Liderlerin 17 Aralık değerlendirmesi

Erdoğan ve Schröder, 17 Aralık'ta Avrupa'dan çıkan kararları konuştu. Schröder, Türkiye'nin istikrarlı olduğunu ve bunun sarsılmaması gerektiğini vurguladı.

Almanya Başbakanı Gerhard Schröder, Türkiye'nin 17 Aralık'ta Avrupa Birliği'nden aldığı müzakere tarihinin kendi çabası olduğunu, Türkiye AB'ye yönelik vaadini yerine getirdiği için tarih aldığını söyledi. İstanbul Grand Cevahir Otel'de yapılan Türk-Alman Ekonomi Kongresi'ne akşam saatlerinde katılan Başbakan Erdoğan ve Almanya Başbakanı Gerhard Schröder kongrede birer konuşma yaptı. Kongrenin başkanlığını Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu gerçekleştirdi. Kongrede söz alan Başbakan Schröder, 17 Aralık öncesinde Türkiye'nin AB'ye tam üyelik müzakerelerinin başlatılması yönünde hararetli tartışmaların yaşandığını, Türkiye'nin bu yolda kararından vazgeçmediğini ve içtenlikle reformlarını yerine getiren ve reformları şu anda da devam ettiren Türkiye'nin AB'nin ön koşullarını yerine getirdiği için müzakereler için kabul edildiğini belirtti. Türkiye'nin tarih almasında Erdoğan hükümetinin büyük bir başarısının olduğunu belirten Schröder, "Türkiye'de bu bir dönüşüm süreciydi. Türk halkı zihniyet değişikliği ile zor olan yolu seçti ve kesin iradesiyle kazandı. Ancak bunun liderliğini yapan Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır. Kendisini tebrik ediyorum" dedi. Başlatılan reformlarda kararlılığın olduğunun aşikar olduğunu ve bu yolda Türkiye'nin ilerleyeceğinin de garantisini verdiğini belirten Schröder, "Başlatılanların uygulanmasında kararlılık vardır. Ancak AB yakasında da aynı kararlılığın olması gerekiyor. Dolayısıyla kararlaştırılmış şeyin gerçekleştirilmesi lazım. Ahde vefa diye bir şey vardır. Türkiye AB yolunda tüm yükümlülüklerini yerine getirmiştir. AB'nin bundan sonra hiçbir şey söyleyemez. Bu uzun ve zor müzakereler olacaktır ama bu iki taraf için de önemli bir perspektif olacaktır" diye konuştu. "BAŞARININ SEBEBİ REFORMLAR 2001 yılında büyük bir ekonomik kriz yaşayan Türkiye'nin birkaç sene sonra istikrara kavuşacağına kimsenin iddia edemeyeceğini belirten Gerhard Schröder, "Bu hükümetin tam üyelik arzusunu takip ettiği kararlılık, tesis ettiği istikrar, yürütmek olduğu reformları bugünkü ekonomik başarının sebepleridir. Ekonomik reformlar sayesinde siyasi politikanın uygulanması da kolaylaşmış oldu. Türkiye Almanya'yı göstererek stratejik bir ortağını gösteriyor. Artık bundan sonra Almanya bunu yapabilir, desteğini her zamankinden daha fazla arttırabilir, hatta bunu yapmalıdır" dedi. Alınan kararlarda risklerin de olacağını ancak risklerin büyük kazanımlar sağlayacağını, Türk ve Alman ekonomilerinin birlikte çalışarak ne kadar büyük başarılara imza atacağını herkesin görebileceğini söyledi. Schröder, Türk girişimcilerinin Almanya'nın GSMH'sine büyük katkıları olduğunu, birbirine güvenen insanların win-win anlayışıyla önemli işler yapılabileceğini Almanya'daki Türk-Alman toplumunun gösterdiğini belirtti. Türkiye güvenlik ve barış adası olarak Ortadoğu, Orta Asya ve bölgesi için önemli bir ülke olduğunu belirten Schröder, Almanya'da da Türkler ile Almanlar arasında yaşanan huzur ortamından bahsetti. "İŞ YAPACAK ALAN ÇOK" Türk ve Alman işadamları için altyapıda muazzam imkanların bulunduğunu, altyapı denilince beton ve çeliğin anlaşılmaması gerektiğini, telekomünikasyon, iletişim gibi sektörün de bu alan içerisinde düşünülmesi gerektiğini belirten Schröder, "Klasik olarak güçlerimiz var, savunma alanında. Bu da kapsamlı bir güçtür. Havacılık, otomotiv, otomotiv yan sanayiinin imkanları ortada. Bir de tüketim malları sektörü var. Bu sektörde ortak olarak yapılan çok şey var. Ben burada ticaret şirketlerini burada görüyorum. Reklam olmasın. Onun için Metro'dan bahsetmeyeceğim. Mesela tekstil sektöründe çalışanları görüyorum. Tekstilde birbirimize mukayyet olmamız gerekiyor. Girdi fiyatlarının daha az olduğu bir trend. Bu trendi durdurmak zor olduğuna göre, bunu oturup know-how gibi bunları konuşmamız lazım. Tarım ve turizmi de konuşmamız lazım" dedi. "KKTC'YE REFAHI GÖTÜRELİM" Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti üzerinde duran Schröder, KKTC'nin ilişkilere dahil edilmesinin gerekliliğine temas etti. İnsanların sorumlu hissettiği ülkeler bulunduğunu ve bu konuda da adil olmak gerektiğini belirten Schröder, "KKKTC ada için çok önemli bir karar almıştır. Adanın o kısmına da ekonomik gelişmeleri getiremez miyiz, barışa da böylece yol açmaz mıyız diye düşünmek lazım" diye konuştu. Türkiye ile Almanya'nın eğitim alanında da yapacağı büyük işbirlikleri olduğunu dile getiren Gerhard Schröder, "Bana bugün Marmara Üniversitesi tarafından verilen fahri doktorluktan dolayı gurur duydum ve duygulandım. Eğitime samimi olarak inanan bir insanım. Her gün yeni işbirliklerine adım atıyoruz. Bunların daha sağlam olması için tarihi geleneklerimizi ve bağlarımızı da harekete geçirmeliyiz" dedi. Alman Başbakan Schröder, Almanya'nın her zaman Türkiye'nin yanında yer alacağını ve alacağı kararları destekleyeceğini sözlerine ekledi.