Dünya Ehl-i Beyt Vakfı'nın düzenlediği Geleneksel Aşure Şöleni protesto gösterisine sahne oldu. Bir konuk SP Genel Başkanı Recai Kutan'a eski bir sözünü hatırlattı.
Abone olMilli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, İslam dininin kesinlikle mezhepçiliği reddettiğini belirterek, ''Aşure 10'u aşkın gıda maddesi biraraya getirilerek yapılan bir tatlıdır. Demokrasi de aşure gibidir, bu ülkedeki farklılıklar asla kavga sebebi değildir, olmamalıdır'' dedi. Dünya Ehl-i Beyt Vakfı'nın düzenlediği Ankara 3. Geleneksel Aşure Şöleni Kocatepe Kültür Merkezi'nde yapıldı. Bulgaristan Müslümanları Diyanet İşleri Başkanı Fikri Salih Hasan'ın Kuran okumasının ardından, Kültür ve Turizm Bakanlığı korosunun mini konseri ve semah gösterisi yapıldıktan sonra konuşmalara geçildi. Vakıf Başkanı Fermani Altun yaptığı konuşmada, bütün ayrılıkların cehalet ve bilgisizlikten kaynaklandığını belirterek, İslamda alevi-sünni diye bir ayrım olmadığını söyledi. -''Bugüne kadar birileri yanlış bilgilerle birbirimize düşman etmişlerdir. Bundan sonra bunları yaşamak istemiyoruz'' diyen Altun, son zamanlarda ''Alevilik İslam dışıdır'' anlayışını gündeme getiren bazı gruplar bulunduğunu belirterek, buna kesinlikle karşı çıktıklarını söyledi. Altun, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bütün müslümanları kapsayacak şekilde yeni bir yapıya kavuşturulması gerektiğini belirtti. Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Fikret Karaman da konuşmasında Hazreti Muhammed'in birlik ve beraberliğin üzerinde ısrarla durduğuna dikkat çekerek, ''Bu millet 14 asırdan beri zengin bir mirasın etrafında toplanarak günümüze kadar gelmiştir. Bu kutsal emaneti yarına taşıma görevi bize düşmektedir'' dedi. ÇELİK'İN KONUŞMASI Şölene katılan Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ''Aleviliğin ülkenin gerçeği olduğunu'' belirterek, ''Elbette etnik farklılıklar, mezhep farklılıkları olacaktır. Ama bu ayrılıklardan bir gayrılık olmaması lazımdır. İslam dininde mezhep bir gerçektir. Ancak İslam dininde mezhepçilik kesinlikle reddedilmiştir'' diye konuştu. Son zamanlarda kendisini ve toplumun büyük bir kesimini rahatsız eden bazı söylemlere dikkati çeken Çelik, ''Bu ülkeye yapılabilecek en büyük kötülük aleviliği İslam halkası dışında düşenmektir. Eğer bu yapılırsa vahim sonuçlar doğurur. Bu anlamda bölücü bir tavır içerisinde olanlar bu ülkenin dostları değil düşmanıdır'' dedi. Aleviliğe Din Kültür Ahlak Dersi müfredatı içinde yer verilmesi için müfredat değişikliği yaptıklarını anımsatan Çelik, bunun AB'den ya da dışardan gelen bir telkinle değil kendi iradeleriyle gerçekleştirildiğini anlattı. Bazı yazarların ders kitaplarında alevilikle ilgili bölümlerin alevilerce hazırlanması gerektiğine ilişkin görüşlerini eleştiren Çelik, kitapların uzmanlarca hazırlandığını, kimsenin bu konuda şüphe duymaması gerektiğini söyledi. Alevilikle ilgili yalan yanlış pek çok şey anlatıldığını kaydeden Çelik, ''Öyle zamanlar oldu ki alevi yurttaşlarımız mum söndü alemleriyle anılır oldular. Alevilik, Ehli-Beyt nedir? Bunu çocuklarımızın bilmesi gerekmez mi?'' diye konuştu. Misyonerlik faaliyetlerinin arttığına yönelik şikayetlere de değinen Çelik, ''Efendim misyonerler dolaşıyorlarmış... Elbette dolaşırlar. Sen boşluk bırakırsan o doldurur boşluğu. Çocuklarımıza kendi dinlerini inançlarını, din ve inanç kavgası yapmak üzere değil, sevgi hoşgörü ortamı doğuracak düzeyde öğretmek zorundayız'' dedi. Aşure Günü'nün önemini de vurgulayan Çelik, ''Aşure 10'u aşkın gıda maddesi biraraya getirilerek yapılan bir tatlıdır. Demokrasi de aşure gibidir, bu ülkedeki farklılıklar asla kavga sebebi değildir, olmamalıdır'' diye konuştu. ''BİR DAHA KERBELALAR YAŞANMASIN'' Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül de İslam dininin barış dini olduğunu belirterek, Kerbela olayının İslama dayanarak yorumlanmasının yanlış olduğunu, olayın tamamen siyasi ihtiraslardan kaynaklandığını anlattı. Osmanlı döneminden örnekler vererek ''Bizim tarihimiz müsamahanın en geniş şekilde uygulandığı bir dönemdir'' diyen Gönül, ''Temenni edelim ki insanlık tarihi bir daha hiçbir zaman Kerbelalar yaşamasın'' dedi. Şölene katılan Saadet Partisi Genel Başkanı Recai Kutan da ''Bizi biz yapan güçlü ve üstün yapan değerlerimizi, İslam inancımızı tahrip etmek, dejenere etmek için ciddi gayretler var. Ne diyorlar, ılımlı islam, lighht islam... Bir yandan da aleviliği islam dışı bir hareket gibi takdim etmek istiyorlar. Hayır... Alevilik Hazreti Ali'ye bağlılıksa her müslaman alevidir'' diye konuştu. Misyonerlik faaliyetlerinden de şikayetçi olan Kutan, Türkiye'de gerçek anlamda bir din eğitimine izin verilmediğini söyledi. Kutan, alevi ve kürtleri azınlık olarak göstermeye yönelik çabalardan söz ederek, ''Aramıza fesat karıştırmaya hiç kimsenin hakkı yok'' dedi. Bu arada salonda bulanan bir vatandaş ''Alevilik sapkın nusayriliktir diyen siz değil miydiniz'' diye bağırdı. Kutan ''Hayır, öyle değil'' diye sözlerini sürdürmeye çalışırken, salonda bulunan bazı vatandaşlar arasında karşılıklı atışmalar yaşandı. Kutan da sözlerini tamamlayarak kürsüden indi. BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu da ''Türkiye'nin temel değerlerinin AB hülyası ile unutturulmak istendiğini'' savunarak alevi ve kürtleri azınlık gibi göstermeye yönelik hareketlerin kabul edilemez olduğunu söyledi. Şölene katılan DYP Genel Sekteteri Kamil Turan, MHP Genel Sekreteri Cihan Paçacı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Nevzat Yalçıntaş da birer konuşma yaptılar. Şölenin ardından Hüseyin Çelik ve Vecdi Gönül bazı vatandaşlara büyük kazanlarda bulunan aşurelerden dağıttılar.