Bakan, Taraf'ın gündeme getirdiği ve MİT’in yalanlamaya çalıştığı vatandaşların fişlenmesine ilişkin haberi açıkça kabul mu etti? Bakanlıktan açıklama var.
Abone olMaliye Bakanı Mehmet Şimşek'in önceki gün katıldığı bir televizyon programında sarfettiği sözler ile MİT ve fişleme iddialarını istemeden kabul ettiği iddia edildi.
Maliye bakanlığından bu iddiaya ilişkin açıklama geldi. Açıklamada "Mehmet Baransu'nun haberi yalandır" denildi.
Taraf gazetesinde yayınlanan habere göre, Şimşek programda, “Kimin nereye uçtuğunu, çocuğunun bilgilerini, bankadaki para hareketlerini, apartman aidatlarını biliyoruz. Zaman içerisinde önlerine koyacağız. Devir değişiyor” dedi.
Şimşek’in bu tarihî itirafı Taraf gazetesinin 10 Haziran 2013 tarihli manşetini hatırlattı. Taraf gazetesinde yayınlanan Mehmet Baransu imzalı habere göre, MİT’in PTT, Milli Eğitim Bakanlığı ve Türk Hava Yolları’yla özel bir protokol yaptığını, vatandaşların bilgilerini Anayasa’ya aykırı olarak ele geçirip, fişlediğini belgeleniyordu.
MALİYE BAKANLIĞI Gelir İdaresi Başkanlığı'nın "2011-2013 Kayıt Dışı Ekonomiyle Mücadele Eylem Planı" kapsamında elektronik uygulamaların yaygınlaştırılmasına önem verdiğine de dikkat çekilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "30 yıldır tüm dünya, elektronik uygulamaları başarıyla yürütürken ülkemiz de yeni yeni bu uygulamaları hayata geçirmeye çalışmaktadır. e-Bilet, e-Fatura, e-Devlet, vs. Bu uygulamalardaki amaç ise mükelleflerin devletine yükümlülüklerini daha rahat yerine getirmesi ve devletimizin de hizmetlerini mükellefin ayağına götürme çabasıdır. Dolayısıyla bu uygulamalar aynı zamanda Bakanlığımıza da mükelleflerin yükümlülüklerini zamanında yerine getirip getirmemesine kontrol imkanı sağlamaktadır. |
PROTOKOL KAPSAMINDA
Haberde, THY’de uçan vatandaşların, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı kurumlarda okuyan öğrenci ve ailelerinin tüm özel bilgileri, attıkları mailler, tapu kayıtları ve postanelerde yapılan tüm işlemlerin protokoller kapsamında MİT’e aktarıldığı belirtiliyordu.
Maillerimizden telefonlarımıza, fotoğraflarımızdan aldığımız puanlara, telefon bilgilerimizden aile ve yakınlarımızın özel hayatına varıncaya kadar tüm bilgiler “Çok Gizli” damgalı protokollerle MİT’e veriliyordu. Anayasa’ya ve Türk Ceza Kanunları’na göre yapılan bu işlem suçtu. MİT ve bilgileri aktaran kurumlar özel hayatın gizliliğine ve kişisel verilerin korunmasına darbe vurmuş, 28 Şubatçıların yaptığının bir benzerini uygulamaya koymuşlardı.
MİT YALANLAMAYA ÇALIŞTI
Daha sonra MİT şu ifadelerle haberi yalanlamaya çalışmıştı: “Ağırlıklı faaliyetlerini bölgesel ve küresel stratejik sorunlara yönelten teşkilatımızı kendi halkını fişleme gibi çağ dışı bir uygulama faaliyetinin içinde göstermek; gerçek dışı olduğu kadar, haksız ve mesnetsizdir.
MİT, 2937 sayılı Kanun ve diğer mevzuatla kendisine verilen görevleri yerine getirmekte ve yetkileri kullanmaktadır. Söz konusu haber/yorumlarda istismar edildiği şekilde hukuki dayanaktan yoksun, özgürlüklere aykırı ve demokratik toplum değerleriyle bağdaşmayan hiçbir çaba, eylem ve faaliyet içerisinde bulunmamaktadır.
Esasen, Milli İstihbarat Teşkilatı’nın milli iradenin emrinde olmasını hazmedemeyen, yeni vesayet arayışında olan yerel ve uluslararası odakların bir süreden beri Teşkilatı ve yöneticilerini karalama gayretinde oldukları kamuoyunca malûmdur.”
Ankara 2. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından, Taraf gazetesinde yayımlanan habere, “gizli belgelerin ve bilgilerin yayımlanması” gerekçesiyle yayın yasağı getirilmiş, haberleri yapan Taraf yazarı Mehmet Baransu hakkında ise 16 yıl hapis cezası istenmişti.
BAKAN BAYRAKTAR DA DOĞRULAMIŞTI
THY Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu da protokol bilgisini yalanlamıştı. Ancak bu yalanlamanın yapıldığı gün, PTT Genel Müdürü Osman Tural basın mensuplarının kendisine sorduğu bir soru üzerine, MİT’le protokol yaptıklarını doğruladı.
Aynı gün Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım da bir açıklama yaparak özel hayatla ilgili fişlemelerin suç olduğunu açıkladı. Geçen hafta da Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, Meclis’te bir soru önergesine verdiği cevapta tapu kayıtlarını MİT’e aktardıklarını doğruladı. Bayraktar ve Tural’ın ardından Şimşek’in de Anayasa’ya ve Türk Ceza Kanunları’na göre suç olan bu uygulamayı kabul etmesi yeni tartışmaları beraberinde getirecek.