TBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, yazar Orhan Pamuk'un yargılanmasına ilişkin Avrupa Birliği yetkililerince yapılan yorumları eleştirdi.
Abone olTBMM Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, yazar Orhan Pamuk'un yargılanmasına ilişkin Avrupa Birliği (AB) yetkililerince yapılan yorumları eleştirerek, “Hiç kimse gelip benim iç hukukumu sıkboğaz edemez” dedi. Kuzu, Avrasya Kültürel ve Toplumsal Gelişim Derneği'nce Taksim Hill Otel'de düzenlenen “AB'ye Uyum Sürecinde Düşünce Özgürlüğü” konulu panelde konuştu. AB uyum sürecinde gerçekleştirilen reform çalışmaları kapsamında çıkartılan yeni TCK'nın, en çok tartışılan yasalardan biri olduğunu belirten Kuzu, “bu eleştirileri yapanların yasayı yeterince okumadıkları” görüşünde olduğunu söyledi. Kuzu, yeni TCK'nın öncekine oranla büyük farklılıklar içerdiğini dile getirerek, önceki yasanın, devleti koruyan ve insanı değil malları ön planda tutan bir yapıda olduğunu, yeni yasanın ise bu yaklaşımı tersine çevirerek insanı ön plana çıkardığını vurguladı. Son günlerde yazar Orhan Pamuk'un yargılanmasına ilişkin tartışmalarda, özellikle yasanın 301. ve 216. maddelerinin gündeme geldiğini belirten Kuzu, bu yasaların bir benzerinin Almanya'da olduğunu, diğer Avrupa ülkelerinde de benzer kanunların bulunduğunu kaydetti. Yasanın yürürlüğe girdiği Haziran ayından bu yana 216. maddeden 77 davanın açıldığını, bunun ciddi bir rakam olduğunu ifade eden Kuzu, ancak 301. ve 216. maddelere yönelik eleştirilerin, Avrupa'nın Türkiye'nin iç hukukuna müdahalesi noktasına kadar taşındığını söyledi. Burhan Kuzu, şöyle devam etti: “Bizi en çok rahatsız eden nokta, düşünceyi ifade özgürlüğünün özellikle bazı kesimler için istenmesidir. Bu ülkede sadece sol görüşlü insanlar değil, sağ görüşlü insanlar da fikir özgürlüğünden mahrum kalmıştır. Sadece belli kesimlerin fikir özgürlüğü savunuluyor. 'Ama Orhan Pamuk dünya çapında tanınan bir isim' deniliyor. Kanunlar önünde kimseye ayrımcılık yapılamaz. Açılan bir dava var ve onun sonucunu beklemek zorundayız. Elbette ki düşünce özgürlüğünden yanayız, ama hiç kimse gelip benim iç hukukumu sıkboğaz edemez. 301. ve 216. madde düşünce özgürlüğü önünde bir engel değildir. Bu yasalar, anamuhalefet partisiyle varılan mutabakat sonucu hazırlandı. TCK'nın 301. ve 216. maddelerinin kalmasından yanayız, ama yeniden gözden geçirilebilir.” “TÜRKİYE BAŞKANLIK SİSTEMİNE GEÇMELİ” Türkiye'deki seçim yasasını ve parlamenter sistemi de eleştiren Kuzu, “Türkiye'nin bu sistemle ilerlemesi mümkün değil. Bundan bir an önce kurtulmamız lazım. Yüzde 10'luk seçim barajı dünyanın hiçbir yerinde yok. Bunun da değişmesi gerekiyor, ama başkanlık sistemine geçilmesi şartıyla. Aksi durumda Türkiye'nin önü tıkanır” diye konuştu.