Medyanın gündemi türban krizi

Sezer'in, tüm liderleri eşleriyle davet ettiği Çankaya'daki resepsiyonda Erdoğan'a tek kişilik davetiye göndermesi, medyada Sezer aleyhine yazılar çıkmasına neden oldu.

Milliyet, "Sezer'den garip davet" başlığıyla verdiği haberinde, belki de ilk kez Sezer'e yönelik sert eleştirilerde bulundu. Milliyet; "Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Çankaya Köşkü'nde verdiği resepsiyonlardaki, "türbana ambargo" uygulamasını NATO Zirvesi kapsamında verdiği yemekte de sürdürdü. Yemeğe bütün hükümet ve devlet başkanlarını eşli davet eden Sezer'in, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e eşsiz davetiye gönderdiği öğrenildi. Uygulama, hükümet çevrelerinde NATO toplantısı öncesi rahatsızlık yarattı." diyerek Sezer'in hedef tahtasında olduğunu belirtti. Sezer'in bu uygulamasını hükümetin beyanatlarına yer vererek gizli kapaklı eleştiren bir diğer gazete ise Hürriyet oldu. Hürriyet, "Devletin zirvesinde gizli savaş" başlığıyla verdiği haberinde, "Devletin zirvesinde dün gizli savaş yaşandı. Eşi türbanlı olan TBMM Başkanı Arınç, Bush için Çankaya’daki karşılama törenine katılmadı. Zirvede soğuk hava estiren ikinci olay Dolmabahçe'deki davet için Erdoğan'a tek kişilik davetiye oldu." dedi. Hürriyet, Erdoğan'ın davete katılmamaya karar verdiğini iddia ettiği haberinde, "Başbakan Erdoğan, eşi Emine Erdoğan’ın davet edilmemesine üzülürken, resepsiyona katılmamaya karar verdi. Ancak Başbakan Erdoğan, ‘Türkiye’nin prestijini’ düşünerek son anda bu kararından vazgeçip, yemeğe tek başına katıldı." diye yazdı. Akşam Gazetesi ise "Yemekte türban krizi" baylığıyla verdiği haberde, Sezer'in Erdoğan'a davetin, çalışma yemeğine dönüştürüldüğünü haber vermeden bir krize neden olduğunu yazarak, "İlk gerginlik, Sezer'in, ABD Başkanı George W. Bush onuruna dün Köşk'te verdiği öğle yemeğinde meydana geldi. Erdoğan, yemeğe, eşiyle gitmek üzere hazırlandı. Ancak Başbakan, kendisine davetiye gelene kadar, yemeğin Cumhurbaşkanı tarafından 'çalışma yemeği'ne dönüştürüldüğünden haberdar olmadı. Böyle olunca Köşk'e eşi Emine Erdoğan'ı götürmedi. Türban krizi, Cumhurbaşkanı Sezer'in, Zirve dolayısıyla İstanbul'a gelen devlet ve hükümet başkanları için , Dolmabahçe Sarayı'nda verdiği yemekte daha da tırmandı. Sezer, 29 Ekim resepsiyonunda olduğu gibi, bu yemek için Erdoğan'a 'Eşsiz' davetiye yolladı. Konuklar ise eşleriyle birlikte çağrıldı. Bu olaya çok sinirlenen Başbakan Erdoğan, yemeğe katılmama kararı aldı. Ancak, Türkiye açısından ortaya çıkacak olumsuz sonuçları düşünen Erdoğan, katılmaya karar verdi. Tepkisini ise smokin ile değil takım elbise giyerek gösterdi. Yanında da kadın tercümanı vardı." diye yazdı. Olaya geniş yer ayıran gazelerden biri ise Sabah oldu. Sabah, "Eşi türbanlı diye Gül'ün önceki gün Bush'u karşılamasını istemeyen Sezer, dün de Erdoğan'a Dolmabahçe'deki yemek için eşsiz davetiye gönderdi. " diye yazdı. Sabah ayrca, dün sabah saatlerinde meydana gelen krizden bahsetti. Sabah haberinde, "Bush'un gezisi devlet başkanı düzeyinde olduğu için bu konuda karar verme yetkisine sahip olan Cumhurbaşkanı Sezer'e Dışişleri diplomatları, "Sayın Gül Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı olarak karşılamaya giderse daha iyi olur. ABD Başkanı George W. Bush'ta eşi Laura Bush'la birlikte geliyor" görüşünü yineledi. Sezer bunun üzerine Gül'ün eşi Hayrünnisa Gül'ü yanına almadan gitmesi halinde protokolün uygulanabilir olduğunu, aksi halde başka birisinin karşılamada bulunmasını istediğini bildirdi. Başkan Bush'un eşi ile birlikte geldiği anımsatılınca da Sezer'in "Ankara valisi de eşiyle gider Laura Bush'u da o karşılar" dediği ileri sürüldü. Kriz eşi türbansız olan Beşir Atalay'ın havaalanında Bush'u karşılama formülünün bulunmasıyla aşıldı. Bush'u önceki akşam Ankara'ya gelişinde Devlet Bakanı Beşir Atalay eşi Yıldız Atalay karşıladı." diye yazdı. Türban krizine yer veren bir diğer gazete ise Vatan oldu. Vatan, haberinde, "Cumhurbaşkanı ve Başbakan, türban krizini NATO Zirvesi'ne de taşıdı. Sezer'in Dolmabahçe Sarayı'nda verdiği yemeğe tüm liderler eşleriyle geldi, bir tek Erdoğan yalnızdı" diye yazdı ve krizin bundan sonra neleri beraberinde getireceğini sordu..