BIST 9.984
DOLAR 35,02
EURO 36,78
ALTIN 2.981,71
HABER /  GÜNCEL

Mahmut Özer: Kreşlerden seneye para alınmayacak

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer önümüzdeki eğitim ve öğretim yılından itibaren kreşlerden para alınmayacağını duyurdu.

Abone ol

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Hürriyet gazetesine yaptığı ziyarette anaokulu sayısının 9 bin 482’ye, okul öncesi eğitim oranının da yüzde 99’a yükseldiğini açıkladı. Bakan Özer, önümüzdeki eğitim ve öğretim yılından itibaren kreşlerden para alınmayacağını da müjdeledi.

Bakan Özer’in açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle...

9 bin 482 anaokulu var

"Göreve geldiğim zaman 3 yaştaki okullaşma oranı yüzde 9’du, 4 yaşta yüzde 16’ydı, 5 yaşta, yüzde 65’di. 2 bin 782 tane anaokulu vardı. 3 bin tane anaokulu yapmak için yola çıktık. 4 koldan gittik. Bir, yeni bina yaptık. İki, atıl binaları bakım onarımına geçip anaokuluna çevirdik. Üçüncüsü bizim sanat merkezleri akşama kadar boş. Orayı Kreş yaptık. Her okuldan boş olan kapasiteyi okulöncesine çevirdik. Dolayısıyla erişim de kolaylaştı. 1.5 yılda 6 bin 700 anaokulu yapmışız. Toplam 9 bin 482 oldu. 3 yaş yüzde 21’e çıktı. 4 yaş yüzde 42’ye çıktı. 5 yaşta olayı bitirdik. Yüzde 65’ten yüzde 99.9’a çıktı. Erişim problemi artık bitti, çözüldü. Kız çocuklarının okullaşma problemi çözüldü. Bu eğitimde fırsat eşitsizliğiyle ilgili en büyük yatırım oldu. Aslında bu sessiz bir devrim. Bir hamle daha yaptık. 6 Şubat tarihi itibarıyla tüm Türkiye’de okulöncesi öğrencilere ücretsiz Yemek veriyoruz. 

İllerde valilikler kanalıyla her yıl kreşlerden para alınıyordu. 50 lira, 100 lira, tam gün eğitim devam ediyorsa 400 yüz, 500 yüz, bin lira alan devlet okulları vardır. İşte abla istihdamı, çocuklara tuvalete götürmek için. Onların hepsini de kaldırdık. Yani bir sonraki eğitim öğretim yılında okulöncesi eğitimde hiçbir ücret alınmayacak.

Devlet okulları daha iyi

Özel öğretim kurumlarıyla ilgili bir algı var; Çocuğuma çok iyi eğitim veriliyor. Devlet okulları her zaman özel okullardan daha iyi. Ama bazı geleneği olan özel okullar var. Onlar evet, iyi eğitim veriyor. Yabancı dil, özgüven, sosyal kültürel etkinliklere katılım, kendisini ifade edebilme biçimi. Okulun dışındaki parametreler, okul parametreleri kadar etkili.Eğitim ve fırsat eşitliğini güçlendirmek için sosyal politikaları 20 yıldan beri uyguluyoruz. Ücretsiz kitap, yardımcı kaynak, taşımalı eğitim, ücretsiz yemek, burs. Şartlı eğitim yardımı, eğitime devam etme şartıyla yapılan yatırımlar.  

Erken uyarı sistemi

Son 6 ayda bir sistem kurduk. Erken uyarı sistemi ve takip sistemi. Erken uyarı sisteminde yapay zekâyı da kullanıyoruz; çocuğun akademik başarısı, devamsızlık durumu ailesinin ekonomik durumuna göre okul dışına kayabilir, okulu terk edebilir potansiyeli olan çocukları erkenden belirliyoruz. Dolayısıyla il alarm veriyor, okul müdürüne yönlendiriliyor, rehber öğretmenler devreye giriyor. Problem varsa Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve valilikler devreye giriyor. İçişleri Bakanlığı ile bir sistem kurduk. 6 ay önce lisedeki okullaşma oranı yüzde 90’dı, şu anda yüzde 99.4 bu sistemle.

Son 2 yılda İstanbul’da eğitim yatırımı için ayırdığımız para 27 milyar TL. Yıkım kararı olup eğitime devam eden tek bir okulumuz yok. Tüm okulların hasar tespit çalışması yok. Son 10 yılda yapılan okullar için yok, onlar da şu anda yapılıyor. Özel okullar için de öyle. Ağırlık 99 öncesi. Özel okullara 6 Şubat depremi sonrasında raporlarını yenilemesi için 3 ay süre verdik. Tüm Türkiye’de 3 ay süre içerisinde rapor getiremeyen tüm okulları kapatacağız."

Bu arada Özer, 28 Mayıs’taki ikinci tur Cumhurbaşkanlığı seçimi nedeniyle okulların 29 Mayıs’ta tatil olacağını da duyurdu.

94 bin öğrenciyi arıyoruz

İlkokulda 28 bin 290, ortaokulda 44 bin 518, lisede 22 bin 176 toplamda 94 bin 984 öğrenci var zorunlu eğitimde olması gerektiği halde kayıt olmamış. Bunları bulmaya çalışıyoruz. 100 binin altında. Evine gidiyorsun, böyle birisi yok yurtdışına gitmiş, kaydını aldırmamış ama kayıtlı görünüyor. Başka yerlere göç etmiş. 1 senede biz bu rakamları düşürdük. 6 ay önce erken uyarı sistemini devreye sokmadan önce lisede kaydolmayan öğrenci sayısı 241 bindi, 22 bine düşürdük.

Tyt yılda 3 kez yapılabilir

Bakan Özer, Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nın (YKS) ilk aşaması olan TYT sınavının yılda birden fazla yapılması konusunda çalışmaların devam ettiğini de söyledi: “ÖSYM Başkanı’yken de bunu önermiştim. Çünkü TYT sınavı gerçekten bir ALES gibi genel becerileri ölçen bir sınav, ama AYT sınavı daha alan bilgisi temelli bir sınav. Dolayısıyla 11. sınıftan itibaren girebilme hakkı da sağlanabilir. Sadece son sınıfların değil, lise 3 ve 4’ün de girebileceği şekilde yılda 3 defa yapılabilir. Dolayısıyla sınav baskısı da az olur, öğrencinin en yüksek aldığı puan geçerli olur. Ama AYT sınavı yılda bir defa yapılır.”

KAYNAK: HÜRRİYET