Dağlıca soruşturmasının dava dosyasından birçok soru çıktı. Kafa karıştıran sorular...
Abone olHakkâri Dağlıca'da 12 askerin şehit düştüğü terör saldırısına ilişkin dava dosyasından, yürütülen soruşturmaya yönelik çok sayıda soru işareti çıktı.
Soruşturmayı yürüten ve PKK tarafından kaçırılan 8 asker hakkında dava açan Jandarma Asayiş Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı'nca hazırlanan dosya, soruşturma usulüne uygunluk konusunda çok sayıda kuşku içeriyor. Sanık avukatlarının, davanın 1 Şubat'ta yapılacak ilk duruşmasında bu kuşkuları dile getirerek, bazı delillerin yok sayılmasını isteyecekleri öğrenildi.
Dosyadan çıkan bazı soru işaretleri şöyle:
SİLAHLARIN HEPSİ İNCELENMEDİ
Kaçırılan askerlerden bazılarının silahlarının tutukluk yaptığını, çaresiz kaldıklarını söylemelerine karşılık sadece 4 silah için ekspertiz raporu isteyen savcılık, kendi silahlarının da tutukluk yaptığını söyleyen tanıkların beyanlarını görmezden geldi.
Savcılık, 4 silahın laboratuvar koşullarında düzgün çalışmasını, 8 asker hakkındaki davanın ana gerekçelerinden biri saydı.
İFADELER ALINDI
Tanıkların silahlarıyla ilgili beyanlarının doğruluğunu araştırmak yerine, Dağlıca'daki tabur komutanlığında, çatışmaya katılan askerlerin tek tek ifadesi alındı.
Bir yüzbaşının sorguda sadece "Silahınız tutukluk yaptı mı?" sorusunu yönelttiği tanıkların tamamı, "tutukluk yapmadı" yanıtını verdi. Bu ifadeler aynen dosyaya girdi. Buna karşılık, savcılıkça doğrudan sorgulanan bazı tanıklar, silahlarının tutukluk yaptığını anlattı.
AVUKAT ÇAĞRILMADI
Ceza Muhakemesi Kanunu'na göre, sorgulandıkları sırada barodan avukat tayin edilmesi gereken sanıklar için avukat çağrılmadı. Gerekçe olarak da sanıkların sorgu başlarken hafif bir hapis cezası gerektiren eylemle suçlanmaları gösterildi.
Sanıklara, "devletin birliğini bozmak" gibi ağır suçlamaların yöneltildiği mahkeme safhasında avukat tayin edildi. Uzmanlar, bu tip bir uygulamanın yaygınlaşması halinde, tüm soruşturmalarda suçu hafif gösterip avukat olmaksızın sorgu yapılabileceğini kaydetti.
SADECE İKİ ER ARAŞTIRILDI
Savcılık, şüpheli 8 askerden sadece Kürtçe bilen Ramazan Yüce ile Fuat Başoda'nın telefon kayıtlarını araştırdı. Diğer sanıkların bağlantıları araştırılmadı.
Savcılık, saldırı öncesinde rütbelilerin ihmali bulunduğu yönündeki sanık ve tanık beyanlarını görmezden geldi.
Savcılık, bazı korucuların da saldırıya karışmış olabileceği yönündeki tanık ifadelerinin de üzerine gitmedi.
ASKERLERİN İFADELERİ KELİMESİ KELİMESİNE AYNI
Kaçırılan 8 askerin ifadelerinin önemli bir bölümünün kelime kelime aynı olması dikkat çekti.
Askerler, özellikle kaçırıldıktan sonra yaşananlara yönelik anlatımlarında neredeyse tümüyle aynı cümleleri kullandı. Bazı tanık ifadelerinde de benzerlık görüldü. Özellikle, gerekli eğitimlerin verilip verilmediğine yönelik sorgularda neredeyse sorgulanan tüm askerlerin aynı yanıtı vermesi dikkat çekti.
Savcılığın talimatıyla soruşturma sürerken gizlilik kararı alınarak, yayın yasağı konuldu. İddianamenin hazırlanması sonrasında gizlilik kalktı, ancak, yayın yasağının sürdüğü açıklandı.
Kaynak: Milliyet