TSK'nın Kuzey Irak operasyonuna tepki gösteren Bağımsız Milletvekili Leyla Zana ABD Başkanı Obama başta olmak üzere çok sayıda lidere mektup gönderdi
Abone olTSK'nın Kuzey Irak'taki PKK kamplarına yönelik hava harekatına tepki gösteren Bağımsız Diyarbakır Milletvekili Leyla Zana ABD Devlet Başkanı Barack Obama, NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, BM Genel Sekreteri Ban Ki- Moon, Avrupa Parlamentosu Başkanı Jerzy Buzek, Avrupa Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e mektup gönderdi.
Zana, "Üzülerek ifade etmek isterim ki, Batı dünyası Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nı Ortadoğu'ya örnek gösterdikçe, kendisi Kürtlere karşı uyguladığı şiddet politikasının dozunu da arttırıyor. Endişem odur ki, Ortadoğu dikta rejimleri yıkılırken, modern görünen bir başka diktatörlükle karşı karşıya kalabiliriz" dedi.
Ortadoğu'daki gelişmeleri değerlendiren Zana mektubunda yaşanan durumu şöyle yorumladı:
"Dünya çok hızlı bir değişim ve dönüşüm süreci yaşarken, Ortadoğu yeni gelişmelere sahne olurken, tarihin hakkaniyetinden yoksun kalmış halkımız, halen, nefes nefese ve ölüm pahasına bir "varlık" mücadelesi sürdürmektedir. Türkiye, İran, Suriye ve kısmi olarak sorun çözülmüş görünse de Irak Kürtleri'nin bir siyasi statüye kavuşmaması için tarihsel ittifaklarını halen sürdürüyor oldukları aşikârdır.
SESSİZ KALINMASININ YARATTIĞI ŞAŞKINLIK
Kürtler ve siyasi statüleri söz konusu olduğunda yaşanan hak ve sınır ihlallerine, kadın, erkek, çocuk veya yaşlı gözetmeden bombalanan evlere, köylere, sınır ötesi operasyonlara, hava harekâtlarına rağmen dünya kamuoyunun sessizliğini koruması ve bu insanlık dışı uygulamalara, sessiz kalınarak adeta göz yumuluyor olması, halkımız tarafından büyük bir şaşkınlıkla karşılanmaktadır.
MODERN DİKTATÖRLÜK KURULUYOR İDDİASI
Mektubunda Başbakan Erdoğan ve AK Parti hükümetini hedef alan Zana şöyle devam etti:
"Üzülerek ifade etmek isterim ki, Batı dünyası Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı'nı Ortadoğu'ya örnek gösterdikçe, kendisi Kürtlere karşı uyguladığı şiddet politikasının dozunu da arttırıyor. Endişem odur ki, Ortadoğu dikta rejimleri yıkılırken, modern görünen bir başka diktatörlükle karşı karşıya kalabiliriz. Bütün bir toplumu kendisi gibi düşünmeyene zorlayan, olaylar karşısında benzer tutum almayanlara karşı takınılan tavır bunun somut göstergesidir. Kürt halkının emekleri ve imkânlarıyla oluşturduğu dünya çapında, çok dilli yayın yapan Roj Tv hakkındaki kapatma davaları ve sürdürülen uğraşlar da bu anlamda bir gösterge şeklinde kabul edilmelidir."
SAYIN ÖCALAN DEDİ
Zana mektubunda İmralı ile süren müzakerelerin bitirilmesine de tepki gösterdi ve şunları yazdı:
"Sayın Öcalan 1993' ten bu yana defalarca silahları susturmuş ve Kürt halkının haklarının demokratik yol, yöntem ve zeminde verilmesi için fırsatlar yaratmıştır. Sorunun bu yönlü çözülebilmesi için kendi kamuoyunu da buna ikna etmiştir. Devlet bütün süreçlerde negatif bir tutum sergileyerek süreçleri boşa çıkartmış, yaratılan fırsatları görmezden gelmiştir. Sorunu tanımlamama konusunda olağanüstü bir direnç göstererek her defasında şiddeti Kürt meselesinin çözümünde yegâne yöntem olarak görmüş ve de uygulamıştır."
KÜRDİSTAN, FİLİSTİN SRİ LANKA OLMASIN!
Zana mektubunu Sayın başkanlar diyerek şu çağrıda bulunarak bitirdi:
"Sayın Başkan, Bütün dünya insanlığının tanıklığında iki yüz yıllık çatışmalı coğrafya artık sükûnet beklentisi içerisindedir. Kürdistan coğrafyası ikinci bir Filistin olmamalı. Sri Lanka benzetmesi akla bile getirilmemeli. Aksi toplumsal karmaşa ve halklar arası etnik bir savaşa dönüşür. Bu da dünya barışını ve insanlığı daha çok felakete sürükler. Beklentim ve dileğim hem vicdanınızın hem de bulunduğunuz mevkiinin gereklerini yerine getirmenizdir."