yetkili Savcılığı, Susurluk'un gizli ilişkilerinin ortaya döküldüğü bir dönemde Çarkın'ın itiraf ettiği cinayeti çete suçu saymadı.

Abone ol

İstanbul Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Hakan Karaali, eski Özel Harekât Polisi Ayhan Çarkın'ın itirafları üzerine Perpa katliamı ve Ayhan Efeoğlu'nun kayıplık iddiası hakkında soruşturmanın yeniden açılması talebine, "Bunlar çıkar amaçlı suç örgütü faaliyeti ya da terör organizasyonu" değildir diyerek görevsizlik kararı verdi.

Karaali, soruşturma talebini Şişli Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi. Silahlı teşekkül oluşturmaktan Mehmet Ağar'ın 5 yıl ceza almasının ve eski Özel Harekatçı Ayhan Çarkın'ın "Efeoğlu infaz edildi" itirafının üzerine böyle bir karar şok etkisi yarattı.

Çarkın, İstanbul'daki Nevruz mitingine katıldıktan sonra Radikal'e Türkiye'yi sarsan itiraflarda bulunmuştu. Çarkın, 1992'de gözaltında kaybedildiği söylenen Ayhan Efeoğlu ile ilgili somut bir itirafta da bulunmuştu:

"Şubeden çıkarılan bir paket, ne bu? Patlayıcı öyle mi? Peki ne olacak? Açık araziye götürülüp imha edilecek. Müdür önde biz ardında Trakya tarafında ormanlık bir yer. Tam paketi açalım derken o da ne? Bir insan. A. Efeoğlu..."

Bu itiraflara rağmen Ayhan Efeoğlu'nun avukatı Taylan Tanay'a, soruşturma açılması talebine karşılık gönderilen gerekçeli kararda şöyle denildi:

"CMK'nun 250, maddesiyle yetkili Cumhuriyet Başsavcısı Vekilliğimizin görev alanını düzenleyen CMK'nun 250 ve 251. maddeleri de dikkate alındığında şüpheli Çarkın'ın ifadeleri doğrultusunda soruşturulması gereken eylemler, haksız ekonomik çıkar sağlamak amacıyla kurulmuş bir örgüt ya da terör örgütü tarafından işlendiğinden bahsedilemeyeceği..."

Avukat Tanay kararı, "Susurluk çetesi yok sayıldı" diye yorumlarken, Avukat Ergin Cinmen, Çarkın'ın ifadelerinin ortada bir suç örgütü olduğunu gösterdiğini belirtti. Eski İstanbul Barosu Başkanı Turgut Kazan da "Böyle bir karara inanmak istemiyorum" dedi.

Adım adım Susurluk itirafları

21 Mart 2011
Ayhan Çarkın BDP'nin İstanbul'daki Nevruz mitingine katıldı.

22 Mart 2011
Çarkın "İstanbul'da her baskında vardım" dedi.

25 Mart 2011
Çarkın organize suçlar şube ekipleri tarafından gözaltına alındı.

27 Mart 2011
Çarkın, Savcı Hakan Karaali tarafından sorgulandı. Mahkeme, serbest bıraktı.

4 Haziran 2011
Ayhan Çarkın, Ankara'da özel yetkili savcılığa da ifade verdi. Ve tutuklandı.

15 Eylül 2011
Mehmet Ağar, silahlı teşekkül oluşturmaktan 5 yıl ceza aldı.

20 Eylül 2011
Ayhan Efeoğlu'nun 'kayıtdışı' şekilde gözaltına alındığı ortaya çıktı.

21 Eylül 2011
Efeoğlu'nun kardeşi Ali Efeoğlu'yla ilgili emniyet yazısında Hüseyin Kocadağ'ın imzası çıktı.

11 Ekim 2011
Ankara'da sorgulanan İbrahim Şahin, faili meçhul cinayetlerden tutuklandı.

Aileler de davaya müdahil oluyor
Susurluk çetesi tarafından öldürülen Savaş Buldan'ın eşi BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, "Gerçekten hukuk varsa bu iddiaların ardından Ağar'ın mahkemeye çıkartılıp tutuklanması lazım" dedi.

Buldan, Şahin'in Kürt işadamlarına yönelik listenin olmadığı, Kürt Ulusal Meclisi üyelerinin listesinin bulunduğuna ilişkin sözlerine ise, "Bu liste Tansu Çiller'in hazırladığı Kürt işadamlarının listesidir. Çiller, isimleri açıkalamasa bile bununla ilgili basın toplantısı yapmıştır ve 'elimizde PKK'ya yardım eden işadamlarının listesi var. Hesap soracağız' diyerek faili meçhul cinayetleri başlatmıştır" diye konuştu.

Bir başka faili meçhul cinayet kurbanı olan Behçet Cantürk'ün yeğeni Reşit Cantürk ise Şahin'in ifade vermesinden önce soruşturmaya müdahil olmak için başvurduklarını ve başvurularının haftabaşında kabul edildiğini söyledi. Cantürk diğer ailelerin de müdahil olacağını belirtti. Şahin'in verdiği ifadeye de değinen Cantürk, "Çiller bu listeyi televizyona çıkıp söyledi. Milli Güvenlik Kurulu'nda alınmış bir karardı. Bir sonraki toplantıda ise işlenen cinayetlerle ilgili birbirlerini kutladıkları kulağımıza geldi. Canlı tanıkları bize anlattı bunu" dedi.