BIST 9.368
DOLAR 34,48
EURO 36,22
ALTIN 2.961,96
HABER /  MEDYA

Meğer noelde süslenen çam ağacı...

Çam ağacı süslemesi tartışmalarına katılan yazar Yalçın Bayer, Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ'ın görüşlerini köşesine taşıdı.

Abone ol

Yılbaşı öncesi çam ağacı süslemeyi başlatan Avrupalıların değil İslamiyet öncesi Türklerin geleneği olduğu iddia edildi.

Hristiyanların Noel bayramında çam ağacı süslemesi meğer eski Türklerden geçmiş. Sümerolog Muazzez İlmiye Çığ, bu geleneğin Hun Türkleri aracılığıyla Avrupa'ya geçtiği görüşünde.

Şaşırtıcı durumu köşesine taşıyan Hürriyet gazetesi yazarı Yalçın Bayer, Şaşırtıcı durumu köşesine taşıdı.

GÜNEŞİN YENİDEN DOĞUŞU

HIRİSTİYANLARIN İsa'nın doğuşu olarak kutladığı Noel, çok eski Türklerin yeniden doğuş bayramıdır. Türklerin, tektannlı dinlere girmesinden önceki inançlanna göre, yeryüzünün tam ortasında bir akçam ağacı bulunuyor.
Buna 'hayat ağacı' diyorlar. Bu ağacı, motif olarak bizim bütün halı, kilim ve işlemelerimizde görebiliriz.

Türklerde güneş çok önemli.  İnançlanna göre gecelerin kısalıp gündüzlerin uzamaya başladığı 22 Aralık ta gece gündüzle savaşıyor.  Uzun bir savaştan sonra gün geceyi yenerek zafer kazanıyor. İşte bu güneşin zaferini.

Yeniden doğuşu, Türkler büyük şenliklerle akçam ağacı altında kutluyorlar.
Güneşin yeniden doğuşu, bir yeni doğum olarak algılanıyor.
Bayramın adı NARDUGAN (nar=güneş, tugan, dugan=doğan) doğan güneş.
Güneşi geri verdi diye Tanrı Ülgen'e dualar ediyorlar. Dualan Tann'ya gitsin diye ağacın altına hediyeler koyuyorlar, dallarına bantlar bağlayarak o yıl için dilekler diliyorlar Tanrı dan...

Bu bayram için, evler temizleniyor. Güzel giysiler giyiliyor. Ağacın etrafında şarkılar söyleyip oyunlar oynuyorlar. Yaşlılar, büyükbabalar, nineler ziyaret ediliyor, aileler bir araya gelerek birlikte yiyip içiyorlar. Yedikleri, yaş ve kuru meyveler, özel yemek ve şekerleme. Bayram, aile ve dostlar bir araya gelerek kutlanırsa ömür çoğalır, uğur gelirmiş.

Akçam ağacı yalnız Orta Asya'da yetişiyormuş. Filistin'de bu ağacı bilmezlermiş.
Bu yüzden bu olayın Türklerden Hıristiyanlara geçtiği ve bunu da Hunların Avrupa ya gelişlerinden sonra onlardan görerek aldıkları söyleniyor. İsa'nın doğumu ile hiç ilgisi yok.
"Doğum, güneşin yeniden doğuşu."