Kuruştan katirilyona geçtik

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan sonra, kullanılan TL, 1950'li yıllara kadar kuruş ile altın çağını yaşadı.

1960'lı yıllarda "Fasulye 7.5 lira. Hem kaynasın, hem oynasın" diye türkülere konu olan lira, 1970'li yıllarda "milyon" ile tanıştı. Köyden kente göç ile "şehirde milyoner" olma hayali beyaz perdede bir çok filme konu olurken, politikacılar, zenginliğin göstergesini, "Her mahallede milyonerlerimiz oldu" diye açıkladı. 1980'de "milyar", 1990'da "trilyon", 2000'li yıllarda "katrilyonluk" bütçelerle tanışan Türkiye'de, enflasyon düşürüldükten sonra üç veya altı sıfır atılmadığı takdirde, 1-20 milyon liralık banknotları kullanan Türk halkı, gelecek yıllarda parasında "kentilyon, seksilyon" sözcüklerini de görecek. Gerek bütçe tartışmalarında, gerekse de günlük hayatta "katrilyonu" duymaya alışan Türk halkı, sadece astroloji, uzay bilimleri ile Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi'nin (NASA) kullandığı bol sıfırlı "kentilyon" ve "seksilyon" sözcükleriyle tanışacak. Şu anda kullanılan rakamları hesap makinaları ve bilgisayarların almadığını belirten uzmanlar, enflasyonun yüzde 20'nin altına düşmesi halinde, sıfırları silmenin hesaplama kolaylığı sağlayacağını kaydediyor. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası yetkilileri, katrilyondan sonra kentilyon, seksilyon (heksilyon), septilyon, oktilyon, nobilyon, desilyonun kullanılacağını açıkladı. Yetkililer, bu rakamların, şu anda astroloji ve uzaybilimleriyle Amerikan Havacılık ve Uzay Dairesi'nde (NASA) kullanıldığını belirtiler.