Kuzey Kürdistan soruşturması tamam!

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Başbakan Erdoğan'ın 'Kuzey Kürdistan' sözüne ilişkin başlattığı soruşturmayı tamamladı.

Başbakan Recep Tayyip Endoğan’ın Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başbakanı Mesud Barzani’nin katıldığı Diyarbakır programında söylediği “Kuzey Kürdistan” ifadesi nedeniyle başlatılan soruşturma tamamlandı.

Başbakan Erdoğan hakkında ‘Ülkenin bölünmez bütünlüğünü bozma’ iddiasıyla yapılan suç duyurusundan sonra başlatılan soruşturma dosyası İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ‘yetkisizlik’ kararı verildi. Dosya daha sonra Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi. Dosyayı inceleyen Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcıvekilliği, kovuşturmaya ve soruşturmaya yer olmadığına karar verdi.

BAŞVURUYU İKİ VATANDAŞ YAPMIŞTI

Bursa’nın İnegöl ilçesinde ikamet eden Fırat Akten ile kimliğini açıklamayan bir kişi, 10 Aralık 2013 tarihinde İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığına dilekçe vererek, Başbakan Erdoğan hakkında ‘ülkenin bölünmez bütünlüğünü bozma’ ve ‘ görevi kötüye kullanma’ iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Müştekiler şikayet dilekçesine Başbakan’ın Diyarbakır’daki açılış töreninde yaptığı konuşmasının tamamını ekledi. Konuşmada yer alan “Kuzey Kürdistan” ifadesiyle ülkenin bölünmez bütünlüğünü tehdit ettiğini iddia etti.

İnegöl’deki savcılar tarafından ifadesi alınan Akten, ifadesinde Kürt sanatçı Şiwan Perwer’in de kesinleşmiş mahkumiyet ve yakalama kararı olmasına rağmen Başbakan tarafından misafir edilerek hakkında yakalama kararının infaz edilmediğini dile getirdi. Müşteki Akten, kolluk görevlilerinin de bu olaya göz yumarak görevi kötüye kullandığını bu nedenle Başbakan Erdoğan ve kolluk görevlileri hakkında suç şikayetçi olduğunu belirtti. Bunun üzerine İnegöl Cumhuriyet Başsavcılığı, yetkisizlik vererek dosyayı Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderdi.

HÜKÜMET POLİTİKASI SUÇ UNSURU DEĞİL

Dosyayı inceleyen Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcıvekilliği, şikayet edilen kişi Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye Cumhuriyet Başbakanı olduğu ve hakkında isnat edilen suçlamaların görevi sırasında ve görevine ilişkin bulunduğu, Anayasa’nın 100. Maddesinde ‘Meclis soruşturması’ başlığı altında başbakan ve bakanlar hakkında görev suçları bakımından ne şekilde soruşturma yürütüleceğinin hüküm alındığını anlaşılmıştır denildi.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcıvekilliği, Anayasa’nın 100. Maddesi ile TBMM iç tüzüğünün 107. Maddesine göre, başbakan ve bakanlar hakkında soruşturma ve kovuşturma yapma yetkisinin TBMM’de olduğunu, kendilerinin bu yetkisinin olmadığını vurguladı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcıvekilliği, "Başbakan’ın bahse konu olan fiilinin hükümet politikalarıyla alakalı olduğu, dolayısıyla da herhangi suç veya suç unsuru içermediği anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle atılı iddialar yönünden kamu adına soruşturma ve kovuşturma yapılmasına yer olmadığına Batman Ağır Ceza Mahkemesi’ne itiraz hakkının bulunduğuna karar verilmiştir." denildi.