BIST 9.550
DOLAR 34,54
EURO 36,01
ALTIN 3.005,46
HABER /  GÜNCEL

Madene zorla indirildi iddiası!

Karadon'daki grizu faciasında yaşamını yitiren madencilerin yakınları firma yetkilerini şikayet edip çarpıcı iddialarda bulundular.

Abone ol

Maden ocağında 17 Mayıstaki patlamada hayatını kaybeden 30 maden işçisinden Adem Çengel, Ekrem Akkaya ve Hüseyin Arslan'ın aileleri, avukatlıklarını üstlenen Ünal Demirtaş ile birlikte asayiş şubesine giderek ifade verdiler.

Madencilerden Hüseyin Arslan'ın eşi Fatma Arslan istiharat alan eşinin kağıtlarını şirkete vermek için gittiğinde zorla madene indirilmiş olduğu iddiasını ortaya attı.

Arslan TTK'dan emekli olan eşinin, çektiği krediyi ödeyebilmek için şirkette işe başladığını söyledi. Eşinin patlamadan 2 hafta önce de geçirdiği iş kazasında kaburgalarının ezildiğini ve ayağından yaralandığını anlatan Arslan, şöyle konuştu:

''Eşime 4 gün istirahat vermişlerdi. Evdeki sohbetlerimizde iş yerlerinde çok ihmaller yaşandığını, denetimlerin yapılmadığını, çalışma ortamının sağlıklı olmadığını anlatırdı. İstirahati bittiğinde artık çalışmayacağı sözünü vermişti. Patlamanın olduğu gün, istirahati bitiyordu, kağıtlarını vermek için iş yerine gidecekti. Olayı duyunca birden içime kuşku düştü, ocağın oraya gittik. Arabasını her zaman park ettiği yerde göremeyince 'demek buraya gelmemiş, ocakta değil' diyerek sevinmiştik. Ancak akşam saatlerine kadar kendisinden haber alamayınca ocakta olduğunu anladık. İş yerindeki dolabında da iş kıyafetleri değil üzerinden çıkardığı temiz elbiseler bulunuyordu.''

Arslan, eşini zorla ocağa soktuklarını tahmin ettiklerini belirterek, ''İstirahat kağıdını iş yerine verip dönecekti. O kağıtlar bile dolaptaki kıyafetinin cebinden çıktı. Olaydan bir akşam önce kendisini arayan bir mühendisle tartıştı, ayağının ağrıdığını, artık çalışmayacağını belirtiyordu. Suçluların bulunmasını, cezalandırılmasını istiyorum'' diye konuştu.

MADENE İNECEK OLSA SUYUNU ALIRDI

Madencinin oğlu Recep Arslan da özel kömür ocağında çalıştığını belirterek, şöyle dedi:
''Babam her zaman arabasında su bulundururdu. Şayet o gün ocağa isteyerek inmiş olsaydı, suyunu kesinlikle yanında bulundururdu. Ben zorla iş başı yaptırdıklarına inanıyor, suçluların cezalandırılmalarını istiyorum. Her şeye rağmen madende çalışmaya devam edeceğim, çünkü iş yok, eşime çocuğuma bakmak zorundayım.''

FARELERDEN MEDET UMUYORLARMIŞ

Adem Çengel'in kız kardeşi Güler Kubilay da, ''Ağabeyim fareler ocakta dolaşıyorsa gaz tehlikesi olmadığını anlıyormuş. Hayvanlar kaçmaya başlarsa gazın yükseldiğini tahmin ediyormuş. Hatta, ocağa kafeste kuş getirmeyi bile düşünüyordu, çünkü onların kokuya hassas olduğunu söylerdi'' dedi.

YASAL HAKLARIMIZI KULLANACAĞIZ

Sonuna kadar ailelerin yasal haklarını kullanacağını anlatan avukat Ünal Demirtaş, şunları kaydetti: ''Şu aşamada yargı süreci başladı. Özellikle ilgili bakanlığın müfettişlik ve savcılık tarafından hazırlanacak bilirkişi raporunun hazırlanmasını, yasal tahkikatın neticelenmesini bekliyoruz. İhmalle ilgili son sözü bilirkişi söyleyecek. Aileler, devletimizden bu işi sonuna kadar takip etmesini istiyorlar.''

Demirtaş, olayın ardından 16-17 ailenin İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesinde ifade vererek şikayette bulunduklarını kaydetti.