BIST 9.409
DOLAR 34,42
EURO 36,41
ALTIN 2.839,89
HABER /  GÜNCEL

Medya'nın Kızıltepe ilgisizliği

Milliyet Gazetesi Okur Temsilcisi Derya Sazak, son zamanlarda kamuoyunu yakından ilgilendiren "Kızıltepe olayı"na medyanın gereken ilgiyi göstermeyişini eleştirdi...

Abone ol

Milliyet Gazetesi Okur Temsilcisi (Ombudsman) Derya Sazak, son günlerde İHD'nin Mardin Kızıltepe'deki araştırmalarına yaygın medyanın duyduğu ilgisizlikten yakındı. Yakınan sadece Sazak değildi. Aynı zamanda Milliyet Gazetesi okurları da bu duruma büyük tepki gösterdiler. Sazak, sözleriyle başlayan yazısında durumu şöyle ele aldı:


Medya, trajedileri, sorumlu gazetecilikten kaçış için bir fırsat olarak kullanıp sansasyon ve abartıya boğmakta mıdır?
Daha çok görsel medyayı hedef alan eleştirisinde Benjamin Radford küresel medyanın ortak sorununa değiniyor:
"Bir hikâyeye duygusallık katmak kolayken, gerçeği ortaya çıkarmak zordur."
Medya her zaman mitler yaratır ve toplumun kolektif nabzı, bazen bir kaçırılma olayı üzerinde, bazen bir okul cinayetinde ya da Prenses Diana'nın trajik ölümü gibi kaza - komplo karışımı haberler üzerinde yoğunlaşır.
Hafta içinde televizyonların 19.00 ana haber bültenlerinde 'Zeynep'in kurtarılması' haberini izlerken, ulusal medyamızın duygusal ve abartılı mitler sunmada küresel rakiplerinin hiç de gerisinde kalmadığını gözlemledik.
Zeynep Sağıroğlu, "Sizi hayal kırıklığına uğratmak istemem ama muhasebe okuyacağım" dese de, medyanın genç kıza biçtiği rol, oyunculuk ya da mankenlikti!
Futbol fanatizmi, Zeynep fırtınası derken Türkiye'nin Formula pistine benzeyen, magazine boğulmuş ve süratle 'tüketilen' gündemi karşısında bazı haberler ister istemez geriye düşüyor.

Çocuğa 13 kurşun

Mardin Kızıltepe'deki 12 yaşındaki Uğur'un tanker sürücüsü babası Ahmet Kaymaz'la birlikte 'terörist' oldukları gerekçesiyle öldürülmesi olayının Beşiktaş - Çaykur Rizespor maçında cinayete kurban giden Cihat'ın gölgesinde kalarak medyada hak ettiği kadar yer bulmayışı, Milliyet dahil, gazetelerin 'öncelikleri' konusunda okurlarımızdan eleştiri aldı.
Serdar Baran adlı okurumuz Milliyet'in 'demokrat' kimliğiyle örtüşmediğini düşündüğü 3 haberi sıralamış:
"1- Gümüşhane'de Jandarma tarafından domuz avlarken öldürülen 2 köylü olayı ve sonrasını es geçmeniz.
2- Kızıltepe'de Uğur Kaymaz'ın sorgusuz infaz olayı.
3- Hakkâri'de öldürülen çoban."
21 Kasım'da Mardin Kızıltepe'de öldürülen baba - oğul Kaymazlar haberi basında ilk olarak Özgür Gündem'de yer alıyor. Ertesi gün Birgün gazetesi, olayın 'karakol baskını' olmayıp infaz niteliği taşıdığını, 'Koruculuğu reddedince öldürüldüler' diye verdi. Radikal de, 'İnfazın tanığı anlatıyor' diye olayın üzerine gitti.
Milliyet, haberi 23 Kasım'da 'Tartışılan operasyon' diye veriyor.
Gazetenin Kızıltepe olayını özel olarak görmeme, bu tür haberleri 'karartma' diye bir amacı olamaz. Çünkü Milliyet, Susurluk'tan bu yana, devletin mafyalaşmasının cesaretle üzerine gitmiş, geçmişte Abdi İpekçi'yi siyasi cinayete kurban veren bir gazete olarak 'hak ihlalleri' karşısında daima yaşam hakkını ve hukukun üstünlüğünü savunmuştur.
Metin Göktepe'nin öldürülmesi, 'Manisalı gençler' ve işkencede ölen Hacettepe öğrencisi Birtan Altınbaş'la ilgili davalarda sanık polislerin cezalandırılması sürecinin takipçisi olmuştur.

YAZI:Derya SAZAK