12 Eylül’ün mağdur kadınları da davayı beklemeye başladı. Darbe mağduriyetlerini de ilk kez kaleme aldılar...
Abone ol4 Nisan'daki ilk duruşma öncesi hepsinin acılarla dolu çarpıcı hikayeleri bir bir ortaya çıktı. 12 Eylül darbesinin mağduru kadınlar acılarını 32 yıl sonra kendileri kaleme aldı. Mağdurlar 4 Nisan'da Ankara'da başlayacak olan duruşmada müdahil olacak.
12 Eylül darbesinin yargı önüne çıkmasına sayılı günler kala birçok siyasi parti, sivil toplum kuruluşu ve bireysel başvurularla müdahillik talepleri artmaya devam ediyor. Eşitlik ve Demokrasi Partisi, darbe mağduru kadınların hikayelerini de içeren mektuplarla Evren ve Şahinkaya'nın yargılanacağı günü iple çekiyor.
"Affetmiyoruz" adlı bir klip de çeken kadınlar mağduriyetlerini türküye dökerken hikayeleriyle yürek parçalıyor.
TALEPLERİ PARTİ İLETTİ
4 Nisan'da, 12 Eylül darbesinin sorumluları Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya 32 yıl sonra yargı karşısına çıkacak. Darbe yargılamasının başlangıç olduğunu düşünen birçok mağdur da Ankara Adliyesi'nde buluşacak. Toplam 84 müdahil duruşmaya alınacak ama Ankara sokakları darbeden zarar gören vatandaşlarla dolacak. Eşitlik ve Demokrasi Partisi de darbe mağduru kadınlarınmüdahillik taleplerini mahkemeye iletirken yaşanan içler acısı hikayeleri de yeniden gün yüzüne çıkardı. Dönemin Fatsa Belediye Başkanı "Terzi Fikri" olarak bilinen Fikri Sönmez'in eşinin acısı, darbe nedeniyle annesiyle 4yaşında tanışabilen Roza Erdem'in tanıklığı, işkence gören kadınların yıllar sonra dahi karşılarına çıkan unutamadıkları kötülükler ve darbenin kadınlar üzerinde bıraktığı en karanlık hatıralar Ankara'da olacak.
İşte o tanıkların kendi kaleminden darbe mağduriyetleri:
ANNEMLE 4 YAŞINDA TANIŞTIM
Roza Erdem 1980 darbesi yapıldığında bir yaşındaydım. Annem ve babam arandıkları için kaçtılar. Beni anneannem büyüttü. Annemle tanıştırıldığımda 4.5 yaşındaydım. Babam, annem, ablam ve ben, bir aile olarak bir araya gelebildiğimizde neredeyse ortaokula başlamak üzereydim.
SALÂSINI YARIDA KESTİLER
Nurten Sönmez Kocam öldüğünde salâsını bile yarıda kestiler. Fatsa'daki yetkililer toplanıp Müslüman olmadığına karar verip cenazesini bile yıkamak istemediler. Ölüm yıl dönümlerinde mezarına bile bizi bırakmıyorlardı. Bana bu acıları yaşatan Kenan Evren'in yargılanması için yıllardır dua ediyorum. 12 Eylül'ün acısını çeken herkesin 4 Nisan'da orada olmasını bekliyorum.
EEG TESTİNDE TİTREMEYE BAŞLADIM
Gülnur Aksop Uzun uzun Emniyet'i, Mamak'ı anlatmak istemiyorum. Oraları hiç anlatamadım. Yıllar sonra bir sağlık taramasında EEG istedi doktorlar. Bir masaya yatırdılar. Kabloları bağlamaya başladılar. Birdenbire bütün vücudum titremeye başladı. Öyle bir titreme ki, sanki elektrik verilmişti. O zaman anladım ki, benim unuttuğumu sandığım şeyleri vücudum hiç unutmamış.
ACILARIM ADALET ELİYLE GİDERİLSİN
Aynur Hayrullahoğlu Mustafa, 12 Eylül' ün karanlığında, Kasım 1982' de Laleli'de yakalandı ve uzun süren işkencelerden geçti, konuşmadı; arkadaşlarını, yoldaşlarını, sevdiğini ele vermedi. Bu işkenceler sonucu 16 Kasım 1982' de Mustafa'yı yoldaşlarından, benden koparıp aldılar, Kasımpaşa Kimsesizler Mezarlığı'nda toprağa verdiler. İşkenceci polisler 10 yıl 8 ay ağır hapis cezası aldı. Ama ne yazık ki bu kararı veren yargıçlar görevden alındı. Bu işkenceci katiller başka canlar yakmak üzere mahkûmiyet kararından sonra takdir ve terfi ettirilerek üst görevlere atandı. Mağduriyetimin, çektiğim acıların adalet eliyle giderildiğini görmek istiyorum. Unutmadım, affetmedim! Kenan Evren-Tahsin Şahinkaya davasına müdahilim.
ANNE NE DÜŞÜNÜYORDUN?
Nurten Bozkurt: 12 Eylül cuntasıyla tanışmam üniversitede öğrenciyken, okul çıkışı yanımdaki arkadaşla birlikte polislerin beni emniyete götürmeleri ile başladı. Çantamda okul derneği makbuzu ve bozuk para olduğu için tutuklandım. 18 yaşındaydım. 5 yıl hapis, 5 yıl kamu hizmetlerinden men, 2 yıl Çankırı ilinde sürgün cezası aldım. 12 Eylül bir insanlık suçudur. İnsanlığa karşı işlenen suçlarda zaman aşımı olamaz ve cezasız kalmamalı. Bu nedenle bu suçu işleyenlerin insanlık önünde yargılanması için 4 Nisan 2012 tarihinde darbe suçlularının yargılanması için başlayacak olan davaya müdahilim. Kızım 5 yaşındayken cezaevine girdiğimi öğrendi. Neden cezaevinde kaldığımı sordu. Ben de düşünce suçundan dedim. Odasına gitti ve biraz sonra tekrar yanıma geldi. Çok kısık sesle; 'Anne polisler seni aldığı zaman sen ne düşünüyordun?' diye bana sordu.
İLANLA ANKARA'YA ÇAĞIRDILAR
12 Eylül davasına müdahil olan darbe mağdurları 4 Nisan'da Ankara'da olacak. Aralarında Ahmet Ümit, Cezmi Ersöz, Coşkun Aral, Elçin Macar, Fahri Aral, Nevzat Çelik, Orhan Akkaya, Oya Baydar, Yüksel Selek, Zeynep Kadirbeyoğlu gibi aydınların da bulunduğu bir grup yayınladıkları bildiriyle bütün darbe karşıtlarını Ankara'da buluşmaya çağırdı. "Darbeciler için hesap verme zamanı" başlıkla yayınlanan ilan da "Aşağıda imzası olan bizler: 4 Nisan'da Ankara'dayız" denildi.