Akşam gazetesi yazarı Etyen Mahçupyan, 2015 genel seçimleri öncesi AK Parti'nin performansını kaleme aldı.
Abone olBaşbakan Ahmet Davutoğlu'nun danışmanı Akşam gazetesi yazarı Etyen Mahçupyan, 2015 genel seçimlerinde AK Parti'nin ipi açık ara önde göğüsleyeceğini yazdı.
2015 seçimleri nasıl sonuçlanacak? AK Parti iktidarını devam ettirecek mi? Muhalefet partileri ne yapacak? Mahçupyan, "AKP’nin başarı çıtası" başlıklı yazısında bu sorulara yanıt veriyor.
AK Parti'nin yüzde 60'a kadar oy potansiyeli olduğunu savunan yazar, parti kurmaylarının yüzde 10 civarında kendilerine oy vermeyen insanları kendisine çekebilecek politikalar geliştirmesi gerektiğini yazdı. İşte muhalefet partilerini kızdıracak Mahçupyan'ın yazısından bir bölüm:
TOPLUMUN YÜZDE 60'I AK PARTİ'NİN POLİTİKALARINI BEĞENİYOR
"Saha çalışmalarında AKP’nin sağlık, ekonomi, eğitim, altyapı, kentleşme gibi değişik alandaki uygulamalarının ne denli onaylandığı sorgulandığında, toplumun yüzde elli ila yetmiş arasında bir beğeni beyan ettiği görülüyor. Ortalamasının yüzde altmış olduğunu kabul edelim…
OLUMLU ETKİYİ OYA TAHVİL ETMEKTE O KADAR BAŞARILI DEĞİL
Demek ki AKP’nin performansını beğenenlerin oranı bu partiye oy verenlerden daha fazla. Kabaca 4 milyon kişi bu partiyi aslında beğenmesine rağmen şu veya bu sebeple onu desteklemiyor. Söz konusu kitlenin büyük çapta muhafazakâr kesimin dışından olduğunu varsaymak epeyce gerçekçi olur.
Dolayısıyla AKP’nin bu seçimlere bakarken kendisine ‘tersten’ yaklaşmasında yarar var. Bu parti yükselen bir oy oranına sahip olmasına karşın ‘etkinlik’ ölçütü ile bakıldığında hala yeterli performansta gözükmüyor. Toplumda yarattığı olumlu etkiyi oya tahvil etmekte belki de o kadar başarılı değil. Çünkü seçim başarısı apaçık olmakla birlikte, AKP iktidarının toplumsal dönüşüm dinamiğinde gerçekleştirmiş olduğu başarı daha da büyük ama bunun meyvesi henüz alınamamış durumda.
AKP BİZZAT KENDİSİYLE YARIŞACAK
Açıkça söylemek gerekirse bu seçim artık AKP’nin bizzat kendisiyle girdiği bir yarış olacak. Muhalefetin anlamlı, kuşatıcı ve geleceğe gerçekçi kapı açan söylemler geliştirme ihtimali bulunmuyor. Muhalefetin tek ‘gücü’ AKP’nin yanlışları olacak. İktidar partisi ise bugün çoğulcu, rasyonel ve ferdiyetçi bir sosyoloji ile karşı karşıya. Yüzde altmışa kadar uzanabilen bu potansiyel seçmen kitlesi, artık geçmişin sesini duymak, kavganın içinde enerji yitirmek istemiyor. Gözlerini geleceğe dikmiş, onu oralara taşıyacak iradeyi ortaya koyan ve bunu o seçmenin kişiliğini öne çıkartan bir demokrasi teklifi ile yapabilecek partiyi arıyor.
AKP bu yarışta rakipsiz ve ipi önde göğüsleyeceği de açık. Ama ‘başarı’ bunun ötesinde yatıyor…"