AKP'li Hüsrev Kutlu'nun Meclis'teki Atatürk tablosuyla ilgili sözleri üzerine Milliyet'ten Can Dündar, Hüsrev Kutlu'ya bir soru yöneltiyor bugünkü köşesinde.
Abone olAKP Milletekili Hüsrev Kutlu'nun sözleri Türkiye'nin gündemine bomba gibi düşmüştü. Bu sözler üzerine başlayan tartışmalara gazetelerin köşe yazarları da katıldı. İşte o yazarlardan biri de Milliyet'ten Can Dündar,
Dündar olaya farklı bir açıdan ele almış. Hüsrev Kutlu'nun sözlernin tartışılmasını isteyen Dündar Kutlu'yu direk eleştirmek yerine ona bazı sorular yöneltiyor.
187 tablonun 10'unun depoda tutulduğunu belirten Dündar, bunlardan bir tanesinin çıplak olduğu gerekçesiyle sergilenmediğini söylüyor.
Dündar bundan birkaç ay önce davet edildiği TBMM'de tabloların bazılarınını asılmadığını yazmış köşesinde.
Dündar şunları söylüyor
Bu çerçevede, dostum Coşkun Aral'la birlikte Meclis'i gezdik. O geziden izlenimleri yakında size bir yazı dizisiyle sunacağım. Ancak konu güncelleşince bu tablolar konusunda bir bilgi aktarmak istedim.
TBMM Mal Saymanlığı'nın 39 kişilik bir ekiple 7 ayda tamamladığı envanter çalışmasına göre halen Meclis envanterinde 187 adet yağlıboya tablo, 190 da halı bulunuyor.
187 tablonun 10'u ise depoda tutuluyor. Bir zamanlar üst üste yığılı vaziyette duran, son zamanlarda bakımı ve sayımı yapılıp depoya kaldırılan bu tabloları görmek istedik. Yetkililer ricamızı kırmadı ve depoya inip "mahsurlu resimler"i görmemizi sağladı.
Tören salonunun hemen altında, naftalin kokan bir depoda, ahşap korunaklar içinde özenle saklanan bu tabloların kimisi, eski senato başkanlarının yağlı boya resimleri...
Bir kısım tablo, bir süre önce TBMM'nin elden çıkarttığı lojmanlardan getirtilmiş.
Bazıları "Türk asaleti önünde Yunan" gibi başlıklar taşıyor ve belki de hasmane tavrından ötürü depoya kaldırılmış.
Tablolardan biri ise "müstehcen" olduğu gerekçesiyle sergilenmiyor.
"1962 Salih" imzası taşıyan 57x80 boyuttaki bu nü tablo da belli ki, kaldırıldığı depoda, parlamentarizmimizin bir çıplak kadın resmine çekinmeden bakacak olgunluğa erişmesini bekliyor.
Dündar, bu noktada şu can alıcı soruyu Kutlu'ya yöneltiyor
Şimdi düşünüyorum da; bu tablo depoda değil de iktidar kulisinde olsaydı, Hüsrev Kutlu ne derdi acaba?..
Dündar, Kutlu'nun sözlerinin kaynadığını ve enine boyuna tartışılmasını istiyor ve ekliyor:
Kutlu, Meclis'i koruyan taburun seslerinden yakınıyor ve "Kendimi askeri kışlada gibi hissediyorum" diyordu.
Son zamanlarda hemen her Meclis başkanının seçilince gündeme aldığı, sonra bir kenara bıraktığı bu konu, siyasi spekülasyona malzeme yapılmadan tartışılmaya muhtaçtır