BIST 9.233
DOLAR 34,50
EURO 36,52
ALTIN 2.917,01
HABER /  POLİTİKA

Meclis'te BDP'den AK Parti'ye ilk kurşun

Bıçaklanmış kadın fotoğrafını basan Altaylı ile BDP'nin 'zamansız' türban önergesi iki sorunu hatırlatması açısından benzerlik taşıyor.

Abone ol

Oktay Sağlam
İNTERNETHABER.COM- Tıpkı Fatih Altaylı'nın bastığı o kadın fotoğrafı gibi, BDP'nin Meclis'te türbana izin veren önergesi AK Parti'yi zorlayacak.

Hak ve özgürlük mü? Yoksa yeni baskı aracı mı? Ülkenin bütünlüğü tehlikede, "laiklik elden gider" kaygıları yeniden hortladı. "Korkuların esiri" Türkiye'de eski hastalıklar yeniden depreşti.

O fotoğrafla kadına şiddeti kamuoyunun gözüne rahatsız edici biçimde sokan Altaylı, "küfredin ama sahtekar olmayın" diyerek eleştirilere yanıt veriyordu. Belki tribünlere oynamak için böyle bir yolu seçti; ama neredeyse her gün işlenen kadın cinayetleri gerçeğini gündeme getirmeyi başardı. İşte BDP'nin önergesi de bu anlamda önem taşıyor.

ÖNERGE NEREDEN ÇIKTI?

CHP'nin engelli vekili Şafak Pavey nedeniyle TBMM'de kadınların pantolon giymesine izin veren iç tüzük değişikliği BDP'nin hamlesine takıldı. Erkeklere kravat takmaması ve kadınların türban takması için önerge sunmaları nedeniyle Anayasa komisyona değişiklik geri çekilmişti.

TÜRBANA KARŞI ÇIKANLAR

Önce türbana karşı olanların gerekçelerini kısaca özetleyelim. Devlet laikse kamu alanlarında "dinsel simgeler" olmamalı görüşünü savunuyorla. Türbanı hak ve özgürlük olarak değil "dinsel araç" gerekçesiyle Meclis'te türbanlı vekile karşılar. Başörtüsünün TBMM'ye
girmesiyle kamuya sıçrayacağı, çalışanların "tarafsızlığını" yitireceği endişesini taşıyorlar.

MADALYONUN ÖTEKİ YÜZÜ

"İnsan bedeli kutsaldır bu mahrem alan müdahale kabul edilemez" görüşü de madalyonun diğer yüzü. Hak ve özgürlüklerin pazarlık konusu yapılmasını rahatsız edici buluyorlar. İnanmadığı değerleri Meclis'te savunmanın "riyakarlık" olacağını savunuyorlar. Kendi bedeni üzerinde tasarrufta bulunanlara sordukları "bu hakkı nereden alıyorlar?" sorusuyla cevap arıyorlar.

VELEV Kİ BDP ART NİYETLİ OLSUN

İktidar kanadı BDP'lilerin kendilerini köşeye sıkıştırmak istediğini düşünüyor. BDP lideri Selahattin Demirtaş'ın "AKP'ye rağmen ve AKP'yi geriletmek için Meclis çalışmalarına katılma kararı aldık" sözünü hatırlıyor olmalılar. Velev ki BDP'liler prim yapmak, AK Parti'yi zora sokmak için önergeyi vermiş olduğunu düşünelim. Ancak bu sorun var ve çözüme kavuşturulmadığı sürece belli aralıklarla gündeme geleceği aşikar. Yasakların sorgulandığı, askeri vesayetin bittiği bir ortamda, sorunu halının altına süpürülmesi tartışılır.

AK PARTİ VE CHP'NİN YUMUŞAK KARNI

Kendi tabanları açısından AK Parti ve CHP'nin "yumuşak karnı" sayılan bu hassas konu yeni anayasa sürecinde masaya geleceği kuşkusuz.  Bu tartışma aslında yeni anayasa sürecinin ne kadar zor bir maratondan geçeceğini göstermesi açısından önemli bir veri. Komisyonda kulisler yapılacak, ittifaklar kurulacak, kıran kırana pazarlıklar olacak. Görünen o ki partiler arasında müthiş bir taktik savaşları yaşanacak.

'ÖZGÜRLÜĞÜN' KAPSAMA ALANI

Arınç  bir konuşmasında "sıfır motorlu, yepyeni, tam demokrat, çağdaş, özgürlükçü bir anayasayla yola çıkacağız'' diyor. Erdoğan da "her insanımızın renginin bu bütün içinde temsil edilebilmesi arzusunu" her fırsatta dillendiriyor. Başörtüsü takanlar o renklerin içerisinde yer alıyor.  Meclis'in bu "özgürlük" alanının kapsamına girip girmeyeceği merak konusu.