Kuş gribi bütün ülkeyi sardı. Kuş gribi ile ilgili haberler halkın kafasını karıştırıyor. Virüs insana hangi yollarla geçer? Tavuk ve yumurtayı nasıl yiyebiliriz? İşte cevaplar..
Abone olGazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Esin Şenol, kuş gribi virüsünün, henüz insandan insana bulaşması için gerekli mutasyonu tamamlamadığını belirterek, ''Henüz insandan insana bulaşma söz konusu değildir'' dedi. Prof. Dr. Şenol, Ankara Tabip Odası tarafından düzenlenen basın toplantısında yaptığı konuşmada, 1997 yılından önce de kuş gribinin olduğunu ancak, virüsün sadece kanatlı hayvanlarda görüldüğünü söyledi. Kuş gribinin insandan insana bulaşma olasılığının düşük olduğunu ifade eden Prof. Dr. Şenol, ''Virüsün, henüz insandan insana bulaşması için gerekli mutasyonu tamamlamadığı saptandığından, insandan insana bulaşma söz konusu değildir. Virüs, eğer insandan insana geçiş için gerekli mutasyonu tamamlarsa, tüm dünyayı etkileyen ve yüksek ölüm oranları ile seyretmesi beklenen bir pandemiye yol açabilir'' diye konuştu. -KUŞ GRİBİNİN BULAŞMA YOLLARI Kuşların salya, burun salgıları ve dışkılarında etken bulunduğunu belirten Esin Şenol, bu salgılarla direk temas veya bunların bulaştığı yüzeylerle dolaylı temas sonucu bulaşmanın söz konusu olabileceğini söyledi. İnsan olgularının çoğunlukla infekte kümes hayvanları ile yakın temas veya bulaşmış yüzeylerle temas sonucu ortaya çıktığının düşünüldüğünü ifade eden Prof. Dr. Şenol, şunları kaydetti: ''Türkiye'de ve salgının yaşandığı güneydoğu Asya ülkelerindeki olgularda çoğunlukla hastalanmış hayvanlarla ve bu hayvanların dışkılarının yoğun biçimde bulunduğu kümes gibi ortamlarda yoğun temas söz konusudur. Temasın yüksek olasılıkla hayvanların kesimi, tüylerin yolunması ve pişirme için hazırlanma sırasında olduğu kabul edilmektedir. Kuşların dışkısından hazırlanan gübrenin 1 gramının 1 milyon kuşu infekte edebileceği bildirilmektedir.'' Kuş gribinin insandaki bulgularının, ateş, öksürük, baş ağrısı, kas ağrısı, göz enfeksiyonu, zatürree, ağır solunum yetmezliği ve ciddi yaşamsal komplikasyonlar olduğuna işaret eden Prof. Dr. Şenol, H5N1 virüsünün pozitif çıkması durumunda ölüm riskinin yüzde 58 olarak tespit edildiğini söyledi. -KUŞ GRİBİNİN İNSANDA TEDAVİSİ- İnsan gribinde kullanılmakta olan ilaçların (oseltamivir-Tamiflu veya zanamivir-relenza) hem hastalığı önlemede hem de erken tedavide etkili olabileceğini belirten Prof. Dr. Şenol, ''Hastalara yoğun bakım desteği de gerekebilir. Ayrıca, şu anda insan gribini önlemek için kullandığımız grip aşısının kuş gribini önlemede rolü yoktur. Fakat insan gribinin önlenmesi, 2 virüsün bir araya gelerek mutasyona uğrama olasılığını azaltacağından, grip aşısına, kuş gribi salgını görülen durumlarda öncelik vermek gereklidir'' dedi. -''TAVUK VE YUMURTA YENEBİLİR'' Prof. Dr. Şenol, kuş gribinin gıda kaynaklı olmadığını ve pişmiş gıdalarla buluşmadığını ifade ederek, gıdaların 70 derecede pişmesi, etin pembe görünümde olmaması ve yumurtanın tamamen piştiğinden (katı)emin olunması gerektiğini vurguladı. -''CİDDİ ÖNLEMLER ALINMALIYDI'' Öte yandan, Türkiye'deki sağlık sisteminin sorgulanması gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Şenol, ''Hastalık ortaya çıkmadan ciddi önlemler alınmalıydı'' eleştirisinde bulundu. Doğru ve zamanında bilgilendirmenin çok önemli olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Şenol, ''Hastalık Temmuz ayında Rusya'da ortaya çıkmıştı. Türkiye'de göç yolları üzerinde olduğu için alarm durumunda olmalı ve hastalık Türkiye'de görülmeden önce ciddi önlemler alınmalıydı. Halk bilinçlendirilmeli, sağlık personeli, kümes hayvanı yetiştiricileri bu konuda eğitilmeli, uzman sağlık personel sayısı artırılmalıydı'' dedi.