Kuyumculara 'yastık altı' darbesi!

Altın fiyatları yükseliyor. Vatandaş tasarruflarını altına çeviyor. Ama kuyumcular bundan nasiplenemiyor. Neden mi?

Geçmişte ''yastık altı'' olarak tabir edilen yöntemlere başvuran bireysel yatırımcıların, çalınma riskini ortadan kaldıran, alım-satım işlemlerini kolaylaştıran altın hesaplarına yönelmesinin kuyumcuların işlerini azalttı.

''En çok kazandıran yatırım aracı'' olarak görülen ve aynı zamanda ziynet eşyası olarak da değerlendirilen altın, bireysel yatırımcılar tarafından bugüne kadar genellikle evde saklandı.

Evdeki altının çalınma riski taşıması, yatırımcıları bankalardan kasa kiralamaya yöneltti. Bu yöntemde de altını bozdurmak isteyen kişinin şubeye giderek zaman kaybetmek istememesini dikkate alan bankacılık sektörü arayışlara giren bireysel yatırımcılara bilişim sektörünün gelişmelerine paralel olarak seçenekler sunmaya başladı.

Kısa süre öncesine kadar sınırlı sayıda banka tarafından uygulamaya konulan ''altın hesabı''nın günümüzde yaygınlaştırılarak müşterilerin hizmetine sunulması, altına yatırım yapacaklara alternatif seçenek oluşturdu.

Bu hesaplara yatırım yapılmasının altının çalınma riskini ortadan kaldırılması, internet ortamından alım-satım işlemlerinin kolayca yapılabilmesi olanaklarının bulunması bireysel yatırımcıların altın hesaplarına ilgisini artırdı. Bankaların da bu ilgiye karşılık olarak hesap çeşitliliği sunması, değerli metal ve mücevherat sektörünün temsilcilerinin ifadesiyle ''müşterilerin adeta kuyumcu yolunu unutması''na neden oluyor.

RİSKLERİ ORTADAN KALDIRIYOR

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu üyesi, Değerli Metaller ve Mücevher Ticareti Sektör Temsilcisi Murat Karteper, yaptığı açıklamada, en çok kazanan yatırım araçlarından biri olan altına Türk bankalarının gösterdiği ilginin son dönemlerde iyice arttığını kaydetti.

Bankaların artık müşterilerine altın fonları başta olmak üzere çeşitli hesaplarla hizmetler sunduğunu anlatan Karteper, ''Her geçen gün değeri artan altını, bireysel yatırımcı artık sadece yastık altı şeklinde değerlendirmiyor. Müşteriler, bankalarda hesap açarak ya da altın fonları alarak yatırım yapılıyor. Bu nedenle altını artık ziynet eşyası olarak değerlendirmek değil, hesapta biriktirmek daha cazip hale geldi'' dedi.

Bu tarzda biriktirilen altının çalınma riskinin bulunmadığını, gramajının az, düşük ayarlı ya da eski tarihli olması gibi olumsuz durumlarla da karşılaşılmadığını ifade eden Karteper, ayrıca işçilik maliyeti ödemek gerekmediği için bu günlerde bankaların bu şekildeki hesaplarına olan ilginin arttığını, kuyumcuların da bu değişimden etkilendiğini kaydetti.

Karteper, ayrıca, güvenli bir şekilde miligram bazında döviz alır satar gibi altın alınmasını sağlayan vadesiz altın mevduat hesabı ile minimum 1 TL karşılığı miligram bazında altın alım işlemi de gerçekleştirilebildiğini belirterek, hesaplar arasında havale kolaylığının da bireysel yatırımcılara cazip geldiğini sözlerine ekledi.