Genelkurmay'ın sakıncalı gazeteciler listesi korsan olabilir mi? Askeri kaynaklar basına yansıyan andıcın şifrelerini yazdı..
Abone olAskeri kaynaklara göre, medyada yer alan, gazetecileri "askere yakın" ve "uzak" diye ayıran "andıç" belgesinde Genelkurmay'ın yazışma ve belgeleme kurallarının aksine birçok yanlış ve usul hatası bulunuyor.
Türkiye'nin üç gündür tartıştığı, medyada yayınlanan Genelkurmay Başkanlığı'nın "andıç" belgesinin düzmece olduğu yönünde çok güçlü bir şüphe ortaya çıktı.
Genelkurmay Başkanlığı'nın andıç ile ilgili olarak, "doğru veya yanlış" yönünde bir açıklamada bulunmadan doğrudan "Adli soruşturma başlatmasının" gerisinde de, birileri tarafından yaratılmış düzmece andıça ilişkin önemli bir hukuk mücadelesini başlatmasının yatabileceği öğrenildi.
Yapılan bir araştırmaya göre ortada dolaşan andıçta Genelkurmay Başkanlığı'nın yazışma ve belgeleme kurallarının aksine bir çok yanlış ve usul hatası bulunuyor. Çünkü, bazı detaylara bakıldığında bahse konu olan andıç belgelerinin içinde karargah disiplininde ve TSK'nın hiyerarşik yapısında asla yapılmayacak ciddi maddi hatalar yer alıyor.
NEDEN ADLİ SORUŞTURMA?
Bu olayda ilginç gelişmeler olduğu şüphesi ilk kez Genelkurmay Başkanlığı'nın 'adli' soruşturma başlattığı açıklaması ile doğdu. Çoğu haber ve yorumlarda, bunun Genelkurmay Başkanlığı'nca bir kabul anlamına geldiği belirtilirken, askerlerin neden 'adli' yerine, sızdıranların bulunması için önce bir 'idari' soruşturma açmadığı konusu havada kaldı.
Aslında, askerler birçok cepheden harekete geçmek için bu açıklama tipini özellikle seçmişlerdi. Bu açıklamanın bir tür şifre olabileceğinden hareket eden Sabah daha önce Genelkurmay karargahında benzer çalışmalarda görev almış askeri uzmanlara belgeleri incelettirdi.
ORTAYA ÇIKAN SONUÇLAR
Ortaya şöyle sonuçlar çıktı: "Evet, Genelkurmay'da benzer çalışmalar mutlaka var. Doğru veya yanlış, medyanın teker teker irdelendiği bir gerçek. Ama bu ortadaki belgeler ve yorumların tamamına yakını bizzat o çalışmalar değil. Bu çalışmaların olabileceği mantığından yola çıkılarak, görülen bölük pörçük bilgilerle böyle bir doküman hazırlanmış olabilir.''
* Eğer bir evrak gizli damgası taşıyorsa sayfanın alt ve üstünde kırmızı "Gizli" damgaları bulunur. Bu andıçta ise sadece sol üstte gizli yazısı bulunuyor. Maddi hata bu kadarla da kalmıyor. Eğer bir kâğıda gizlilik derecesi verilmişse, diğer tüm sayfalar ve destekleyici yan bölümlerde de gizli damgası yer almalı. Bu 100 sayfa da olsa, eğer bir çalışmada bir kelime bile gizli olsa, tamamına gizli damgası vurulmak zorundadır. Basında dolaşan andıçta ise, ilk çalışmada 'gizli' yazıyor. Ama diğer eklerin bazılarında 'Hizmete Özel', bazılarında da 'özel' ibaresi bulunuyor.
* Yine "ANDIÇ" başlığı ile hazırlanan ilk sayfada ve benzer diğer sayfalarda, tarih, ekim veya kasım gibi sadece ay olarak atılmış. Bu belgelerde, özellikle altına imza için isim açılan kağıtlarda tarih gün olarak belirtilir.
KİMDEN KİME
* Şüpheleri artıran en önemli maddi hatalardan biri de, ''Kimden-Kime'' bölümlerinde yer alan yazışma türü. Bu belgelerde, 'Gnkur.GenSek İletişim D. Bşk'lığından, Gnkur.II nci Başkanı'na' deniliyor. Katı kurallarla belirlenmiş askeri hiyerarşi düzeninde bir daire başkanı, yakın arkadaşı gibi hiçbir zaman orgeneral rütbesindeki II. Başkana ara üstlerini atlayarak doğrudan belge gönderemez. Doğrusu, sinsile takibi ile 'Gnkur. II. Başkanlığı'na ya da makamına' şeklinde olur. Hazırlanan bazı belgelerin sağ üst köşelerinde yazıyı hazırladığı iddia edilen subayın detaylı tüm bilgileri yer alıyor. Bu bilgiler hiçbir zaman burada bulunmaz. Yazının sonunda imza ve paraf açılan yerde bulunur.
* Belgelerin en altlarında eğer isim için yer açıldı ise en azından bir imza bulunur. Bu belgelerde hiçbir imza yer almıyor.
* Yine askeri uzmanlara göre, andıçlarda medya ile ilgili bu tür bir yazı üslubu kullanılmaz. Yapılan analizler tamamen gerçek bilgi ve delillere dayanır. Bunu haricinde, dedikodu ve söylentiler üzerine kurulu ifadeler kullanılmaz. İçerik ve genel görünüşü itibarı ile andıçlarda bu tarz kullanılmaz.
Metehan Demir/ Sabah