Avrupa Uzay Ajansı, geçen Kasım'da 510 milyon kilometre uzaklıkytaki 67P kuyruklu yıldızına inen, ancak pili bittiği için dünyayla bağlantısı kesilen uzay modülü Philae'nin yeniden sinyal göndermeye başladığını açıkladı.
Abone olAvrupa Uzay Ajansı, geçen Kasım'da 67P kuyruklu yıldızına inen ancak pili bittiği için dünyayla bağlantısı kesilen uzay modülü Philae'nin yeniden sinyal göndermeye başladığını açıkladı.
Rosetta gemisiyle kuyruklu yıldıza inen modül, 60 saat çalışmış daha sonra güneş enerjisiyle çalışan pilinin bitmesi üzerine "uyku" konumuna geçmişti.
BBC Bilim muhabiri Jonathan Amos, kuyruklu yıldızın güneşe yaklaştığı için Philae'nın pilinin şarj olduğunu ve yeniden çalışmaya başladığını söylüyor.
Dünyadan 510 milyon kilometre uzaktaki kuyruklu yıldıza inmeyi başaran uzay modülü Philae, bir tepenin ardında kaldığından güneş panelleri çalışmamış ve pilini şarj edememişti.
67P/Çuryumov-Gerasimenko kuyruklu yıldızına araç indiren Avrupa Uzay Ajansı EPA'dan bilim insanları, Rosetta projesinin 2015'in sonlarına kadar sürmesini ve güneş sisteminin gizemleri hakkında daha fazla bilgi edinmeyi amaçlıyordu.
Ancak uzay modülünün şarj olamayan pilleri bitince planlar değişti.
Modüldeki Ptolemy aletinin gönderdiği fotoğraf ve ses kayıtlarını inceleyen İngiliz bilim insanları, kuyruklu yıldızın yüzeyinde karmaşık bir karbon bileşiğine benzeyen bir madde bulduklarını söyledi.
Organik bir madde olan karbon bileşiğinin tespiti, hayatı başlatan temel kimyasalları Dünya'ya kuyruklu yıldızların getirdiği teorisini destekleyebilir.
BBC'ye konuşan Ptolemy ekibinin lideri Profesör Ian Wright, "Yüzeyde organik (karbon) bileşimler olduğuna dair çok önemli işaretlere rastladığımızı kesinlikle söyleyebiliriz." dedi.
Wright sözlerine şöyle devam etti:
"Kuyruklu yıldızın üzerinde önemli bulgulara rastladık. Ve bunlar basit bulgular değil. Yalnızca iki bileşik yok, açıkçası çok fazla bileşik, gelen sinyallerde çok fazla uç nokta var."
Minyatür laboratuvar Ptolemy
"Uç nokta"dan kasıt, aşağıdaki fotoğrafta da görülen grafikteki zirveler. Philae'deki Ptolemy adlı minyatür laboratuvar, tespit ettiği molekülleri bu grafiğe yansıtıyor.
Rosetta'dan çekilen fotoğraflar, Philae'nin kuyruklu yıldıza inişi sırasında bir toz bulutu oluştuğunu gösteriyor.
Ptolemy'nin işte bu toz bulutu sayesinde çok fazla veri topladığı tahmin ediliyor.
Sondaj planı değişti
Philae'nin pili bitmeden önce bilim insanları sondaj konusunda bir karar vermek zorunda kalmıştı.
İki kere sondaj yapması planlanan modülün enerjisinin yalnızca bir sondaja yeteceği anlaşıldı ve öncelik Alman bilim insanlarının hazırladığı COSAC aletine verildi.
Ancak Philae'nin pili bitmeden önce İngiliz ekip de beklediği fırsatı yakaladı: Uzay aracı son gücüyle Ptolemy'nin içindeki fırını çalıştırdı ve içindeki tozları 200 derecede yakarak, çıkan gazı analiz etmeyi başardı.
Prof. Wright, bu deneyin başarıyla sonuçlandığını ve kuyruklu yıldızdaki karbon ve nitrojenin yapısı hakkında bilgi sahibi olabileceklerini teyit etti.
Bu da bize güneş sisteminin oluştuğu yıllarda neler yaşandığı konusunda bir fikir verebilecek.