TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Meclis’teki grup toplantılarının 20 seneyi aşkındır iç yönetmeliklere aykırı gerçekleştiğini belirterek, “Sloganla...
Abone olTBMM Başkanı Cemil Çiçek, Meclis’teki grup toplantılarının 20 seneyi aşkındır iç yönetmeliklere aykırı gerçekleştiğini belirterek, “Sloganlar, halaylar çekiliyor. Neredeyse Meclis gazinoya dönüşür hale geldi” dedi.
Çiçek, TBMM’de düzenlediği 24. dönem 3. Yasama yılı değerlendirme toplantısında gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 48 madde önerisine ilişkin bir soru üzerine "Yola çıkarken hepimizin hedefi yeni bir anayasanın yapılmasıdır. Toplumun beklentisi de budur. Çünkü bu anayasa yürürlüğe girdiğinden bu yana 19 defa değişmiş, bütünlüğü kalmadı, dengesi bozuldu. Felsefesi günümüz ihtiyaçlarına cevap vermediği herkes hemfikir. Siyasette ve toplumda gerginliğe sebep veren menşeinde bu anayasa olduğunu artık görmemiz gerekiyor. 18 Ekim’de yola çıkarken yapmak istediğimiz çağdaş anayasaydı. Bunun için çaba sarf edildi. 25 bin sayfayı aşan bir doküman oluştu. Ama bu kadar çabaya geldiğimiz nokta tatminkar değil. 48 madde yerine keşke 98 madde de anlaşsaydık, mümkünse tamamında anlaşsaydık. Bu işe girdikçe ne kadar zor olduğu gördük. Yapılan açıklamalar işimizi çok da kolaylaştırmıyor. Bize düşen görev dışarıda yapılan bu açıklamaları bir kenara bırakarak, bu konuda özel görev var bunu yapalım diye hala düşünüyoruz. Temel hak ve özgürlükler bölümünü uzman arkadaşlarımız çalışıyor. Ayın 29’ undan itibaren çalışmaya devam edeceğiz.Bu çalışmaları belli bir noktaya getirelim. Sıcak tartışmaya girmek işleri zorlaştırır” diye konuştu.
Güneydoğu’da PKK’nın sözde güvenlik birimlerine ilişkin görüntülerin anımsatılması üzerine Çiçek, şunları söyledi: “Türkiye’nin en önemli sorunu terör sorunu. Siyasete başladığımdan beri Türkiye terör konusu ile yüz yüzedir. Türkiye bu sorunu çözecektir ama bu sorunun çözümü istemeyenler isteyenlerden daha fazladır. Biz terör meselesini başlangıcından bu yana dar bakış açısı ile çözmeye çalıştık. İşin içine girdikçe terörün çirkin yüzü bütün yönleriyle ortaya çıktı.Terör konusu bir iç politika konusu değildir. Ne kadar iç politika konusu olarak içeride tuttuğumuz zaman çözümde ayrıntıları gözardı ederiz”.
Terörle Mücadele Kanunu (TEM) kapsamında cezaevinde 38 terör örgütüne mensup hükümlü ve tutuklunun olduğuna işaret eden Çiçek, bunun Türkiye’nin terör örgütlerini hedefi olduğunun bir göstergesi olduğunu söyledi. Hiçbir terör örgütünün dış destek olmadan varlığını sürdüremeyeceğini vurgulayan Çiçek, bu örgütlere kimlerin destek verildiğinin de bilindiğini bu ülkelerin bir kısmının Türkiye’nin ittifak yaptığı bir kısmının yine Türkiye’nin uluslararası arenada yanında yer alan ülkeler olduğunu ifade etti. Üstü kapalı olarak BDP’yi eleştiren Çiçek, “Sürece katkı verdiğin söyleyenlerin de sorumlu davranması gerekir. Bir taraftan çözüm süreci bir taraftan demokrasi bir taraftan hak ve özgürlük deyip öbür taraftan demokrasi ile hakla özgürlükle bağdaşmayacak sorumsuzluklardan kaçınması gerekir. Aksi takdirde bu beyanların içi boş beyanlardır” dedi. Kanunsuz eylemlere ilgili devletin ilgili birimlerin gerekeni yapacağını ve yaptığını belirten Çiçek, her terör olayından sonra ülkelerden yalnızca taziye mesajının geldiğini bu konuda söz konusu ülkelerin hiçbir önlem almadığını söyledi. Çiçek, başkalarından aldığımız hiçbir katkı yok. Bu sorunu konuşarak birbirimize danışarak çözelim” dedi.
‘MECLİS GAZİNOYA DÖNÜŞÜR HALE GELDİ’
Meclis’te vekillerin sarf ettiği kaba ve küfürlü sözlere ilişkin yeni bir yaptırımın olup olmayacağını ilişkin soru üzerine Çiçek, kendisinin de bu konuda şikayeti olduğunu söyledi. ‘Parlamentolar demokrasinin mabedidir’ sözünün anımsatan Çiçek, “Ben dünyanın hiçbir mabedinde küfür edildiğini görmedim. Eğer burası demokrasinin mabedi ise ben bu küfürleri bir yere koyamam.Hava raporu yayınlar gibi yakışıksız sözleri kınamaktan bıkkınlık geldi. Kaldı ki bu yoldan elde edilecek hiçbir şey yok” dedi. Çiçek, parti liderlerinden bu konuda hassasiyet göstermelerini istedi.
Çiçek, milletvekillerinin küfür ve hakaret etmeleri durumunda para cezası ve bunun gibi bir müeyyide konulmasına ilişkin başta ülke parlamentolarında buna benzer bir uygulama varsa koyulabileceğini söyledi.
Bir gazetecinin 8 tutuklu milletvekilinin durumlarına ilişkin bir tutumlarının olup olmayacağına ilişkin soruya Çiçek, Meclis’ten geçen 3. Yargı paketi ile zorunlu olmadıkça sanıkların adli kontrol kapsamında tutuksuz yargılanacağına ilişkin hükmün yer aldığını anımsattı. Türkiye’de açılan her 100 davanın üçte birinin beraatle sonuçlandığını belirten Çiçek, “Biz baştan beri tutuklamalarla mağduriyet vermek yerine adli kontrol istemini çalıştırın dedik. Maalesef bu durum o günden bugüne halen bir eksiklik olarak duruyor.Yasama yargının yerine geçerek karar yazamaz biz ancak kural koyarız”
Sorunun anayasadan kaynaklandığını belirten Çiçek, anayasanın yasama dokunulmazlığın içeren 83. Maddesi ile ‘Temel Hak ve Hürriyetlerinin Durdurulmasını’ içeren 14. Maddeden kaynaklandığını ve bunun değiştirilmesi gerektiğini ifade etti.
Bir gazetecinin ‘Bu maddeler uzlaşılan 48 maddeye eklenebilir mi? yönündeki soruya Çiçek, CHP ve MHP’nin 48 madde ile ilgili tutumunu anımsattı. Partilerin 48 madde konusunda da aralarında işbirliği ve diyaloğun olmadığını söyleyen Çiçek,” Bayramlar bile bizim bir araya gelmemize imkan vermiyor. En son saldırı olan Gaziantep’e gittik orada vatandaşlar ‘Hepiniz burada bir araya geliyorsunuz da Ankara’da niye bir araya gelmiyorsunuz’ dedi Bohçanın dört ucu biraya gelemedi” dedi.
BDP’nin Meclis’i olağanüstü toplantıya çağıracağına ilişkin yaptığı açıklamanın anımsatılması üzerine Çiçek, Meclis’i olağanüstü toplanmasına gerektirecek bir kanun tasarısının henüz kendilerine gelmediğini söyledi. Çiçek, ihtiyaç dahilinde Meclis’in çalışacağını ifade etti. Bir gazetecinin son günlerde grup toplantılarının yapılma şekline ilişkin sorusu üzerine Çiçek, siyasi partilerin yaptıkları grup toplantılarının grup içi yönetmeliklerine uygun olmadığını söyledi. Grup toplantılarının asli unsurlarının milletvekilleri olduğunu söyleyen Çiçek ancak grup toplantılarının 20 seneyi aşkındır iç yönetmeliklere uygun gerçekleşmediğini giderek çok katılımlı toplantıya dönüştüğünü söyledi.
“Sloganlar, halaylar çekiliyor. Neredeyse Meclis gazinoya dönüştü. Grup toplantısı diyorsanız milletvekili gelir. Milletvekili oturacak yer bulamıyor.Bu beraberinde çok büyük sıkıntıyı getiriyor. Bir takım provokasyonlara maruz kalınıyor. 1 Ekim’den itibaren bu kompozisyonda grup toplantılara yaptıkları takdirde kendileri üzecek bur durumla karşılaşabilirler” dedi.
(İHA)