BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Mavi Akım'daki rüşvet çarkı

Geçtiğimiz günlerde gözaltına alınan bankacı Derya Ertuğrul'un ifadeleri Mavi Akım Projesi'ndeki milyonlarca dolarlık rüşvet çarkını ortaya çıkardı.

Abone ol

Vatan Gazetesi'nin haberine göre, bir bankanın Ulus Şubesi'nde Bireysel Pazarlama Yönetici Yardımcısı olarak çalışan Derya Ertuğrul, 1 Eylül 2003'te, Hollanda'da yaşayan Zehra Tekin'in hesabından 50 bin 443 doları, bilgisi ve talimatı olmadan Ömer Hakan Bozkurt'un Ankara'daki hesabına aktardı. Banka yöneticileri inceleme başlattı Ertuğrul; 13 Ekim 2003 günü de, Perim Davutoğlu'nun hesabından 40 bin dolar, Ercan Davutoğlu'nun hesabından ise 170 bin doları yine Bozkurt'un hesabına havale etti. Tekin'in 25 milyar lirası da Bozkurt'un annesi Sevim Bozkurt'un hesabına aktarıldı. Bu işlemler üzerine, banka yöneticileri durumdan şüphelendi ve inceleme başlattı. Araştırmada, Halil Tekin'in hesabındaki 800 bin euro'nun da 'uçtuğu', Ertuğrul'un bu müşterinin hesabıyla ilgili kendi imzasıyla 5 tane sahte hesap cüzdanı düzenlediği ortaya çıktı. Banka suç duyurusunda bulununca, Ertuğrul tutuklanarak cezaevine konuldu ve "zimmet" suçunu işlediği gerekçesiyle, 18 yıldan az olmamak üzere hapis ve zararın 3 katı para cezası istemiyle dava açıldı. Ertuğrul'un hesabına para aktardığı Bozkurt da tutuklanarak cezaevine kondu. Hesapları karıştırdım fazladan ödeme yaptım Ertuğrul ifadesinde, uğruna yaklaşık 2 trilyon zimmet gerçekleştirdiği Bozkurt'la ilişkisini şöyle anlattı: "Müşterilerin yüksek faiz alması için bir havuz hesabı oluşturmuştum. Ancak müşterilerin hesabını bir süre sonra karıştırmaya başladım. Bazılarına fazladan para ödediğimi farkettim. Bu durum bir süre sonra içinden çıkılmaz bir hal aldı. O dönem çalıştığım bankaya el konduktan sonra, şimdi görev yaptığım bankaya geçtim. Eski müşterilerimden Ömer Hakan Bozkurt da daha sonra burada hesap açtırdı. Ancak bana, hesabında açık olduğunu söyledi. Ben de zaman zaman onun kredi kartı hesaplarını ödüyordum ve istediği kişilere, başka müşterilerin hesabından para aktarıyordum. Son olarak bana hesabında 250 bin dolar açığı olduğunu söyledi. Ayrıca bu parayı ödemezsem beni rezil etmekle, işten kovdurmakla tehdit etti. Ben de 13 Ekim günü başka müşterilerin hesaplarından onların talimatı olmadan 250 bin doları Bozkurt'un hesabına aktardım. Ayrıca açığımı kapatmak için Zehra ve Halil Tekin'in 800 bin euro'luk hesabını kullandım. Bu paranın 250 bin euro'sunu onların hesabına başka bankalara aktardım. Yaptığımın ortaya çıkmaması için banka düzenlemiş gibi Halil ve Zehra Tekin adına 5 tane sahte fatura düzenledim." 30 bin dolar avanta aldı Bozkurt'un, OHS konsorsiyumunun kazandığı Mavi Akım'daki Samsun-Ankara Boru Hattı projesinde; alım satım işlerini yürütme ve taşeron firmaları tespit etme yetkisine sahip olduğunu anlatan Ertuğrul, şöyle konuştu: "Bir defasında bana bu projeden avanta olarak 30 bin dolar aldığını söyledi. Bu para yasal olmadığı için kendi hesabıma yatırmamı istedi. Bu paranın taşeron firmaların kendisine verdiğini tahmin ediyorum. HDM İnşaat- Murat Kandemir, Eser Mühendislik, Müjdak Ercan, Yunak Nakliyat ve Zekeriya Yıldırım, Bozkurt'un hesabına para yatırıyordu. Ayrıca vana alımı için anlaşma yapılan Avrupa'daki Dupple şirketi ile USE Houston şirketinden benim bildiğim toplam 65 bin dolar Bozkurt'un hesabına havale edildi. Bozkurt hesabında, bu proje ilgili olarak avantadan gelen paralardan 200 bin dolar para biriktirmişti." Ertuğrul, projenin OHS konsorsiyimuna verilmesini sağlamak için devletle yapılan görüşmelerde aracı olan Yılak Nakliyat'ın ortaklarından Şeyh Müslüm Erdoğan'ın ayrıca projenin inşaası sırasında da taşeron firmalardan rüşvet almak için baskı yaptığını bildiğini söyledi. Yöneticiler usulsüzlükten 6'şar milyon lira ceza aldı Ankara Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Yalçın, Öztaş Haznedaroğlu-Stroyantrans Gaz (OHS) konsorsiyimunun çıkarları doğrultusunda sözleşme protokolünün 'avans ödemesi' başlıklı maddesini değiştirdikleri ve OHS'ye yeterli güvence almadan 45 milyon 806 bin 288 dolar avans ödedikleri iddiasıyla BOTAŞ Genel Müdürü Gökhan Yardım ve yönetim kurulu üyelerine dava açmıştı. Ancak mahkeme, Yardım ve eski Yönetim Kurulu üyeleri Kutluhan çınbay, Uğur Başer ve Hayri Nadir Bıyıklıoğlu ve Arif Bilal Uzuner için şaşırtıcı bir karar vermişti. Cumhuriyet Savcısı Hatice Çetin'in sanıkların 4.5'ar yıla kadar hapis cezasına çarptırılması yönündeki mütalaasına rağmen mahkeme, sanıkların TCK'nın "görevi kötüye kullanmak" suçunu düzenleyen 240. maddesi uyarınca önce 11 ay 20 gün hapis cezası, 2 milyon 600 bin lira para cezasıyla cezalandırılmalarını kararlaştırdı. Mahkeme hafifletici nedenleri gözönüne alarak hapis cezasını paraya çevirdi ve sanıkların 6 milyon 46'şar bin lira ağır para cezası ile cezalandırılmalarına karar verdi.