BIST 9.611
DOLAR 34,58
EURO 36,18
ALTIN 2.966,26
HABER /  GÜNCEL

Londra 2012: Türkiye-Sırbistan maçından izlenimler...

Sırbistan'ı 3-0 yenen Türkiye kadın voleybol takımı, tarihinde ilk olimpiyat zaferini elde ederken, çeyrek final şansını sürdürdü. Alper Ballı'nın izlenimleri.

Abone ol

Earl's Court metro istasyonundan çıkar çıkmaz karşılaştığım ilk şey Asyalı olduğunu tahmin ettiğim orta yaşlı bir kadının üzerinde el yazısıyla yazılmış döviz oldu:

''Voleybol maçına fazla bilet arıyorum.''

2012 Londra Olimpiyatları'nın yağışlı hava ve güvenlik kaygılarının gölgesinde geçeceği az çok tahmin ediliyordu, ancak bilet meselesinin bir krize dönüşeceği pek kimsenin aklına gelmemiş olmalıydı.

Maçın başlamasına 1 saatten uzun bir süre vardı. Ve spor salonuna doğru bir insan seli akıyordu.

Salona yaklaşırken, köşede yine bir döviz dikkatimi çekti.

Bu kez, ABD'den gelmiş olan bir aile bilet arıyordu. Biraz ileride de, Türkçe konuşan bir başka grup. Biraz ileride yine bir başkası.

Amerikalıların daha şanslı olduğunu söylemeliyim. Önce bir genç yaklaştı yanlarına. Elindeki bileti uzatıp ''Buyur'' dedi ve uzaklaştı. Birileri atladı hemen, ''satıyor musun'' diye, ''hayır'' dedi, ''Bilet fazla.''

Hemen ardından da genç bir kadın yaklaştı, aynı aileye. ''Kaç bilet eksiğiniz var'' diye sordu; ''iki'' yanıtını alınca da elindeki bilet demetinden iki tanesini çıkardı ve aileye verdi. Aynı soruya o da maruz kaldı. ''Hayır satmıyorum, para da istemiyorum, çünkü ben bu biletlere para ödemedim.''

İlkokul öğretmeniymiş. Kendilerine çocukları maça getirmeleri için bilet tahsis edilmiş. Ama çocuklardan bazıları gelmemiş. O da gelen çocuklardan artan fazla biletleri maça girmek isteyenlere vermek istemiş.

Bileti olanlarla olmayanların ayrıldıkları yer ise güvenlik noktası.

Maça geldiğinizi bir an için gözardı ederseniz, birazdan uçağa bineceğiniz hissi uyandıran güvenlik kontrol noktasında olduğunuzu düşünebilirsiniz. Ama burada kontrolleri yapan özel güvenlik görevlileri değil, askerler.

Seyircilerin kemerleri dahil üzerilerindeki ve yanlarındaki her şey, güvenlik cihazından geçiriliyor.

Askerlerin burada olmasının nedeni ise Olimpiyatların güvenliğini alan özel şirketin yükümlülüklerini yerine getirememesi; hükümetin de ordudan yardım istemesi.

Güvenlik noktası aşıldıktan sonra görkemli bir salonda bir Olimpiyat müsabakası, bizi bekleyen.

Organizasyon komitesi, maçı beklerken izleyicileri eğlendirecek, NBA tarzı görüntülü şovlar da düzenliyor.

Sonunda da geri sayımla sporcular salona davet ediliyor. Maç öncesi beklenti Türkiye'nin kazanacağı yönündeydi. Çok iyi bir mücadele ettiği Brezilya maçından sonra geri dönüşü Çin karşısında yapması umuluyordu. Olmadı.

Sırbistan ise bir anlamda geri dönüş için iyi bir rakip bir yandan da ''varolma mücadelesi'' demekti.

Sakatları vardı, kilit oyuncuları formsuzdu. Öyle ki, BBC Dünya Servisi'ndeki Sırp meslektaşlar bile ''Kazanırsınız, çok sakatımız var. Baksanıza Güney Kore'ye bile yenildik'' derken, atıcılıkta aldıkları madalyayla teselli buluyorlardı.

Ve salonda...

İlk sete önceki maçlarından da etkili başladı, Türkiye. Paslaşmalarda daha iyi, rakibin bloklarına karşı daha dikkatliydiler ve doğrudan smaç vurmak yerine zaman zaman plaseye yönelmeleri de ilk iki maçın derslerinin alındığına işaretti.

Karşılıklı sayılarla skor 19-19'a kadar taşındığında bile oyun, Türkiye'nin lehine görünüyordu.

Ardından da önce Neslihan, ardından Gözde farkı ikiye çıkardı, sonra da Çin maçında özlemi çekilen bir blok sayısı daha geldi ve fark 3'e çıktı: 19-22.

Neslihan'ın servisi fileye takılınca Sırbistan 20. sayısına ulaştı ama Türkiye farkın kapanmasına izin vermedi ve olimpiyatlardaki üçüncü maçında ilk kez setlerde öne geçti.

İkinci sette de Türkiye'nin üstünlüğü vardı.

Dengeli başlayan sette, 4-4'ten sonra Türkiye, farkı hızla açtı ve Sırbistan'ın aldığı molalara karşın geri dönüş için ivme yakalamasına fırsat vermeden, etkili servisler, sert smaçlar ve başarılı bloklarla skoru 5-12'ye taşıdı. Sonunda da seti 25-12 kazandı.

Üçüncü sette de Türkiye, ikinci setteki senaryoyu uygulamaya çalıştı. Ancak maç bir türlü kopmadı ve 18-18'e kadar dengede gitti. Neslihan'ın yerine giren Polen'in fark yarattığı oyunun son bölümünde Türkiye, farkı açtı ve 25-21'le kadınlar voleybolda tarihindeki ilk olimpiyat galibiyetini aldı.

Şimdi rakipleri Güney Kore olacak. Eğer kazanırlarsa da çeyrek finale kalmayı garantileyecekler. Daha ilerisi ise, çok bilinmeyenli bir denklem şimdilik.

Önce ABD karşısında alınacak sonuç ve sıralama; ardından da diğer gruptan gelecek rakip. Oradaki ilk dört sıralaması ise şimdilik Rusya, İtalya, Japonya ve İngiltere şeklinde.