Lube Ayar'a ayar vermeye çalışan ayarsızlar!

Lube Ayar…

Adını ilk duyduğumda önce herkes gibi adının ne anlama geldiğini merak ettiğim kadın…

“Hakikat, gerçek” demekmiş, araştırdım. Kişiliğine uygun… Demek ki karakterine de…

Hakkında bildiklerim birkaç şeyden ibaret, koyu bir Fenerbahçe taraftarı olduğu, futbolu sevdiği ve şike davasında Aziz Yıldırım’ın yanında yer aldığı…

Buraya kadar her şey normal…

Hey siz, Beşiktaşlı, Trabzonsporlu, Galatasaraylı ya da başka takım taraftarı arkadaşlar!

Bir insanın inandığının, kendi doğrularının peşinden gitmesine, küfür ve hakaretle cevap verme yeteneğinizin üstün bir yetenek olduğunu falan mı düşünüyorsunuz?

Kusura bakmayın, şike meselesine “burnunu sokanın” bir kadın olmasının size verdiği rahatsızlık, o çok sevdiğiniz bel altınızın işlemesine vesile olmuş ki, bir insanın haklı olduğunu söyleyerek bunu ispat etme çabasına bile annenizi, kız kardeşinizi, karınızı, kızınızı düşünmeden vermiş veriştirmişsiniz.

Üstelik okuduğum kadarıyla da baya mutlu olmuşsunuz.

Mutluluğun alanını sınırlamayın!

Bir kadının futboldaki yeri, sizlere göre, statlarda ağzınızdan çıkan küfrün içindedir o kadar. Aksi olsa, sadece ve sadece sizin kabul etmediğiniz doğruları yazıyor veya sizin sevmediklerinizi seviyor diye bir kadına bunca hakareti sıralama haysiyetsizliğini göstermezdiniz.

Sanal âlemde coşup, mangalda kül bırakmayan, maşallah gün yüzü görmemiş küfürleri ana belleğinde saklayan bilgisayar başı futbol yorumcuları, şike savcıları dolu her yer.

Herkes ekran karşısında mahkeme kurmuş ama mahkemede “ahlak” yok!

Kapasite de alabildiğine geniş!

Lube Ayar söylediklerinde, yazdıklarında haklı mıdır haksız mıdır bilemem, bu yazının konusu o değil…

Kendi doğrularının peşinden, hem de bütün kötü kelimelerin, onca hakaretin altından hem de ailesinin üzüldüğünü bilerek, kalkabiliyorsa bile özel bir saygıyı hak ediyor demektir. Bu durumda haksız olsa bile haksızlığını ancak ve ancak, onun gibi, onun yaptıklarına söylediklerine karşı olanların da kendi doğrularını arlı, namuslu cümlelerle anlatmasıdır olağan olan…

Bunu yapmak için de mangal gibi yürek gerekir ağzını koca koca pis kelimelerle doldurmadan önce.

Lube Ayar’ın buradaki tek şanssızlığı kadın olması, bir kadın olarak bu ülkede “elinin hamuruyla” erkek işine karışması!

Onun hakkında twitter’da, sağda solda yapılan yorumları, edilen küfürleri okudum da altında hep “erkek” imzaları…

Doğru cümlelerle, karşıt görüşlerini “adam” gibi yazamayanlar, söyleyemeyenler,  yine kadın vücudu üzerinden freni patlamış kamyon gibi geçmiş…

 “Beş para etmez gazeteci müsveddeleri ile üç kuruş etmeyen futbol yorumcuları” bile ekranda, karısının, annesinin, kız kardeşinin gözlerinin içine baka baka kendince “ayar” çekmiş Lube Ayar’a… Dillerinin üzerinde "kaydırmışlardı" hayasızca...

..... 

Başta da söylediğim gibi, Lube Ayar’ın belgelerle konuştuğu konular ya da yazdığı yazılar hakkında haklı ya da haksız olduğu beni ilgilendirmiyor, sadece şunu biliyorum ki; Lube ayar, bu kadar “barbar” insanların hakaretlerinde sonra bile kendi doğrusunun peşinden gittiği için alkışı hak ediyor!

Size de, fabrika ayarlarınıza dönmenizi, yeni doğmuş bebekler gibi günahsız, ahlaklı, en azından saygılı olmanızı diliyorum...

twitter.com/nsrnylmz